Uçak düştüğünde insan vücudunda işte bunlar oluyormuş Sözcü Gazetesi
Sozcu sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com haber yayımlıyor.
Eski havacılık kazası araştırmacısı Tony Cullen, yıllardır yaşanan kazaları inceleyerek uçuş güvenliği alanında önemli katkılar sağladı. Cullen'ın çalışmalarına göre, uçak kazalarında ölümün en yaygın sebebi yangın ya da boğulma değil künt travmaları. Özellikle uçağın ani yavaşlamasıyla birlikte gövdenin öne doğru fırlaması, göğüs kemiği, kaburgalar ve omurga üzerinde yıkıcı hasarlara yol açıyor.
Uçak kazalarında yaşanan ölümlerin çoğunun ise kalp yırtılması, aort patlaması ve kaburgaların organları delmesi gibi iç kanamaya neden olan yaralanmalar olduğunu kaydetti Cullen'ın analizlerine göre ise, ölümlerin yüzde 80’inde göğüs travması, yüzde 45’inde omurga, yüzde 66’sında ise baş yaralanması. Üçte ikisinde bu tür karın travmalarının bulunduğunu belirtti. Kazaların yüzde 80'inde uzuv kırıkları meydana geliyor bacak kırıkları %73, kol kırıkları ise %56 oranında görülüyor.
EŞYALARIN DA ETKİSİ VARDengesini kaybeden bir uçakta sadece çarpışma değil içerisindeki eşyalar da ölüme neden olabiliyor. Özellikle üst dolaplardan fırlayan nesneler ciddi baş yaralanmalarına yol açabiliyor. Cullen, emniyet kemerlerinin çoğu zaman hayat kurtardığını ancak bazı durumlarda bağırsaklarda ve diyaframda yırtılmalara neden olabileceğini söyledi.
PİLOTLAR DA FARKLI YARALANMALAR OLUYORPilotlar da da kokpit pozisyonları gereği farklı yaralanmalarla karşı karşıya kalınabiliyor. Eller ve ayaklar kontrol ekipmanları üzerindeyken kırık ve ezilmeler yaşanabiliyor. Baş ise panel çarpmaları sonucu ciddi travmalara uğrayabiliyor.
KOLTUK SEÇİMİKazalarda en çok merak edilen detaylardan biri de koltuk seçimi. Cullen bunun için uçağın hangi bölgesinin güvenli olduğu konusunda net bir bilgiye sahip olmadığını söylüyor. Fakat, uçağın ağırlık merkezine yakın olan ve genellikle kanatların üzerinde yer alan koltukların, özellikle kuyruk ya da burun darbesi sırasında daha az sarsıntıya maruz kaldığını belirtiyor.


