Tutuklu öğrencilerden mektup: Dayanışmamız devam ediyor
SonTurkHaber.com, Halktv kaynağından alınan verilere dayanarak duyuru yapıyor.
Boğaziçi Üniversitesi'nde '7 yaşındaki kız çocukları evlendirilebilir' ve 'Kadınlar dayak yediğine şükretsin' gibi lafların sahibi Nurettin Yıldız'a tepki gösteren 6 öğrenci tutuklanmıştı.
6 öğrencilerden 1'i serbest bırakılırken hala Silivri'deki Marmara Cezaevi'nde tutuklu bulunan Boğaziçi Üniversitesi 5 öğrencilerinden Begüm, İdil ve Mîna mektup gönderdi.
"Silivri'deki üç prensesten selamlar!" denilerek başlanılan mektupta Orta Doğu Teknik Üniversitesi öğrencilerine de selam gönderildi.
"DAYANIŞMAMIZ SİLİVRİ'DE DE DEVAM EDİYOR"Boğaziçi Üniversitesi Kuzey Kampüs'te meydana gelen olaylarda gözaltına alınıp tutuklanan 3 öğrenci gönderdikleri mektupta şu ifadelere yer verdi:
"Bildiğiniz üzere Boğaziçi Kuzey Kampüs'te yurtlarımızın, derslikelerimizin önünde hakısz yere gözaltına alındık ve hukuksuzca tutuklandık. Biz bu sistemin siyasi tutsak ettiği isimlerden yalnızca birkaçıyız. Maalesef ilk değiliz ancak umarız ki son oluruz. Zira Silivri'de 'course capacity is full'(derslik dolu).
Sanıyorlar ki bizleri burada tutsak etmek sizlerin sesini kesecek, yanılıyorlar! Bizler için gösterdiğiniz destek ve bitmeyen dayanışmamız ise bunun en büyük kanıtı. Bilin ki bu hukuksuzluğa çıkardığınız ses, Silivri duvarlarında yankılanıyor. Sizden güç alıyor ve aranıza dönmeyi iple çekiyoruz.
Tek üzüntümüz bir daha Silivri şakalarına gülemeyecek olmak. Çünkü artık biliyoruz ki Silivri söyledikleri kadar soğuk değil.
Koğuşumuzda bizim gibi siyasi nedenlerle tutsak edilen, bilgisi ve yüreğiyle bize yol gösteren dostlarımız var. Kütüphanemiz zengin, muhabbetimiz şahane. Anlayacağınız dayanışmamız Silivri'de de devam ediyor.
Bizi yalnız bırakmayan tüm sıra arkadaşlarımıza teşekkür ederiz. Biz buradan elbet çıkacağız ancak bu günler bir onur neşesi olarak hep bizimle kalacak. Akademinin ve hukukun özgür olduğu bir Türkiye'de nice şenliklerde buluşmak dileğiyle.
Boğaziçi'nden ODTÜ'de düşene, dövüşene bin selam.
Begüm, İdil ve Mina"



