Tahran dan Veda: Evin Son Fotoğrafı
Sondakika sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuruda bulunuyor.
İran- İsrail savaşı 5'inci gününde tüm şiddetiyle sürerken vatandaşlar İran'dan kaçmaya başladı. Vatandaşlar gitmeden önce, ardında bıraktıkları hayatın son görselini sosyal medyada paylaşıyor. Bir daha evlerine dönüp dönemeyecekleri belli olmayan İranlılar "Evin Son Fotoğrafı" adlı akımı başlattı.
VALİZLER HAZIR, PERDE KAPALI, ÇİÇEKLER SULANMIŞBu karelerde koltuklar bomboş duruyor, bazı koltukların önüne valizler dizilmiş. Saksı çiçekleri sulanmış, biblolar özenle yerleştirilmiş. Perdeler kapalı. Her detay, sahibinin son bir kez ilgilendiğini, evi terk etmenin ağırlığını taşıdığını gösteriyor. İnsanlar evlerinin, alışkanlıklarının, anılarının fotoğrafını çekip paylaşıyor. Belki bir daha dönemezlerse, hatırlamak için.
"DAYANILMAZ DERECEDE ZOR"Bir sosyal medya kullanıcısı, "Sevdiklerimden kalan hatıraları ve temel ihtiyaçları topladım, çiçeklerimi suladım ve yola çıktım. Eğer bir daha dönüp dönemeyeceğini bilmeden evden ayrılıyorsan… Bu, dayanılmaz derecede zor" diyerek duygularını paylaştı.
"UĞRUNA UYKUSUZ KALDIĞIM ŞEYLERE VEDA ETTİM"Bir diğeri, bilgisayarının ve kulaklıklarının olduğu çalışma masasının fotoğrafını ekleyerek şunu yazdı: "Uğruna uykusuz kaldığım, saçlarımı ağartan şeylere veda ettim. Umuyorum ki döndüğümde hâlâ yerlerinde olurlar."

10 milyonluk bu kentin bir sakini ise başkente üniversite ve iş hayalleriyle geldiğini belirterek paylaşımına şu ifadeleri ekledi, "Evdeki her şeyi sevgiyle ve emekle aldım, yerleştirdim. Sessizce veda ettim. Bir gün tekrar bu güzel, güvenli yuvama dönebilmeyi diliyorum"
Bazı Tahranlılar ise yaşlı anne-babaları, küçük çocukları, sağlık sorunları veya gidecek yerleri olmadığı için kalmaya karar verdi. Hamile olan ve küçük bir kız çocuğu bulunan kadın "Bu trafikte nasıl hayatta kalabilirim? Her şeyim burada kurulu, nereye gidebilirim ki?" dedi.
Başka bir kadın ise bekar olduğunu, ailesinin 800 kilometre uzaklıktaki Şiraz'da yaşadığını ve tek başına gitmeye cesaret edemediğini belirterek, "Aracım var ama Tahran'dan ayrılmakta en büyük korkum, mesafenin uzunluğu, yakıt kıtlığı ve arabada çıkabilecek arızalar" dedi. Tahran'dan ayrılan arkadaşlarının saatlerce trafikte mahsur kaldığının altını çizen kadın, "Normalde 10–12 saat süren yolculuk, onlara 20 saat sürdü. Otobüs bileti de yok zaten" diye konuştu.

40 yaşında iki küçük çocuk annesi kadın ise, "Ben hiçbir yere gitmiyorum. Açık konuşayım: Artık o kadar yorgunum ki, gidip sonra döndüğümde her şeyin yıkıldığını görmek istemiyorum. Yıllardır çok çalıştım. Pandemisiydi, enflasyonuydu… Her şeye rağmen. Bugün bulunduğum yere kolay gelmedim. Eğer her şey mahvolacaksa, çocuklarımla birlikte evimizle gitmeyi tercih ederim. Çünkü yeniden başlama gücüm kalmadı" ifadelerini kullandı.


