SonTurkHaber.com
close
up
Terörün sonu, milletimizin yeni başlangıcı

Terörün sonu, milletimizin yeni başlangıcı

Haber7 kaynağından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com açıklama yapıyor.

Silahların sustuğu, terör ve şiddetin sona erdiği, insanlar üzerindeki ipoteklerin kalktığı bir toplumda sözlerin önemi artar, kelimeler anlamını bulur, ifadelerin kudreti yerine gelir. O yüzden şimdi sözün, ifadenin, anlatma tarz ve tercihinin daha çok sorumluluk istediği bir dönemdeyiz.

PKK’nın silah bırakma ve fesih kararı, yalnızca bir örgütün sonu değil, Türkiye’nin son kırk yılına damgasını vurmuş güvenlik siyaseti paradigmasının da derin bir dönüşümüdür. Geldiğimiz noktada, terörle mücadelenin sadece askerî değil, aynı zamanda siyasal, toplumsal ve psikolojik katmanlarıyla ele alınması gerektiği açıkça görülmektedir.

Bu gelişme, devletin uzun vadeli stratejisinin, toplumun derin sabrının ve siyasetin zaman içinde olgunlaştırdığı kriz yönetiminin ortak bir sonucudur. Ancak bu noktadan sonra başarıyı sürdürülebilir kılmak için, sadece devletin değil bireylerin de, toplumun önündeki kişilerin de, toplumun bütün kesimlerinin de daha dikkatli, bilinçli ve daha sorumlu bir pozisyon alması kaçınılmazdır.

Siyaset bilimi literatüründe, terör ya da iç çatışmaların ardından gelen sürece “post-conflict transition” ya da “post-terror society” denir. Bu süreçte en az çatışma dönemi kadar belirleyici olan şey, toplumun kendisini yeni bir normalle nasıl inşa ettiğidir.

Türkiye’nin bugün karşı karşıya olduğu meydan okuma da budur: Terörsüzlüğün sürdürülebilirliğini nasıl sağlayacağız?

Bu sorunun cevabı; sadece güvenlik tedbirlerinde ve siyasi aktörlerde değil, toplumsal yaklaşımlarda da aranmalıdır.

Hiç kuşku yok ki bu sürecin mimarı, milletimizin arzusu ve devletin aklıdır; bu aklı işleten kararlı, ısrarlı ve istikrarlı siyasi iradedir. Ancak nihai ve mutlak başarı, yalnızca krizleri yöneten aktörlerle değil; bu krizin içinde ve çevresinde yaşayan, bu krizi uzun yıllar boyunca taşıyan toplumun tamamının katılımı ile gerçekleşir.

Ve işte tam da bu nedenle, bugünden itibaren herkese düşen yeni bir görev vardır:
Artık siyasal söylemimizi, toplumsal dilimizi ve bireysel reflekslerimizi çatışma değil, birlik ve barış referanslarıyla yeniden kurmak....

Burada ne abartıya, ne küçültmeye ihtiyaç vardır. Ne manipülasyonlara, ne de dezenformasyonlara izin verebiliriz...

Samimi isek sesimizin de sözümüzün de tonunu, rengini, şiddetini ayarlayabilmek önemlidir.

Ağzımızdan çıkacak her cümlenin geçmişin yaralı sayfalarından birini kanatabileceği ihtimalini düşünerek, saygılı, seviyeli, doğru, başka hesaplara işaret etmeyen bir yaklaşım en büyük ihtiyacımızdır.

Bu süreçten sonra asıl mesele, çatışma dönemi dilini terk edebilmektir. Çünkü bir toplumun barış kapasitesi, sadece silahların susmasıyla değil; kelimelerin değişmesiyle başlar. Bu bağlamda bakışların yoğunlaşacağı, kulakların çevrileceği yapılar çok önemlidir…

Siyasi partiler, doğal olarak farklı ideolojik pozisyonlarda bulunurlar, mamafih girişimin toplumda karşılık bulması için dil ve yaklaşım birliğini öncelemelidirler. Meseleye ortak kazanım olarak bakmalı, terörün ve şiddetin yenilgisi, toplumun genelinin zaferi olarak düşünülmeli ve gelinen aşama bir hesaplaşma zeminine çevrilmemelidir.

Gazeteciler ve medya mensupları, kutuplaşmayı yeniden üreten dil kalıplarını değil, ortak bir gelecek vizyonunu besleyen sorumluluğu taşımalıdır. Haberin, sansasyonun, ait olunan kampların izdüşümünün değil hakikatin peşine düşülmelidir.

Akademi ve entelektüel çevreler, süreci anlamlandırmak, analiz etmek, anlatmak ve toplumsal hafızayı onarmakla yükümlüdür. Toplumsal barışın kavramsal zemini bu zihinlerde inşa edilmelidir.

Kanaat önderleri, sivil toplum kuruluşları, dinî cemaatler, toplumun farklı katmanlarında güven, empati ve ortaklık dili üretmekte, anlam bulmasına yardımcı olmakta öncü roller oynamalıdır.

Sıradan vatandaşlar, sosyal medya başta olmak üzere her alanda öfkeyi değil, sükûneti; kini değil, vakarı tercih, ayrışmayı değil bin yıllık kardeşliği tercih ve temsil etmelidir.

Siyaset bu süreci başarıyla yönettiyse, bundan sonraki asıl görev siyasetin dışındaki toplumsal aktörlere aittir.

Toplumsal barış, bütünleşme, kardeşlik hukuku sadece yasal düzenlemelerle değil; kültürel doku, kolektif hafıza ve ortak duygularla, birbirimize saygı, tahammül, var olanı kabullenme, birlikteliğin kuvvetine inanma, şu ana kadar bizi ayakta tutan, bir tutan “bin yıllık kardeşlik” anlayışı ve ruhu ile mümkündür. Bu nedenle; bugün ideolojik farklılıklarımızı, etnik, dini ve mezhepsel duyarlılıklarımızı, tarihsel travmalarımızı bir hakikat ve zenginliğimiz olarak tanıyıp; bunların karşıtlığı üzerinden değil, bunlarla ve sonsuza kadar birlikte yaşama iradesi geliştirmeliyiz.

Terör örgütü PKK’nın kendisini feshi ve silah bırakması, Türkiye’nin önüne büyük bir imkân koymuştur. Ancak bu imkânın bir barış düzenine dönüşebilmesi, sadece alınan kararlarla değil, bu kararın nasıl karşılandığıyla ilgilidir.

Şimdi bu ülkenin milliyetçisi de, muhafazakârı da, seküleri de, Kürt’ü de, Türk’ü de aynı şeye dikkat etmeliyiz: Başka Türkiye yok ve bizler kardeşiz…

Sözlerimizin şiddetinin, tonunun, seçtiğimiz kelimelerin, geçmişten günümüze getirdiğimiz hassasiyetlerin bu iklimi bozmasına izin vermemeliyiz.

Çünkü artık silahlar değil, kelimeler belirleyici olacak. Ve bu iklimi ancak kelimelerle koruyabileceğiz.

Unutulmamalı ki, bir toplumun barışı, onun en öfkeli bireyinin diline ne kadar yansıdığıyla ölçülür.

PROF. DR. ZAKİR AVŞAR / Haber7

Durumu takip etmeye devam edin, SonTurkHaber.com her zaman en yeni haberleri sunuyor.
seeGörüntülenme:34
embedKaynak:https://www.haber7.com
archiveBu haber kaynaktan arşivlenmiştir 19 Mayıs 2025 08:52 kaynağından arşivlendi
0 Yorum
Giriş yapın, yorum yapmak için...
Yayına ilk cevap veren siz olun...
topEn çok okunanlar
Şu anda en çok tartışılan olaylar

Sarıyer de Kurban Bayramı nın 2 nci gününde vatandaşlar Boğaz da serinledi

07 Haziran 2025 14:52see192

Atıl alan, göz kamaştıran şelaleye dönüştü

07 Haziran 2025 09:16see171

UNRWA: Gazze de siviller, yiyecek almak için gittikleri merkezlerde saldırıya maruz kalıyor

08 Haziran 2025 04:19see170

İsrail askerlerine ‘tersine mühendislik’ pususu... Hamas Gazze deki yeni taktiği duyurdu! Tel Aviv de yorgunluk çığlıkları yükseliyor

08 Haziran 2025 19:19see143

Altyapı çalışmasında 1500 yıllık mozaik bulundu Kahramanmaraş Haberleri

07 Haziran 2025 19:14see138

İzmir de kanser tedavisi gören çocuklar için gökyüzüne balonlar bırakıldı

08 Haziran 2025 02:24see131

Big offer from Galatasaray for Leroy Sane!

07 Haziran 2025 12:45see130

Turkey comes from behind to beat the USA in away victory!

08 Haziran 2025 01:29see129

Avluda Sinema Günleri başlıyor Kültür Sanat Haberleri

07 Haziran 2025 18:32see126

Berbere gidiyorum deyip ortadan kaybolmuştu: Ailesi korkuyla beklerken güzel haber geldi Antalya Haberleri

07 Haziran 2025 13:55see121

MERVE YURTYAPAN İstanbul’a aşık oldum

08 Haziran 2025 07:03see120

Semih Kılıçsoy için Ada dan 15 milyon Euro luk teklif! Bırakın gideyim

07 Haziran 2025 09:44see117

Sahte yedek parça ilanıyla 384 bin lira dolandırdı

07 Haziran 2025 08:09see116

Hafif ticari araç kontrolden çıktı: 2 yaralı Şanlıurfa Haberleri

07 Haziran 2025 18:33see115

Yoğun bakıma kaldırılan Nihal Candan ın kalbi iki kez durdu: ‘Abla lütfen ölme’

07 Haziran 2025 21:21see115

Malatya’da dört ayrı kazada 9 kişi yaralandı

07 Haziran 2025 14:32see114

Tahmini doğruysa dünyayı sarsacak olay bu yıl televizyonlarda yayınlanacak Sözcü Gazetesi

07 Haziran 2025 09:22see114

Bir çini sevdalısıyla bayram sohbeti

08 Haziran 2025 07:03see113

Tarih belli oldu, tüm sigara markalarına dev zam geliyor Sözcü Gazetesi

08 Haziran 2025 11:58see112

Süper Lig ekibinden N Koudou bombası! Geri dönüyor

08 Haziran 2025 20:13see112
newsSon haberler
Günün en taze ve güncel olayları