Türk vatandaşlar, AB üyeliğinin Türkiye için faydalı olacağına inanıyor

Türkiye Gençlik Kulüpleri Konfederasyonu tarafından gerçekleştirilen 'Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne Tam Üyeliği: Güncel Eğilimler ve Algılar Üzerine Bir Alan Araştırması’ konulu kamuoyu anket çalışması, 81 ilde 1155 kişinin katılımıyla gerçekleştirildi. Gazi Üniversitesi Sosyal Hizmet Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezinde görevli Dr. Osman Murat Çetin ve Yozgat Bozok Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Araştırma Görevlisi Dr. Emre Ezin tarafından hazırlanan kamuoyu araştırması, Türk halkının AB'ye üye olma konusunda düşüncelerini yalnızca rakam olarak değil beklentiler, kaygılar ve umutlar olarak ortaya koydu.

'EKONOMİK KALKINMA, BU SÜRECİN OLUMLU OLMASINDA ETKİLİ'

Türkiye Gençlik Kulüpleri Konfederasyonu Genel Başkanı Doç. Dr. Bilal Okudan, AB ülkelerinin artık Türkiye'nin de üyeliğinin gerçekleşmesi yönünde yaptıkları açıklamalardan sonra Türk halkının bu konuda ne düşündüğünü anlayabilmek için bu araştırmayı yaptıklarını söyledi. Doç. Dr. Okudan, araştırmada Türk vatandaşlarının önemli bir kısmının AB üyeliğinin, Türkiye adına faydalı olacağı kanaatinde bir görüş bildirdiğini belirterek, "Özellikle ekonomik kalkınma, eğitim olanaklarının artması ve dış yatırımların ülkemize daha fazla gelmesi noktası bu sürecin olumlu olmasında etkili oldu. Ayrıca katılımcıların yüzde 53,5'i Avrupa Birliği üyeliğinin ülkemize fayda sağlayacağı noktasında görüş bildirmiş. Alt başlıklarında da özellikle dış yatırımların artması, gençlerin yurt dışında eğitim görme noktalarındaki beklentileri ve turizm gelirlerinin artması da bu maddelerin başında geliyor. Anket çalışmamıza katılanların yüzde 41'i Avrupa Birliği'nin Türk kültürünü olumsuz etkileyeceği noktasında görüş bildirirken yüzde 47'si ise dini ve kültürel noktada olumsuz gelişmeler olacağı noktasındaki endişesini de belirtmiş oldular. Bu çalışmayla gördük ki toplumumuzun Avrupa Birliği sürecine dair bakışı bir yandan rasyonel beklentiler içerirken diğer yandan haklı eleştiriler ve kültürel hassasiyetlerle şekilleniyor. Biz gençler olarak üzerimize düşen toplumun sesine kulak vermek ve karar alıcıların da bu sesi duymasını sağlayarak karar alma mekanizmalarında daha sağlıklı yönlendirmeler yapılmasına vesile olmak" ifadelerini kullandı.