TBMM Başkanı Kurtulmuş: Yeni anayasa yapmak bu parlamentonun boynunun borcu
Dha sayfasından elde edilen bilgilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuru yapıyor.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) Genel Başkanı Ali Yalçın ve Yönetim Kurulu'nu Meclis Başkanlığı Divan Salonu'nda kabul etti. Kabulde açıklamalarda bulunan Kurtulmuş, Memur-Sen'in ailenin korunması için başlattığı imza kampanyasını değerlendirerek, "Memur-Sen'in Türkiye genelinde 5 milyon 350 bin imzayı toplaması fevkalade değerlidir ve önemlidir. Özellikle seçilen konuların afaki olmadığına, aksine Türkiye için hayati konular olduğuna yürekten inanıyorum. Aileyi tahrip etmek için küresel bir kampanya başlamıştır, yürütülmektedir. Bu bugünün işi de değildir, 1970'li yıllardan itibaren başlayan, adım adım ilerleyen ve bugün gelinen noktada ise toplumların kök hücresi olan aileyi berhava etmeyi hedefleyen bir akıl ya da birden fazla akılla karşı karşıyayız. Bunların hiçbirisi kabul edilemez. Bu siyaset hatta din ve diyanet üstü bir meseledir. Sadece Türk toplumuna, Müslümanlara ait bir hassasiyet değildir. Dünyanın her yerinde toplumun geleceğini önemseyen, aileyi toplumun ana çekirdeği olarak kabul eden herkesin, toplumlarının geleceğine sahip çıkmak bakımından ailesine sahip çıkması zorunludur" ifadelerini kullandı.

'KAMPANYANIZ, BÜTÜN MİLLETİMİZİ HAREKETE GEÇİRECEK BİR UYARIDIR'
TBMM Başkanı Kurtulmuş, aile ile ilgili dünya genelindeki istatistiklere bakıldığında olumsuz bir tabloyla karşı karşıya kaldıklarını kaydederek, "Aile, özellikle dijital şartlar çerçevesinde çekirdek aileye dönüşmüş olan aile yapısının artık tamamıyla dağılmaya başladığı bir süreçte; ailenin korunması, geliştirilmesi her ülkenin milli bekasını sağlaması için zorunlu şarttır. 2025 yılının ülkemizde 'Aile Yılı' olarak kabul edilmiş olması da fevkalade önemlidir. Bir farkındalık oluşturmak bakımından sizin bu imza kampanyanız da Türkiye'de hepimizi, bütün milletimizi ciddi şekilde harekete geçirecek bir uyarıdır. Ümit ediyorum ki anayasa değişikliği çerçevesinde ailenin korunması, ailenin ana ve babadan müteşekkil ve evlilik bağıyla oluşan kutsal bir müessese olduğu şüpheye yer bırakmaksızın anayasa da yer almalıdır" diye konuştu.
'BAŞÖRTÜSÜ YASAĞI, BİR ZULÜM ARACI OLARAK KULLANILDI'
Başörtüsü yasağının uzun yıllar boyunca Türkiye'nin gündeminde yer aldığını belirten Kurtulmuş, yasak nedeniyle ailelerin yıkıldığını, kariyerlerin yok olduğunu, psikolojik sorunlara sebep olduğunu ifade etti. Kurtulmuş, Memur-Sen'in kılık kıyafetin anayasal güvence altına alınması talebinin önemine işaret ederek, "Ne yazık ki uzun yıllar memlekette; anormal olan, insanlık dışı olan ve temel insan hak hürriyetlerine aykırı olan başörtüsü yasağı uygulaması bir zulüm aracı olarak toplumu terbiye etmek, toplumu izaha sokmak için uygulandı. Bunlar geride kaldı. Ama şimdi bu geride kalmış olan bu dönemi hatırlayarak bunun da anayasal güvence altına alınması, hükümetlerin uygulamalarının dışında kim iktidara gelirse gelsin anayasadaki güvence dolayısıyla insanların bu haklarına kimsenin dokunamayacağı bir Türkiye'yi kurmak hepimizin boynumuzun borcudur. Bu ikinci teklifinizin de Türkiye'nin ihtiyaçlarını karşılayan bir teklif olduğuna inanıyorum" dedi.
'ANAYASA YAPIM SÜRECİ, PARLAMENTONUN SORUMLULUĞU ALTINDA'
Kurtulmuş ayrıca, TBMM'nin temsil kapasitesinin son derece yüksek olduğunu ve bu nedenle de yeni anayasa yapmanın mümkün olduğunu dile getirdi. Kurtulmuş, "Farklı fikirlerin tartışıldığı, herkesin tekliflerini gündeme getirebileceği çok sesliliğin parlamentoda var olduğunu görüyoruz. Onun için Meclis Başkanı olduğum ilk günden itibaren çeşitli vesilelerle yeni anayasa yapmanın bu parlamentonun boynunun borcu olduğunu, millete karşı bir sorumluluğu olduğunu, yeni anayasanın sivil, demokratik, kapsayıcı, kuşatıcı, çağın gereklerine uygun ve milletin ihtiyaçlarını, demokratik taleplerinin karşılayan bir anayasa olması gerektiğini ifade ediyorum. Parlamentoda bu kadar yüksek bir temsil olmasına rağmen sadece partilerin değil, sivil toplum kuruluşlarının, üniversitelerin, akademi çevrelerinin, hukuk çevrelerinin görüşlerinin de alınarak iyi bir hazırlık sürecinde olgunlaştırılmış bir tartışma sonucunda hazırlanacak olan metinlerin parlamentoda büyük bir çoğunlukla kabul edilmesini arzu ederiz. Bu istikametle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Siyasi bazı gerilimler dolayısıyla bizim planladığımız bu takvimde biraz sarkmalar olsa da takvimin yürüyeceğini ve Türkiye'de bir anayasa yapım sürecinin parlamentonun sorumluluğunun altında olduğunu ifade etmek isterim" diye konuştu.
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın ise 2025 yılının 'Aile Yılı' olarak ilan edilmesinin ardından çalışmalar yaptıklarını ve ailenin anayasal koruma altında olması gerektiğini söyledi.


