Türk Pediatri Kurumu Başkanı: Akran zorbalığı çocukluk çağı romatizmal hastalıklarını alevlendiriyor Sağlık Haberleri
Haberturk sayfasından alınan verilere göre, SonTurkHaber.com bilgi veriyor.
Erişkin hastalığı olarak bilinen romatizmal hastalıklar ne yazık ki gelecek ümidimiz olan çocukları da etkileyebiliyor. Koşan, oynayan belki de en büyük hakkı yaramazlık yapmak olan çocuk, romatizmal hastalıklardan dolayı yürüyemez ve hareket edemez hale gelebiliyor. Bu nedenle sadece erişkin ve yaşlılarda değil, çocuklarda da romatizma olabileceği gerçeğini unutmamak gerekiyor.
Türk Pediatri Kurumu Başkanı – İÜ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Özgür Kasapçopur, insanoğlunun doğa içinde hareketli olmasını sağlayan ve hareket sistemini etkileyen tüm hastalıkların “Romatizmal hastalıklar” başlığı altında incelendiğini belirtiyor. Romatizmal hastalıklar; kemik, eklem ve kasları etkilemesinin yanında, saçları, beyni, akciğerleri, böbrekleri, bağırsakları ve ayak tırnaklarını da etkileyebiliyor. Toplumda bu grup hastalıklarla sık karşılaşılmasına rağmen görülme sıklığına dair net bir istatistiksel veri bulunmuyor.

Prof. Dr. Özgür Kasapçopur, “Günümüzde çocukluk çağı romatizmal hastalıklarının çoğunu, çağdaş bilimin sağladığı seçeneklerle başarılı şekilde tedavi etmekteyiz. Çocuklarda romatizmanın tedavisi sadece ilaçla değil etkin bir fizyoterapi ile mümkündür. Kronik romatizması olan çocukların tedavisine ne kadar erken başlanırsa başarı oranı o kadar artmaktadır. En büyük korkumuz çocukları sekel oluştuktan sonra görmemizdir. Çünkü tüm etkin tedavi seçenekleri bile, oluşmuş kalıcı hasarı geri döndürmekte yeterli olmamaktadır. Bu nedenle çocukluk çağı romatizmal hastalıklarında erken tanı çok önemlidir” diyor.
HASTALIĞIN OLUŞMA NEDENLERİ
Çocuklarda karşılaşılan romatizmal hastalıkların yarıya yakınının genetik nedenlere bağlı olarak ortaya çıktığı belirtiliyor. Ayrıca sebebi bilinmeyen otoimmün nedenler ve etkin tedavi edilmeyen enfeksiyonlar da romatizmal hastalıkların ortaya çıkmasına sebep olabiliyor. Prof. Dr. Özgür Kasapçopur, yaşanılan çevrenin sağlıklı olmasının, bir çocuğun büyüyebilmesi için çok önemli olduğunu söylüyor ve devam ediyor; “Günümüzde çeşitli olumsuz etkilerini yaşadığımız ‘iklim krizi’, özellikle otoimmün hastalıkların ortaya çıkışını kolaylaştırmakta ve sıklığını artırmaktadır. Bu noktadan hareketle dünyamızı ve çevremizi korumak yaşamsal öneme sahiptir. Bir kızılderili atasözü der ki; ‘Dünya bize atalarımızdan miras kalmadı, torunlarımızdan aldığımızı bir emanettir dünya.’
AKRAN ZORBALIĞININ ŞAŞIRTAN SONUÇLARIProf. Dr. Özgür Kasapçopur, sağlıklı olmayan çevre ve yaşam ortamının romatizmal hastalıklar üzerinde olan etkisi yanında dikkat çekici bir şeye daha değiniyor. Bu ilginç bilgiye göre psikolojik nedenlerin, özellikle de akran zorbalığının, çocukluk çağı romatizmal hastalıklarını alevlendirmekte ve ağırlığını artırmakta etkisi olduğunu gösteren çalışmalar bulunuyor.
Peki ya beslenme? Hastalığa olan etkisi ne şekilde? Sağlıklı, etkin ve bilimsel temellere uyarak yapılan beslenmenin her çocuğun en doğal hakkı olduğunu söyleyen Prof. Dr. Özgür Kasapçopur; “Tüm çocuklarımıza bu noktada sağlıklı beslenme hakkı sağlanmalı ve rehberlik önerileri yapılmalıdır. Doğal olmayan yollarla elde edilen ve koruyucu eklenmiş gıdalardan uzak durmak çok önemlidir” diyor.
TANI KOYMADA ZORLUK VARÇocukluk çağı romatizmal hastalıklarında doğru tanıya ulaşılması oldukça zorlu bir süreç olarak değerlendiriliyor ve bu sürecin ısrarla sürdürülmesi gerekiyor. Prof. Dr. Özgür Kasapçopur, “Doğru tanılandırma sonrası, güzel ülkemizde görev yapan ve sayıları 300’ü aşan ‘Çocuk romatoloji uzmanları’, çağdaş bilimsel veriler ışığında tüm çocuklarımıza sağlık kazandırmak ve mutluluk vermek için çalışmaktadır. Tedaviye en basit ağrı kesicilerle başlayan bizler, bugünkü tedavilerimizi son 10 yıl içinde bulunan ilaçlarla gerçekleştirmekteyiz. Romatizmalı bir çocuğun tedavisinde etkili ilaç kullanımının yanında etkin bir fizyoterapi ve psikolojik destek de gerektiği unutulmamalıdır” diyor.
TEDAVİ BAŞARISININ ÖNÜNDEKİ EN ÖNEMLİ ENGEL
Prof. Dr. Özgür Kasapçopur’a göre ailelerin çocuklarında en ufak bir olumsuzluk hissetmeleri halinde mutlaka çocuk hekimine başvurmaları gerekiyor. Başarıya ulaşmadaki en önemli sorunlardan birinin, bazı ailelerin tedaviyi düzenli sürdürme konusundaki isteksizlikleri olduğu belirtiliyor. Çocukların yeterli spor ve fizyoterapi olanaklarına kavuşamamaları ise bir diğer önemli sorun olarak görülüyor. Kasapçapur konuyla ilgili olarak; “Türkiye’de sayıları 8 bini aşan çocuk hekimi, ülkemizin dört bir köşesindeki çocuklarımıza çağdaş bilimin ışığında iyilik, sağlık ve esenlik sağlamak için çabalıyor. Bu noktada, ailelerin çocuklarında var olan her olumsuzluğu pediatristleri ile paylaşmaları gerekiyor. Çünkü çocuğun yakınmalarının önemsenmemesi ya da ertelenmesi ciddi sorunlara yol açabiliyor. Biz uzmanlar açısından en önemli şey, çocuklarımızı çağdaş bilimin kılavuzluğunda sağlıklı bir erişkinlik yaşamına hazırlamaktır. Bunu sağlamak için romatizmalı çocuklarımızla olabildiğince erken buluşmayı ve onlara etkin bir tedavi seçeneği sunmayı çok önemsiyoruz. Sağlıklı bir çevre - iklim, sağlıklı beslenme ve aşılanma gibi her çocuğun hakkı olan olanakların sadece ülkemizde değil dünyanın her köşesinde bahanesiz şekilde her çocuğa sağlanması gerektiğine inanıyoruz” diyor.


