Uçaktan atılan su sadece yangını geciktirir, esas mücadele yerde yapılır

Türkiye orman yangınları ile mücadele ederken, uzmanlar da yangınların felakete dönmemesi için uyarılarda bulunuyor. Samsun OMÜ Afet Eğitim ve Yönetimi Uygulama ve Araştırma Merkezi'nden Prof. Dr. Afşin Ahmet Kaya, "Bakın bugün yangınlarda belki can kaybı yaşamıyoruz ama ağaçlarımızı, ormanda yaşayan hayvanlarımızı, oradaki ekolojik dengeye, habitata zarar veriyoruz. Bunların hepsi bize geri dönecek. Zarar olarak geri dönecek. Yangın ilk çıktığı anda 1 litre suyla söndürülürken, 10'uncu dakikada 1000 litre su bile çoğu zaman fayda etmiyor. Uçaktan atılan su sadece yangını geciktirir, esas mücadele yerde yapılır. Zeytinlikler yanıyor ki bunlar çok uzun süre yanan bitkiler. Basit önlemlerle belki de ormanlarımızda bu kadar çabuk yanan, bu orman ağaçlarımızın türlerini değiştirerek, biraz daha yanmaya mukavemet gösterebilecek ağaç türleriyle destekleyebiliriz" dedi.

'HER ORMANIN BAŞINA POLİS DİKEMEYİZ'

Orman içinde yerleşim alanlarının tehlike oluşturduğunu belirten Kaya, "Evlerin çevresinde 6 metre boşluk şart. Evlerin çevresindeki ağaçlar mutlaka seyreltilmeli. Tepede dallar birleşip, görünmeden yangını yayabiliyor. Yangın bir merdiven gibi yol kenarındaki kuru ottan başlıyor; çalıya sonra ağaca sıçrıyor. Nasıl ki ülkece artık kırmızı ışıkta durup, yeşil ışıkta geçmeyi öğrendiysek, güvenli yaşamanın da sırrını öğreneceğiz ve hayatımıza tatbik edeceğiz. Çünkü eğitim olmadan, kültür olmadan her tarafa kamera yerleştirin. İHA'lar, silahlar, yukarıdan helikopterler, aşağıdan arazözler, işte bir milyon tane arama kurtarma ekibi fayda etmez. Güvenlik kültürümüz yoksa teknoloji bir işe yaramaz. Her ormanın başına polis dikemeyiz. Vatandaş çöpünü, cam şişesini ormana atmamalı, piknikte ateş yakmamalı. Yangın felakete dönmeden önlem alınmalı" diye konuştu.