Türkiye de başka yapacak kimse yok! Japonya dan talep geliyor! Üretebilmek için günde ortalama 6 saat koşarım
Hurriyet sayfasından elde edilen bilgilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuru yapıyor.
Osmangazi ilçesi Muradiye Mahallesi'ndeki devdahhanesinde, geleneksel yöntemlerle ham ipekten ip hazırlamak için 7 yaşından beri çalışan Şengünalp, her gün 6 saatlik mesaisinde ortalama 20 kilometre koşuyor. Devdahlık sanatının son temsilcilerinden olan Şengünalp, mesleğini sevdiği için 53 yıldır çalışmaya devam ediyor.
Şengünalp'in ürettiği el emeği ipek iplikler, el sanatlarıyla ve iğne oyasıyla uğraşanlar tarafından ilgi görüyor.
TÜRKİYE'DE BAŞKA YAPACAK KİMSE YOK!
Ertuğrul Şengünalp, son yıllarda özellikle Japonya'da yükselen el sanatları akımı nedeniyle ipliklerinin oradan da talep gördüğünü söyledi.
Devdahlık sanatına daha fazla insanın ilgi göstermesi için bu dalın desteklenmesi gerektiğini anlatan Şengünalp, "Oğluma da bu sanatı öğrettim ancak bu işten geçinmesi mümkün değil. Türkiye'de şu anda benden başka bu sanatı yapacak insan yok." dedi.
"GÜNDE ORTALAMA 6 SAAT KOŞARIM"
Şengünalp, ipek iplikleri hassasiyetle yaptığının altını çizdi. Söz konusu mesleğe destek verilmesinin ilgiyi artıracağını savunan Şengünalp, şöyle konuştu:
"Sağlığım el verdiği sürece bu sanatı sürdürmeye çalışacağım. Arkadan yetiştirdiğim bir evladım var. Herkesin yapacağı bir iş değil. Hafta içi burada koşup ipek bürüyorum, hafta sonu da boyuyorum. Tatil olmadan çalışıyorum. Sabah saat 8.00'de geldiysem 14.00'ten önce işimi bırakmam. Kozayı ipliğe çevirmek için günde ortalama 6 saat koşarım. İş yerim 20 metre uzunluğunda ipek iplik üretmek için günde toplam 1000 kez dükkanın bir başında diğer ucuna gidip geliyorum. Bittikten sonra buradan çıkıp evime gidiyorum."
Ertuğrul Şengünalp, evde de küçük bir tezgahının bulunduğunu belirterek, hafta sonu da ipek iplikleri kaynatıp yumuşatarak boyadığını söyledi.
Tatil yapmadan mesleğini sürdürdüğünü dile getiren Şengünalp, şunları kaydetti:
"Mesleği bırakmayı her gün düşünüyorum da sevdiğim için yapamıyorum. Oğlum da bu işi yapma niyetinde. Sevdiğim mesleği bırakamıyorum. Bıraksam bu sanat tarihin tozlu sayfalarında kapanıp gidecek. En azı 15 kilometre olmak kaydıyla ortalama 20 kilometreyi geçtiğim zamanlar çok oluyor."


