Yazınız çirkinse psikologlara göre nedeni bu! Sözcü Gazetesi

Psikologlar, yazma biçimimizin kişiliğimizi ve ruh halimizi yansıtabileceğini, hatta yazma hızımızın zihinsel durumumuzla doğrudan ilişkili olduğunu belirtiyor. 

Bilimsel araştırmalar, yazı hızının, düşünme biçimimiz ve kişiliğimiz hakkında önemli ipuçları sunduğunu gösteriyor. Bu yazıda ise, yazma hızının kişilik özellikleri üzerindeki etkisi ele alınıyor

Yazma hızımız, psikologlara göre kişiliğimizi ve zihinsel durumumuzu anlamada önemli bir gösterge olabilir. Hızlı yazmak, genellikle aksiyon odaklı ve hızlı düşünen kişiliklerle ilişkilendirilir. Psikologlara göre, hızlı yazan kişiler genellikle daha aktif bir zihne sahip olur ve düşüncelerini hızla kağıda dökme eğilimindedirler.

Bu tür insanlar genellikle çok meşgul olanlar değildir; aksine, düşüncelerini hızla işleyen, pratik çözümler üreten kişilerdir. Bu da onların hızlı yazmalarına neden olur. Ancak, hızlı yazmak her zaman kaygı ya da stresle ilişkili değildir. Bu kişiler daha dürtüsel olabilir, kararlı bir şekilde hareket edebilir ve beklemeye karşı daha düşük bir toleransa sahip olabilirler. Çünkü hızlı düşünen biri, hemen çözüm bulma gerekliliği hisseder.

Bazı psikologlar, hızlı yazmayı, küresel işleme olarak bilinen bir bilişsel tarzla ilişkilendirir. Bu, hızlı yazan kişilerin ayrıntılara odaklanmak yerine, genel düşüncelere odaklandığı bir işleme biçimidir. Bu yüzden, hızlı yazan kişiler bazen küçük yazım hataları yapabilir veya el yazıları kötü olabilir. Çünkü dikkatleri, forma değil, mesajın içeriğine yoğunlaşır.

Hızlı yazmak, bazen kaygı veya stresle ilişkilendirilebilir. Özellikle yazının dağınık olması, yazı tipi boyutunun değişmesi veya yazının aşağıya doğru eğilmesi gibi durumlar, kaygının kötü şekilde yönlendirildiğini gösterebilir. Bu tür yazılar, zihinsel hiperaktivite veya içsel baskı ile de ilişkilidir.

Bununla birlikte, hızlı yazan herkesin yüksek yetenekli olduğu ya da stresli olduğu anlamına gelmez. Psikoloji henüz hızlı yazmanın doğrudan bir zekâ göstergesi olduğunu kanıtlamamıştır. Ancak, hızlı yazan kişilerin, bilgi işleme süreçlerinde farklı bir yaklaşım sergiledikleri ve işler yavaş ilerlediğinde hayal kırıklığına uğradıkları gözlemlenmiştir.

Öte yandan, daha yavaş ve düzenli yazan kişiler, genellikle titiz ve düşünceli kişiliklerle ilişkilendirilir. Bu kişiler genellikle her şeyi kontrol etme eğilimindedir ve yazma ritimleri onlara öz-bilgi sağlama fırsatı verir. Yavaş yazmak, bu kişilerin daha dikkatli ve düşünceli olduklarını gösterebilir. Ancak bu, yavaş yazanların daha az zeki olduğu veya hiçbir zaman kaygı hissetmedikleri anlamına gelmez.

Sonuç olarak, yazma hızımızın kişiliğimiz ve zihinsel durumumuz hakkında önemli ipuçları sunduğu bir gerçektir. Ancak, hızlı ya da yavaş yazmak, yalnızca kişiliğimizi yansıtan bir özellik değil, aynı zamanda nasıl düşündüğümüzü, nasıl tepki verdiğimizi ve dünyayı nasıl algıladığımızı da gösterir.