Yavru carettaları kurtaracak kırmızı ışık projesi 4 otelde başladı Antalya Haberleri
SonTurkHaber.com, Haberturk kaynağından alınan verilere dayanarak duyuru yapıyor.
EKOLOJİK Araştırmalar Derneği (EKAD), nesli tehlike altındaki türler arasında yer alan caretta caretta yavrularının yuvadan çıkarak deniz yerine karaya yönelerek ölümlerine neden olan otellerin ışıkları ile ilgili 'kırmızı ışık' projesi başlattı. Yavru ölümlerinin yüzde 20'sine neden olan ışıklar, 4 otelde kırmızı ışığa dönüştürüldü.
Dünya Doğayı Koruma Birliği'nin (IUCN) nesli tehlike altındaki türler kırmızı listesinde bulunan caretta caretta türü deniz kaplumbağalarının en önemli ölüm nedenlerinden biri, Akdeniz sahillerindeki oteller ve diğer turizm tesislerinin ışıkları. Yumurtadan çıkan yavruların yüzde 20'ye yakını, gün doğumu öncesi deniz ışığı sandıkları oteller veya diğer turizm tesislerinin ışıklarına yönelerek can veriyor. Antalya'nın Belek bölgesinde 1999 yılından beri 'Deniz Kaplumbağalarını Araştırma, İzleme ve Koruma Projesi'ni yürüten EKAD, ışık nedeniyle yaşanan ölümleri engellemek için 'kırmızı ışık' projesini başlattı. İlk olarak bu yaz sezonunda bölgedeki 4 otelin kumsal tarafındaki ışıklandırma sistemleri değiştirildi, kırmızı ışık sistemleri uygulandı.
'DENİZİN PARLAKLIĞINI KULLANIYORLAR'
EKAD Başkanı Dr. Ali Fuat Canbolat, "Burada bir sürü turizm tesisi var. Alt plajları, villalar var. En büyük sorunumuz, ışık kaynağı. Işık yüzünden yavru kaplumbağa ölümleri çok yüksek. Bizi rahatsız eden ve çözmeye çalışmak istediğimiz mevzu da bu. Yuvadan çıkan yavrular, denize giderken denizin parlaklığını kullanıyor. Ay olsun veya olmasın, her zaman denizin bir parlaklığı var ve yavrular bunu algılıyor. Ama gerideki bir ışık inanılmaz etkiliyor. Örneğin Denizkent bölgesi vardı. Orada hiçbir turizm tesisi yoktu. Yaklaşık 7 kilometrelik kumsal. Sadece bir minare ve ışığı vardı. Tüm yavrular minare ışığına doğru yöneliyordu. Gidip, oradaki imam arkadaşımızla konuştuk. 'Bakın, böyle bir durum var. En azından minarenin ışıklarını kapatın. Her daim açık olması gerekmiyor' dedik. Sağ olsun kapattılar. Bir ışık kaynağından bahsediyorum, 7 kilometrede. Işıkla ilgili sorunu çözmek için uğraşıyoruz. Yumurtadan yüzde 60-70 oranında çıkan yavru oluyor. Yüzde 50 civarında denize gidiş oluyor. Yüzde 10 ile yüzde 20 arasında yavru ölümü ışıklar nedeniyle" diye konuştu.
'EN BÜYÜK HAYALİM'
Dr. Canbolat, "TUI Yardım Vakfı ile yaptığımız bir proje var. Benim için en önemli, en temel şey; yavruların o ışıklara yönelmesini engellemek. Bir finans sağlandı. Biz de o finans çerçevesinde bu bölgede 4 otelimizle kırmızı ışık projesine başladık. Şu anda sonuçlarına ulaşmaya doğru gidiyoruz. En iyisini yapmaya çalışıyoruz ve sonuçlarını aldığımızı görüyoruz. Benim herhalde hayatta yapacağım en büyük şey, Antalya gibi büyük bir turizm bölgesinde bu sorunu çözmek. Benim en büyük hayalim ve buna bir iki adım kaldı, çözüyoruz. Turizm tesislerimiz de buna inanıyor. Çünkü birebir çağırıyoruz ve kendileri de görüyorlar; 'Işıklar bunlar, yavrular nereye gidiyor. Bizim önerdiğimiz ışıkları kullandığın zaman yavrular ne yapıyor.' Bunu gözleriyle birebir görüp, inanılmaz şaşırdılar. 'Nasıl yani? Kırmızı ışıklar, yavruları denize mi yönlendiriyor' dediler. Hayır ama sadece etkilenmiyor yavrular" dedi. Sadece Serik ilçe sınırı içerisinde 70 büyük turizm tesisi bulunduğunu ifade eden Dr. Canbolat, "3-4 tesisimizde bu uygulamayı yaptığımız zaman diğerlerine örnek olsun diye mücadele ediyoruz. Bu proje kapsamında bunu başarırsak kaplumbağalar adına artık eyvallah diyecek noktaya geleceğiz" diye konuştu.
'ÖNEMLİ OLAN ŞEY, DALGA BOYU'
Nasıl kırmızı ışık olması gerektiğini de anlatan Dr. Canbolat, "Biz spektrofotometre kullanıyoruz. Dolayısıyla senin benim gördüğüm kırmızı ışık bazen kırmızı ışık değil. Onu ben algılayamıyorum. Sen de algılayamazsın. Ama kaplumbağa algılıyor. Biz elimizdeki ölçüm cihazlarıyla hangi doğru ışığı kullanmamız gerektiğine karar veriyoruz. Burada herhangi bir kırmızı ışık kullanabilirsiniz. Ama o kırmızı ışık gerçekten kırmızı olmuyor. Çünkü benim gözüm algılamıyor. İnsan gözü algılamıyor bunu. Dolayısıyla biz ölçüm cihazları ile bunları yapıyoruz. Bizim için önemli olan şey dalga boyu. 560-580 nanometrede olması gerekiyor. Cihazlarla ancak ışığı algılayabiliyorsunuz. O 4 otelde aldığımız veriler gösteriyor ki kullandığımız sistem işe yarıyor" diye konuştu.


