Tiyatro sadece sanat değil sosyalleşme alanı Kültür Sanat Haberleri
SonTurkHaber.com, Yenisafak kaynağından alınan verilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
Dünkü haberimizde TÜİK’in yayınladığı sinema verilerini değerlendirdik. Bugün de tiyatro ile ilgili TÜİK’in açıkladığı istatistikleri ele aldık. Buna göre tiyatro seyirci sayısı 2023-2024 sezonunda geçen sezona göre yüzde 28,2 artarak 8 milyon 53 bin 186 oldu. Tiyatro salonu sayısı bir önceki sezona göre yüzde 26,9 artarak 1025’e ulaşırken, bu salonlardaki koltuk sayısı 431 bin 631 olarak belirlendi. Tiyatro salonlarında oynanan eser sayısı, bir önceki sezona göre yüzde 18,5 artarak 9 bin 744’e yükseldi. Tiyatroda çeviri eser seyirci sayısı yüzde 25 artışla 2 milyon 158 bin 41, telif eser seyirci sayısı yüzde 29,5 yükselişle 5 milyon 895 bin 145 olarak kayıtlara geçti. Pandemi sonrası sinemada olduğu gibi tiyatroda da toparlanma söz konusu. Sektörden isimlerle bu toparlanmanın ne ifade ettiğini konuştuk.
İYİMSER OLMAK İÇİN SEBEP KÖTÜMSER OLMAK İÇİN BAHANE

Hakan Güneri
Tiyatro oyuncusu ve yönetmen
Kovid Pandemisi etkisini ilk olarak, Birleşik Krallık West-End tiyatroları ve Amerika Birleşik Devletleri ‘New York - Broadway’ tiyatroları atlatmıştı. Yanlış hatırlamıyorsam 17 milyon İngiliz, 14 milyon Amerikan tiyatro izleyicisi vardı. Bu pandemi öncesi rakamlara yakın izleyici sayılarıdır. Türkiye, Hollanda ve İtalyan tiyatro izleyicileri de hızla bu etkiden kurtulup tiyatro salonlarını doldurdular. Bunun bize söylediği şey; bu ülkelerin nüfuslarına oranla sadık tiyatro izleyicilerine sahip olduğudur. Bakın, fazla sayıda izleyiciden bahsetmedim, ‘sadık İzleyici’ kitlesinden bahsettim. Böylesi bir kitleye sahip olmak bu ülke tiyatroları için bir şanstır. ‘Yeterli midir?’ sorusunu tartışabiliriz elbette ama bu veri, üzerine bir şey inşa edebileceğimiz bir zemin oluşturuyor, iyimser olmak için sebep, kötümser olmak için bahane veriyor bize sanırım.
BİR DÖNÜŞÜMÜN İŞARETİ

Seyfullah Şenel
Vodvil Sahne Genel Sanat Yönetmeni
8 milyon seyirci, sadece bir sayı değil, bir dönüşümün işareti. Bu sadece bir rekor değil; toplumun sanata, özellikle de sahne sanatlarına yeniden temas etmeye başladığının en güçlü göstergesi. Pandeminin tiyatroları adeta susturduğu yılların ardından, sahneye dönen her alkış hem oyuncuların hem de seyircinin ruhunu iyileştirdi. Bu veriler bize şunu söylüyor: İnsanlar tekrar bir araya gelip yeni hikâyelere kulak vermek istiyor. Özellikle bağımsız ve alternatif sahnelerin bu artışta önemli bir rolü olduğunu düşünüyorum. Önümüzdeki yıllarda sahnelerin daha fazla izleyiciyle buluşması, hepimizin hayalini kurduğu kültürel zenginliğe doğru atılmış bir adımdır.
POPÜLER YÜZLERİN SAHNESİ ARTIYOR

Hakan Hüseyin Gül
Tiyatro yazarı ve yönetmeni
Açıklanan veriler elbette umut verici; tiyatronun yeniden seyirciyle buluştuğunu görmek, sahnenin hâlâ nefes aldığını hissettiriyor. Ancak bu artış, çoğunlukla popüler yüzlerin oynadığı, sosyal medyada parlatılan yapımlarla sınırlı kalıyor. Mütevazı sahnelerde, tutkuyla tiyatro yapan nice ekip hâlâ pandemiyle başlayan seyirci kaybını aşamıyor. “İyi oyun seyircisini bulur” sözü, artık algoritmaların insafına kalmış gibi. Yine de tiyatronun yok sayıldığı bir dönemin ardından herkesin yeniden sahneye dönmesi umut verici. Keşke sadece izleyen değil; düşünen, sorgulayan, seyirci çoğalsa… Özlemimiz belki de en çok bu.
İNSANLAR YENİ HİKAYELERE KULAK VERİYOR

Nurdan Albamya İnce
Tiyatro oyuncusu ve yazarı
Son yıllarda tiyatroya olan ilginin artmasında dijitalleşmenin büyük etkisi olduğunu düşünüyorum. ‘Tiyatro ve sinema bitti mi acaba?’ dediğimiz zamanlar oldu. Çünkü artık tek tıkla herkes evinde istediğini izleyebiliyordu. Ama zaman bize insanların canlı performanslara büyük özlem duyduğunu ve toplumun sanata olan yöneliminin yeniden ivme kazandığını gösterdi. Uzun süre ekran başında vakit geçiren izleyiciler, sahnenin canlılığını, oyuncularla kurulan doğrudan bağı yeniden keşfetti. Tiyatronun canlılık, samimiyet ve düşünsel derinlik sunan yapısı, dijitalleşmenin yarattığı yapaylığa karşı bir denge unsuru haline geldi. Bunun yanı sıra, özellikle son yıllarda sahnelenen oyunların toplumsal meselelere daha fazla dokunması, seyircide bir aidiyet ve anlam arayışını karşılamış olabilir. Ayrıca sosyal medyada tiyatroya dair içeriklerin artması, gençlerin de tiyatroya yönelmesini sağladı. Belediyeler ve özel tiyatroların daha erişilebilir etkinlikler düzenlemesi, bilet kampanyaları ve festivaller de bu ilgiyi besledi. Tiyatro artık sadece bir sanat etkinliği değil, aynı zamanda bir sosyalleşme biçimi haline geldi.


