Trump tan Fordo çıkışı: Ajanlar her şeyin yok olduğunu bildirdi

ABD Başkanı Donald Trump, İran-İsrail gerilimine dair dikkat çekici açıklamalarda bulundu. Trump, ABD'nin İran'a yönelik gerçekleştirdiği hava saldırılarının ardından, İsrail'in ajanlarını İran'ın en gizli nükleer tesislerinden biri olan Fordo'ya gönderdiğini öne sürdü. Trump'a göre, tesise giren ajanlar içerideki durumu "tam bir yok oluş" olarak tanımladı.

Trump, açıklamasında İsrail'in ateşkes sonrası İran'a yönelik saldırılarını azaltmasını da memnuniyetle karşıladığını belirtti.

"İsrail'in bu konuda gösterdiği sağduyudan dolayı onlarla gerçekten gurur duyuyorum," diyen Trump, ülkenin kriz yönetiminde sergilediği stratejik duruşu övdü.

Öte yandan, Birleşmiş Milletler Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Başkanı da sürece ilişkin önemli bir açıklama yaptı. UAEA Başkanı, savaşın başladığı ilk günlerde İran'ın zenginleştirilmiş uranyum stoklarını korumak amacıyla özel güvenlik tedbirleri uyguladığını ve bu konuda ajansı bilgilendirdiğini ifade etti.

Fordo nükleer tesisi, İran'ın yer altına inşa ettiği ve uzun süredir Batılı ülkelerin nükleer faaliyetler açısından şüpheyle yaklaştığı stratejik bir tesis olarak biliniyor. Tesiste yüksek oranda zenginleştirilmiş uranyum üretildiği ve gelişmiş santrifüjler kullanıldığı yönünde uzun süredir iddialar bulunuyordu.

İsrail ile İran arasındaki gerilim, 13 Haziran'da İsrail'in İran'a düzenlediği askeri saldırılarla yeniden alevlenmişti. İsrail, bu saldırıların İran'ın nükleer programı ve balistik füze altyapısına karşı "önleyici" nitelikte olduğunu açıklamıştı. Ardından İran'dan gelen karşılıkla, bölgede yaklaşık iki hafta süren yoğun bir çatışma süreci yaşandı. Taraflar arasında 10 günün sonunda ateşkes sağlandı.

Trump'ın son açıklamaları, hem İsrail'in İran topraklarındaki istihbarat faaliyetlerinin boyutuna dair yeni sorular doğurdu hem de Fordo gibi stratejik tesislerin gelecekteki güvenliği konusunda uluslararası kamuoyunda endişelere yol açtı.

Tüm bu gelişmeler, İran'ın nükleer faaliyetlerine dair uluslararası denetimin yeniden gündeme gelmesine neden oldu. Uzmanlar, Trump döneminde iptal edilen nükleer anlaşmanın yeniden canlandırılmasının artık daha da zor olduğunu belirtiyor.

İran ise İsrail'i sık sık "varoluşsal tehdit" olarak tanımlarken, İsrail tarafı da İran'ın nükleer silah geliştirmesini önlemek için tüm seçeneklerin masada olduğunu vurguluyor.