Uçup bir dala kondu, sahnenin ışıltısı oldu
Hurriyet sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuru yapıyor.
Yıldız beş kişilik bir ailenin muhabbetkuşu. Bir gün evden kaçıyor ve kendini gündelik hayatın kaosunun içinde buluyor. Parkın ortasında koca bir ağacın gölgesine tünemiş, hayat hikâyesini anlatıyor. Gökyüzü tanıdık ama alıştığı gibi değil. İnsanlar evdekilere benzemiyor, çok fazla ses var... Düşünmeye başlıyor Yıldız ve soruyor: “Mutlu insanlar nerede yaşar? Peki ya mutlu kuşlar?” Tek kişilik bir oyun ‘Yıldız’. Oyunun yıldızıysa Mine Nur Şen. Samsun’da büyüyen Şen yıllar önce üniversiteyi kazanıp İstanbul’a geldi. Boğaziçi Üniversitesi’nde sosyoloji okuduktan sonra yüksek lisansını oyunculuk üzerine yaptı. Devamını kendisinden dinleyelim...
◊ Bir kuşu canlandırıyorsunuz. Karakterle nasıl bağ kurdunuz?
Yıldız bir muhabbetkuşu. Kendini bildi bileli insanlarla birlikte bir evde yaşıyor. Dış dünyayla ilgili hiçbir fikri de yok. Oyun, Yıldız’ın dünyayla karşılaşmasını ve kendini ait hissettiği bir yer aramasını konu alıyor. Benim için bir insanın büyüme hikâyesiyle örtüşüyor ama karakter bir kuş olduğu için farklı bir evren de yaratıyor, bu da çok hoşuma gidiyor.
◊ Bedeninizi çok aktif kullandığınız bir oyun bu. Nasıl hazırlanıyorsunuz?
Bedeni yoran bir oyun olduğu için hazırlık sürecinde bedeni yormayan ama kasları ısıtan bir hazırlık yapıyorum. Sanırım bedeni çalıştırmaya alışkınım, hazırlığın asıl büyük kısmını zihinsel taraf oluşturuyor.
◊ Direklerarası Ödülleri’nde ödül aldınız. Bekliyor muydunuz?
Yaptığın işin takdir görmesi harika bir his. ‘Yıldız’ın izleyenlerde bir karşılığı olduğunu görmek çok mutlu ediyor beni.
◊ Bu oyunun size nasıl bir katkısı oldu?
Oyunun tek kişilik olması ve sık sık oynamamız oyunculuğumla ilgili bir sürü şey keşfetmemi sağladı. Hikâye çok ilham verici. Yıldız çok cesur biri ve çok kendiliğinden, otantik bir varoluşu var. Hayatımın bu döneminde bu hikâyeyle yolumun kesişmesi tesadüf değil gibime geliyor.
◊ Oyunculuğa ne zaman ilgi duymaya başladınız?
Üniversite yıllarında tanıştım tiyatroyla. O zamana kadar bunun bir iş olabileceğini hayal edemiyordum. Okulun tiyatro topluluğunda sahneye çıkınca yerimi bulmuş gibi hissettim ve bunu profesyonel olarak yapmaya karar verdim.
‘Dizi ve film de istiyorum’
Sahneye çıkmadan önce yaptığınız bir rutininiz var mı?
Her oyun günü sahnede daha önce fark etmediğim en az bir detay bulmaya çalışıyorum. Bu alışkanlık beni ayık tutuyor, iç dünyamdan uzaklaşıp olduğum ortamın ve insanların daha çok farkına varmamı sağlıyor.
İleride başka neler yapmak istiyorsunuz?
Tiyatroyu çok seviyorum ama sadece tiyatro yapmak istemiyorum. Bana oyun alanı açan dizilerde ve filmlerde oynamayı çok istiyorum. Bol bol deneme çekimlerine katılıyorum bugünlerde.


