Türkiye nin en istemediği şey konuşulmaya başladı Sözcü Gazetesi

İsrail ile yakın işbirliğinde olan Dürzi Şeyhi Hikmet el-Hicri, Süveyda vilayetini “afet bölgesi” ilan etti.

Hicri "Süveyde'ye yardım edilmesi için Kürt kardeşlerimize ulaşan bir koridor açılmalı" diye ekledi.

Zararsız görünen bu öneri, Türkiye'nin Suriye'de en istemediği olasılığı yeniden gündeme getirdi.

El-Hicri'nin, yetkililere Kürt güçlerinin kontrolündeki bölgelere giden yolların açılmasını talep etmesi, Güney Süreye'den YPG'ye bağlı Suriye Demokratik Güçlerinin bulunduğu doğu Suriye'ye bağlanan "Davut Koridoru" söylentilerini yeniden alevlendirdi.

Bu koridorla İsrail, hem Süveyda'daki Dürzilere hem de SDG'ye yardım ve asker gönderebilecek. Bunun yanında baş düşmanı olan İran'a bir kara yolu açmış olacak.

Bu durum, İsrail'in SDG'yi tıpkı Dürzi milislerin çatı kuruluşu olan Süveyda Askeri Konseyi'ni (SAK) desteklediği gibi arka çıkmasını anlamına gelebilir.

Türkiye, üniter Suriye'yi korumak için böyle bir planı katiyen istemediğini açıkça belli etmişti. Böyle bir proje, İsrail ve Türkiye'yi doğrudan karşı karşıya getirecektir.

El Hicri, Ürdün Kralı II. Abdullah’a seslenerek “Mevcut insani koşullar göz önüne alındığında, Süveyda ile Ürdün arasında bir sınır kapısı açılması yönünde talimat verilmesini rica ediyorum” dedi.

Şeyh el-Hicri, son çatışmaları “vahşi bir suç” olarak nitelendirdi ve “Süveyda toprağında dökülen saf kan boşa gitmeyecek, bu kan izzete ve direnişe ışık olacak” ifadelerini kullandı.

Bu esnada sosyal medyada Dürzilerin, Süveyda kentinde yaşayan Bedevi halkı şehirden sürdüğü ve bir kısmını da infaz ettiği görüntüler yayıldı.