Yeşil Vatan ın kahramanları: Vatan aşkı bu! Yerel Gündem Haberleri

Hilmi Şahin, Sercan Ünti, Eyüp Dereli, Tolunay Kocaman, Enes Kızılyer, Muharrem Can, İlker Onarıcı, Tekin Enes Sarıyıldız, Bayram Eren Arslan ve Alperen Özcan… Eskişehir’de çıkan orman yangınına müdahale ederken şehit olan 5 orman çalışanı ile 5 AKUT gönüllüsü, Türkiye’yi yasa boğdu. Şehitler, minnet duygusu, rahmet dilekleri ve dualarla ebediyete uğurlandı.

Eskişehir'in Seyitgazi ilçesinde başlayıp Afyonkarahisar'ın İhsaniye ilçesine ulaşan orman yangınına müdahale ederken şehit olan 5 orman çalışanı ile 5 AKUT gönüllüsü, Türkiye’yi yasa boğdu. Orman şehitlerinin naaşları, Ankara Adli Tıp Kurumu’na getirildi. Adli Tıp önünde bekleyen acılı aile ve şehit yakınları gözyaşlarına hakim olamadı. Şehitlerin cenazeleri, kimlik tespiti ve DNA incelemesinin ardından ailelerine teslim edildi.

Alperen Özcan

Enes Kızılyer

AKUT'ÇULARA TOPLU TÖREN

5 şehit AKUT gönüllüsü için Ankara'da Ahmet Hamdi Akseki Camii'nde ikindi vakti tören düzenlendi. Kılınan cenaze namazlarının ardından şehit Alperen Özcan Polatlı’daki Kuşçu Köyü'ne, Bayram Eren Aslan Ortaköy Mezarlığı’na, İlker Onarıcı ve Tekin Enes Sarıyıldız Karşıyaka Mezarlığı'na defnedildi. Şehit Muharrem Can'ın naaşı ise bugün Konya'da toprağa verilecek.

İlker Onarıcı

Tekin Enes Sarıyıldız.

BABA BENİ BIRAKMA

Orman işçilerinden Tolunay Kocaman ve Eyüp Dereli, memleketleri Eskişehir'de son yolculuklarına uğurlandı. Babasının fotoğrafını taşıyan Batuhan Dereli, “Baba beni bırakma” diye ağladı. Hilmi Şahin ve Sercan Ünti, memleketleri Denizli’nin Beyağaç ilçesinde toprağa verildi. Enes Kızılyer de Karabük'te defnedildi.

Vatanları için gözlerini kırpmadan canlarını veren şehitlerden geriye anıları ve fedakarlıklarını ortaya koyan hayat hikayeleri kaldı.

Muharrem Can

HÜRJET’in başmühendisi

AKUT gönüllüsü Muharrem Can, 3 gündür Eskişehir'de alevleri söndürmek için mücadele ediyordu. 42 yaşında, şehit düştü o da. 15 yılı aşkın süredir AKUT'ta gönüllüydü. Sayısız operasyonlara katıldı. Depremden yangına ve sel felaketine kadar her türlü operasyonda görev aldı. 6 Şubat depremlerinde gittiği Hatay’da, enkazdan birkaç kişiyi çıkarttı. Mesleğinin zirvesindeki Can, havacılık ve uzay sanayii öncülerinden TUSAŞ’ta başmühendisti. Türkiye'nin ilk insanlı jet motorlu uçağı eğitim uçağı HÜRJET projesinde çalışıyordu. Ablası Saliha Kırbaş, kardeşinin vatan sevgisini gözyaşları içinde şu sözlerle özetledi: “Deprem, sel, yangın demedi, hep ihtiyaç olan bölgeye yardıma koştu. Almanya'dan iş teklifi almıştı. ‘Ben vatanım için çalışacağım’ deyip reddetti. Vatanını çok severdi.”

Bayram Eren Arslan

1,5 ay deprem bölgesinde kalmış

Şehit AKUT gönüllüsü Bayram Eren Arslan, 24 yaşındaydı. 6 Şubat 2023'teki depremlerde yardım için bölgeye ilk gidenlerden. Babası Gürsel Arslan, oğlunun fedakarlıklarını anlatırken gözyaşlarını tutamadı: “AKUT gönüllüsü değildi, AKUT sevdalısıydı, AKUT aşığıydı. Acil durumlarda bize haber vermeden hızlıca olay yerine giderdi. En son Adıyaman depremine gitmişti. 1,5 ay orada kaldı. Eve döndüğünde elleri tırnakları mosmordu. ‘Oğlum biraz dinlen’ dedim. 2-3 gün durdu, tekrar bölgeye döndü. En son pazar akşamı görüştük. Kızım ‘Baba ağlama. Abim kuşları, ağaçları kurtardı, cennete gitti’ dedi. Oğlumla gurur duyuyorum.”

Hilmi Şahin

Sercan Ünti

Aynı gün işe başlamışlar

Yangında şehit düşen Denizl ili orman işçileri Sercan Ünti (26) ve Hilmi Şahin (23) 3 yıl önce aynı gün işe başlamış. 23 Ağustos 2022'de işe başlayan Ünti ve Şahin, 22 Temmuz’da destek için gittikleri Afyonkarahisar'ın İhsaniye ilçesindeki yangın bölgesinde önceki akşam şehit oldu. Şehit ormancıların Beyağaç’taki mesai arkadaşları yasa boğuldu. Ünti ve Şahin'in yataklarına Türk bayrağı serildi. Eskere Orman İşletme Müdürlüğü çalışanı Muhammet İlke, “İçimizde feryatlar kopuyor” derken, orman işçisi Ramazan Kazan ise “İlk haber geldiğinde aileleri buradaydı. Hiçbir şey diyemedik. Yüzlerine bakamadık. Acımız büyük” diye konuştu.

Tolunay Kocaman

Açılın Tolunay geldi

28 yaşındaki şehit ormancı Tolunay Kocaman yeni evlenmişti. 1 ay önce Kırka Orman İşletme Şefliği’nde göreve başlayan Kocaman’ın, 14 Temmuz'da evlendiği, 3 gün önce balayından döndüğü öğrenildi. Çocukluk arkadaşı olan itfaiyeci Arif Taş, şehidin son gününü anlattı: “Şehit olduğu gün yangın bölgesine gittim. Tolunay geldi su takviyesi için. Aracından indi, ‘Açılın Tolunay geldi’ dedi. Birbirimize sarıldık. Ona su ve erzak verdim. Meğer son anılarımızmış. Telefonla da görüştük. Birbirimize bölgelerimizi sorduk. Bulunduğu bölgede yangının çok kötü olduğunu söyledi. Çok korkusuzdu. Hep ‘Ben yaparım, ederim’ derdi.”

Eyüp Dereli

Doğa sevgisiyle ormancı oldu

Belediyede çalışan Eyüp Dereli (37), doğaya olan sevgisi nedeniyle 5 yıl önce ormancı oldu. Dozer operatörlüğü yapan Dereli, evli ve 2 çocuk babasıydı. Sarıcaova köyü çevresindeki orman yangınına karadan müdahale eden ekipte görevliydi. İkizi Faik Dereli, kardeşinin ağaçları ve ormanı çok sevdiğini söyledi. Babası Salih Dereli de oğluyla yaptığı son telefon görüşmesini anlattı: “İşini severek yapıyordu. En son pazartesi konuştum yangındayken. ‘3-4 dozerle arazözlere yol açıyoruz’ dedi. Telefonlar çekmiyordu. ‘Ara oğlum ara sıra’ dedim ama arayamadı.”

Üçü de şehit

Sarıcaova köyü ve Döğer beldesi sınırları arasında kalan ormanlık alanda yangın sürüyor. Alevlerle mücadele ederken 10 kişinin şehit düştüğü bölge işte burası. Şehit 3 AKUT gönüllüsünün alevlerle mücadele ederken çekilmiş fotoğrafı ortaya çıktı. Ekibin ölmeden önce çekilen görüntüleri, son ana kadar yangını söndürmek için verdikleri mücadeleyi gözler önüne serdi.

AKUT aracı duman içinde kayboldu

10 kişinin şehit olduğu orman yangınında dumandan etkilenen arazöz şoförü Mustafa Karaduman, alevlerin arasından kurtuluşu ve şehitlerin son anlarını anlattı. Kütahya Gediz Orman İşletme Müdürlüğü’nde görevli Karaduman, şunları söyledi: “Yangında şehit olan arkadaşlarla olaydan 10 dakika önce hep beraber dinlenmek için oturduk, mola vermiştik. Daha sonra soğutma çalışması yaparken bölgenin aşağı tarafından alevler yükseldi. AKUT'tan tanıştığımız gönüllü arkadaşları gördük. Onlar da soğutma işlemi yapıyordu. Ben aracımın başındaydım, su ikmal etmeye gittim. Aşağı indiğimde ortalık yanıyordu. Gidilebilecek yolların kapalı olduğunu fark ettik. AKUT gönüllüleriyle beraber oradan uzaklaşmaya çalıştık. AKUT'un arabası önümüzden gidiyordu. Yolun sonunun kapalı olduğunu anladığımızda geri dönmeye karar verdik. Aşağı döndüğümüzde orada da alevler çoktu. Arkadaşlarla helalleştik. Yangından geçerken aracımız sol tarafından alev aldı. AKUT aracını ve çevredeki diğer arazözleri yoğun dumandan dolayı gözden kaybettik. Aracın söndürme sistemini çalıştırıp soğukkanlı şekilde oradan kurtulduk.”