‘Tüm dünya gördü Fenerbahçe’nin ne kadar büyük bir kulüp olduğunu’

Bazı şampiyonluklar sadece kupa değildir, hayallere dokunur. Melih Mahmutoğlu, 2017’de İstanbul’da kupayı kaldırdığında, Fenerbahçe, EuroLeague’i kazanmış, Türkiye’nin basketboldaki en büyük rüyası gerçeğe dönüşmüştü. 8 yıl sonra, 2025’te Abu Dabi’de bir kez daha o an yaşandı. Fenerbahçe Beko, Šarunas Jasikevicius yönetiminde EuroLeague kupasını ikinci kez kaldırdı. O salonda yine sarı-lacivert atkılar sallandı, sevinç
gözyaşları aktı, Kadıköy, Bağdat Caddesi’nden Türkiye’nin dört bir yanına aynı coşku yayıldı. Melih Mahmutoğlu, 23 yaşında geldiği takıma 12 yıldır hizmet veriyor: “Hayatımın sonuna kadar Fenerbahçe’nin içinde olmak isterim. Görev önemli değil, başarı için elimden geleni yapmaya devam edeceğim.”

Türkiye Kupası, EuroLeague şampiyonluğu ve Türkiye Ligi şampiyonluğu... Bir sezonda üç kupa kazanmak nasıl hissettirdi?

İnanılmaz! Sezona her zaman üç kupa hedefiyle başladık. Zor bir sezon oldu açıkçası ama ilk etapta Türkiye Kupası hedefimiz vardı. Türkiye Kupası’nı iki derbi galibiyetiyle kazandık. Sezon ortasında alınan kupalar takım için çok değerli oluyor.

Sonra Avrupa şampiyonluğu geldi.

Daha güvenli ve beraber oynamamız, takım halinde hareket etmemiz bunda çok etkili oldu. İkinci kez EuroLeague kupasını kaldırmak benim için çok ayrı bir yerde, bu kulüp her zaman şampiyonlukları hak ediyor.

Şampiyonlukların ardından Bağdat Caddesi’nde coşkulu kutlamalar yapıldı.

Bağdat Caddesi’nde görkemli bir kutlama yaşadınız...

Tüm dünya ve Avrupa gördü Fenerbahçe’nin ne kadar büyük, dünyanın en büyük spor kulübü olduğunu. İki gün sonra playoff’lar başladı. Telekom serisi gerçekten zorluydu çünkü kutlama yorgunluğu vardı.

Türkiye liginde de Beşiktaş’la final oynadınız...

EuroLeague’de süre almayan oyuncuların çok avantajını yaşadık. Beşiktaş müthiş bir sezon geçirdi. Çok iyi bir kadrosu ve hocası var. Türkiye Kupası finalini de onlarla oynadık, lig finalini de... Maçlar zor geçti, onların seyircisinin önünde... Bizim için tarihe geçen bir sezon oldu.

EuroLeague ilk kez Abu Dabi’de düzenlendi, nasıldı?

Çok sıcak (gülüyor). Herkes için değişik oldu. Organizasyon çok iyiydi. Bizim için önemi ayrı; şampiyon olduk.

‘Marko kupayı hak etti’

EuroLeague kupasını kaldırdığınızda ilk yaptığınız neydi?

Çok mutluyduk, herkes mesaj attı. Zafer sarhoşu gibi oluyorsunuz ve zaman geçince ne kadar büyük bir kupayı kaldırdığınızı daha iyi anlıyorsunuz. Kupayı ülkeye getirmiş olmak çok güzel bir his. Mesajlar çok destekleyiciydi.

İlk Avrupa kupası Željko Obradovic ile gelmişti, şimdiyse Šarunas Jasikevicius ile geldi...

Fenerbahçe’deyken Saras’a (Šarunas) karşı oynamıştım, eskiden beri basketbolcuların gıptayla baktığı bir isimdi. Antrenörlüğü de çok başarılı geçti; Zalgiris, Barcelona ve Fenerbahçe. Obradovic’le de çok iyi dostlukları var, birlikte yemek yemişliğimiz de var. Obradovic’ten sonra ikinci kupayı Saras’ın kazanması çok güzel oldu. Geçen sene geldi, bizi Final Four’a götürdü, bu sene kupayı getirdi. İnşallah Obradovic gibi uzun süre kalmaya devam eder. İletişimimiz çok iyi, ben onu çok seviyorum, o da beni seviyor bence (gülüyor).

Takımda 2017 havası var mıydı?

2017’deki kadroda arkadaşlık ve dostluk çok başkaydı. Bu takımda da o hissi görmüştüm. Basketbol dışında da takımın içindeki ortam aile gibiydi.

Genelde kaptan kupayı kaldırır ama siz Marko Guduric’e verdiniz.

Marko, ikinci kaptanımız. Bence o, çok daha fazla hak etti kupayı. Fenerbahçe’de yaptıkları ve benim onu çok sevmem nedeniyle kupayı o kaldırdı.

Bu sezon ayrıldı...

Marko yakın dostum, maçtan sonra ona da söyledim. İçimde öyle bir his var ki, bir gün geri dönecek. Herkesin hayatında bir seçim oluyor. Hep söyledim “Kal” diye ama saygı duyuyorum.

Bu kadar kupaya rağmen açlığınız devam ediyor mu?

Çooook! Dahası var. 12 yıl oldu geleli. Harika sezonlar geçirdim ve inşallah devam edeceğim. Hayatımın sonuna kadar hem sporcu olarak hem de bıraktıktan sonra Fenerbahçe’nin içinde olmak isterim. Gönlümde Fenerbahçe bünyesinde olmak var, görev önemli değil. Başarılar için elimden geleni yapmaya devam edeceğim.

12 yılı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Müthiş. Hep hayal ederdim ama bu kadar şampiyonluklar kazanacağıma, bu kadar uzun süre Fenerbahçe’de kalacağıma çok da inanmazdım.

Genç oyunculara nasıl liderlik yapıyorsunuz?

Hem saha içi hem saha dışı her zaman abilik yapıyorum, tecrübelerimi aktarıyorum. Buraya geldiğimde 23 yaşındaydım, hiç kolay değildi. Gelmek tamam ama kalmak çok daha zor.

Gençlere mesajınız nedir?

Takım antrenmanları yetmez, ekstra çalışmalar yapılmalı. Türk sporcuların Amerika’ya ve Avrupa’ya gitmesine saygı duyuyorum, Türkiye’de basketbol oynamak kolay değil, çok yabancı oyuncu var. Gönlüm her zaman Türk basketbolcuların gelişmesinden yana.

‘Gönlüm her zaman milli takımda olmayı ister ama...’

Ağustosta milli takımımız Avrupa şampiyonasında oynayacak, kadroda yoksunuz…

Orada da başarılı olacağımıza inanıyorum, kaliteli bir kadromuz var. Tabii, gönlüm her zaman milli takımda olmayı isterdi. Kendimi de iyi hissediyordum, sezon boyunca da iyi olduğumu düşünüyordum ama böyle bir karar alındı, saygı duymaktan başka bir şey yapamam. Sonuna kadar inanıyorum, tüm kardeşlerim başarılı olsun, desteklerimiz dışarıdan devam edecek. Alperen’in (Şengün) performansı çok kilit olacaktır.

Milli takımda olmayınca bu yaz biraz uzun geçecek…

Tekneyle açılmayı seviyorum. Teknem yok henüz (gülüyor), belki emekli olduktan sonra… Bodrum’da bir yazlığımız var, oraya gidiyoruz.

Melih Mahmutoğlu eşi Damla ve oğulları Marsel (soldaki) ve Miran’la (sağdaki).

‘İkisi de basketbol oynuyor’

Çocuklarınz olmadan önceki Melih’le şimdiki Melih arasındaki farklar ne?

Babam hep “Çocukların olunca anlarsın” derdi, gerçekten anlıyormuşsun. Onların bir saniyelik mutluluğu seni çok ayrı yerlere taşıyor. İkisi de basketbolu çok seviyor, güzel de oynuyorlar. Ben de çok isterim oynamalarını. Babam beni nasıl maçlarla büyüttüyse, ben de aynı şekilde büyütüyorum çocuklarımı.

‘Saat ve takı severim’

Üç kupadan sonra kendinize hediye aldınız mı?

Saat aldım.

Moda sizin için ne ifade ediyor?

Modayı her zaman takip etmeye çalışıyorum, şık giyinmeyi seviyorum. Bazen takımdakiler takılıyor, “İdmana geliyorsun, buradan bir yere mi gideceksin” diyorlar. “Yok” diyorum, her zaman güzel giyinmeyi seviyorum. Saat ve takı severim, ayakkabı klasik, erkeklerin vazgeçilmezi. Takıma da saati aşıladım, şimdi takımdakilerin benden daha çok saati var (gülüyor).

En çok neye para harcarsınız?

İyi yerlerde yemek yemeyi severim ama en çok saat ve arabaya...

Spor araba mı, klasik mi?

Çocuklar olmadan önce spordu (gülüyor), şimdi cipe döndük.