Yörük Muhsin Abi Sabancı darbesini anlattı

Aydın’ın Germencik ilçesine bağlı Dağyeni Köyü’nde yaşayan Muhsin Gökçen, son yıllarda bölgede hızla artan enerji ve maden projelerinin mağdurlarından biri. Yörük kökenli bir çiftçi olan Muhsin Abi, dedesinden kalma incir ve zeytinlikleri yıllardır büyük bir emekle işletiyordu. Ancak iddiaya göre, Sabancı Grubu'na ait Rüzgar Enerji Santrali (RES) projesi kapsamında toprakları ellerinden alınmak isteniyor, bahçeleri ise patlatmalar ve inşaat faaliyetleri nedeniyle kullanılmaz hale geldi.

Kartal Dağı’nın eteklerinde yer alan köy, yıllardır çeşitli enerji ve madencilik faaliyetleri nedeniyle çevresel tehditlerle karşı karşıya. Daha önce de siyanürlü altın arama girişimlerine karşı direnen köylüler, şimdi ise hem RES hem de patlatmalı maden ocağı projeleriyle mücadele ediyor.

Selahattin Aydın isimli sosyal medya kullanıcısın Muhsin Gökçen ile yapmış olduğu röportajda Gökçen yaşadıklarını şöyle anlatıyor:

"Çiftçi yalnız. Biz bileğimizle kazanan insanlarız, çalmada çırpmada işimiz yok. Burada herkes dişinden tırnağından biriktirip yapıyor. Burayı artık RES projesiyle talan ediyorlar. Dinamitlerle çıkan tozlar ağaçları mahvetti"

Köy sakinleri, son dönemde artan dinamitli çalışmaların hem doğaya hem de insan sağlığına büyük zarar verdiğini söylüyor. Patlatmaların ardından çevreye yayılan yoğun toz bulutları, solunumu zorlaştırıyor ve tarım faaliyetlerini imkansız hale getiriyor. Köylüler, artık incirlerini toplayamadıklarını, zeytin bahçelerine dahi giremediklerini ifade ediyor.

Dağyeni köyünde tarım alanlarının yanı başına kurulmak istenen RES ve maden projelerinin çevresel etkilerinin yeterince değerlendirilmeden onaylandığını savunan bölge halkı, bu projelerin su kaynaklarına, ormanlara ve tarıma büyük zarar verdiğini belirtiyor.