Yurt dışı yasağı ile serbest bırakılan bekçi, otomobiliyle ölümüne neden olduğu motosikletliyi takip etmiş
SonTurkHaber.com, Dha kaynağından alınan verilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
İlgili Haber Otomobilin çarptığı motosikletin sürücüsü öldü, şüpheli bekçi adli kontrolle serbest
Kaza, 31 Temmuz’da saat 22.00 sıralarında Mudanya ilçesi Ömerbey Mahallesi Işıklı Köy Caddesi’nde meydana geldi. İlçe Emniyet Müdürlüğü’nde çarşı ve mahalle bekçisi olarak görev yapan ve mesaiye gitmek için evden çıkan B.Ü. yönetimindeki 16 BBC 457 plakalı otomobil, aynı yöne seyreden Mehmet Cengiz yönetimindeki 16 BKB 430 plakalı motosiklete yandan çarptı. Yola savrulan Cengiz, ağır yaralandı. Mehmet Cengiz çağırılan ambulansla Mudanya Devlet Hastanesi’ne kaldırılırken, B.Ü. ise polis merkezindeki ifadesinin ardından savcılık talimatıyla serbest bırakıldı. Yaralı motosiklet sürücüsünün, hastanede yapılan testinde 1,81 promil alkollü olduğu belirlendi Bir iş yerinin güvenlik kamerasına yansıya görüntülerde, B.Ü.’nün sollama yaptığı otomobiliyle yolda ilerleyen motosiklete yandan çarptığı görüldü.

27 GÜN SONRA ÖLDÜ
Mudanya Devlet Hastanesi’ndeki ameliyatının ardından yoğun bakım ünitesine alınan 2 çocuk babası Mehmet Cengiz, kazadan 27 gün sonra 27 Ağustos’ta yaşam mücadelesini kaybetti. Cengiz’in ölümünün ardından bu kez, ‘Taksirle ölüme neden olmak’ suçundan gözaltına alınan B.Ü., tutuklanma talebiyle sevk edildiği Nöbetçi Sulh Ceza Mahkemesi tarafından ‘Kazada kasıt olmaması’ ve ‘Tutuklamanın verilmesi beklenen ceza ve güvenlik tedbiri ile orantılı olmayacağı’ gerekçesiyle, yurt dışı yasağı verilerek serbest bırakıldı.

YAKALAMA KARARI ÇIKARILDI
Mudanya Cumhuriyet Savcılığı, karara, şüphelinin kazada asli kusurlu olması nedeniyle itiraz etti. İtirazın ardından hakkında yakalama kararı çıkarılan B.Ü., Karabük’te yakalanarak gözaltına alındı. Eşinin hamile olması ve kaza nedeniyle moralinin bozuk olduğu gerekçesiyle kayınpeder ve kayınvalidesinin yaşadığı Karabük’e tatil amacıyla gittiğini belirten B.Ü., 2 Eylül’de Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla tekrar hakim karşısına çıktı.
‘KENDİSİNİ SOLLARKEN HIZ YAPTIĞI İÇİN KAZA OLDU’
Olay günü Güzelyalı'dan Mudanya İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne doğru gittiğini belirten B.Ü., “Trafiğin sakin olması nedeniyle kazanın yaşandığı yolu tercih ettim. Yol karanlık olduğu için diğer araçların fark edebilmesi amacı ile dörtlülerimi yakmıştım. Ben motosikletliyi sollarken, karşı şeritten araç geldiğini gördüğüm için solladıktan sonra sağ şeride geçerken, motosikletli de hızını artırdığı için bu kaza meydana geldi. Ölen Mehmet Cengiz'i veya akrabalarından birini öncesinden tanımam, aramızda bir husumet yoktur” dedi. B.Ü., nöbetçi mahkeme tarafından yurt dışı yasağı verilip serbest bırakıldı.

BİLİRKİŞİ RAPORUNDA KAZA DEĞİL KASTEN OLDUĞU BELİRTİLDİ
Soruşturmayı yürüten jandarma ekipleri, düzenledikleri tutanakları ve güvenlik kameralarını bilirkişiye teslim etti. Tanıkları dinleyen, dosyaları ve kamera kayıtlarını inceleyen bilirkişi, raporunu hazırladı. Sanık B.Ü.’nün ısrarlı bir şekilde motosikleti takip ettiği belirtilen raporda şu ifadelere yer verildi:
“Bahse konu olayda şüpheli sürücünün; araç sürme davranışının normal trafik akışına uygun olmaması, aracının dörtlü lambalarını yakıp bilinçli olarak motosikleti ısrarlı bir şekilde yakından takip etmesi, motosikleti geçme imkanı varken bunu tercih etmeyip kasıtlı direksiyon hareketiyle çarpma gerçekleştirmesi dikkate alındığında; şüpheli sürücünün meydana gelen olayı bilerek ve isteyerek gerçekleştirdiği, kasten fiil niteliğinde olduğu, bu nedenle meydana gelen olayın, trafik kazası kapsamında değerlendirilemeyeceği kanaatine varılmıştır.”
‘EŞİM ÇOCUKLARIMIZI ALMAYA GİDİYORDU’
Kazada ölen eşinin olay günü işte olduğunu belirten Bahar Cengiz (39), “Olay, 31 Temmuz gecesi oldu. Günlerce yoğun bakımda kaldı. Gözlerini açamadı, kendine gelemedi. 27 Ağustos gecesi de eşimi kaybettim. Kazanın olduğu gün ben çalışıyordum. İşten beni almaya geldiler. Sonra eşimin Mehmet'in kaza geçirdiğini söylediler. İlk başta 'iyi' dediler. Gittim, gördüm. 45 dakika konuştuk. Hiçbir şekilde ne olduğunu hatırlamıyordu. ‘Bahar bana ne oldu?’ dedi. Ben de ona kaza geçirdiğini söyledim. Daha sonra istifra etti. İstifra sonrasında beyin kanaması geçirdiğini öğrendik. Hemen müdahale edildi. Ama 26 gün boyunca hiçbir şekilde kendine gelemedi. Sonrasında da vefat etti. Eşim, çocuğunu almaya anneme giderken kaza yaptı” dedi.

‘BİLE İSTEYE ÇARPMIŞ’
Kazada, eşinin motosikletten düştüğünü sandığını söyleyen Cengiz, “O gecenin sabahına kadar motosikletten düşerek kaza yaptığını biliyordum. Hastanenin girişine indiğimde kardeşlerim bunun kaza olmadığını, birinin ona çarpmış olabileceğini söylediler. Orada kameraların olduğunu belirttiler. Kamera görüntülerini görünce Mehmet'e birinin çarptığını öğrendik. Görüntülerde yan yana gidiyorlar, eşime dokundursa da o düşmüyordu. İlerliyor tekrar çarpıyor ve bu adam dörtlülerini yakıp yapıyor bunu. Bu görüntülerde ayan beyan ortada zaten” ifadelerini kullandı.

‘EŞİM 2 AYDIR YOK AMA O DIŞARIDA’
Adaletin yerini bulmasını isteyen Bahar Cengiz, “Eşimin rahat uyumasını istiyorum. Geceleri rahat uyuyamıyorum. Evlatlarım hep ağlıyor. Adalet istiyorum. Şüpheli, eşimin vefat ettiği gece alınmış. Ertesi gün öğle saatlerinde daha eşim toprağa verilmeden dışarı çıkarmışlar. Serbest bırakmışlar. Yani bu mümkün değil, ben inanamıyorum böyle olmasına. Mehmet yok ama o dışarıda” diye konuştu.
‘TUTANAKLARDA KAMERA VE TANIK OLMADIĞI BELİRTİLMİŞ’
Kazanın olduğu gün polis tutanaklarında basit bir trafik kazası olarak aksettirildiğini belirten Avukat Savaş Mustafa Doğan, “Bu olayın ilk yaşandığı gün polisler tarafından bir kaza tutanağı tutulmuş ve olay basit bir trafik kazası gibi aksettirilmiş. Bu şekilde kaza tespit tutanağı tutulup, şüphelinin ifadesi alınarak o gece emniyetten serbest bırakılmış. Müteveffanın ailesi bize ulaştığında olaya müdahale ettik. Kazanın tutanaklarını inceledik. Tutanaklarına baktığımızda çok vahim bir tablo ile karşılaştık. Çünkü tutanaklarda savcının bizzat talimatı var. Olay yerinin araştırılması, kamera görüntülerinin araştırılması ve tanık araştırması yapılmasına ilişkin. Ancak tutanaklara baktığımızda etrafta herhangi bir kamera ve tanık olmadığı geçilmiş. Bunun üzerine biz kamera araştırması yaptık. Kazaya ilişkin 7 farklı iş yerinin kamera görüntüsü olduğunu tespit ettik. Tanıklara ulaştık. Araştırmayı kendi başımıza yaptıktan sonra hemen Cumhuriyet savcısına başvurduk, durumu aksettirdik. Şüphelinin kaçma ve delilleri karartma ihtimali olduğunu iletip, şüpheli hakkında en azından adli kontrol kararı çıkarmasını talep ettik. Bunun üzerine savcımız dosya ile ilgilendi. Dosya emniyetten alınıp jandarma ekiplerine devredildi. Jandarma ekipleri de tahkikata başladı” diye konuştu.

2 KEZ SERBEST BIRAKILDI
Soruşturmanın dosyası jandarmaya geçtikten sonra ayrıntılı bir araştırma yapıldığını söyleyen Doğan, “Bizim sunduğumuz kamera görüntüleri incelendi. Jandarma ekipleri soruşturmayı yürütürken, Mehmet Cengiz’in ölüm haberi geldikten sonra savcılık şüphelinin yakalanması yönünde karar çıkardı. Cenazenin olduğu gün şüpheli yakalandı. Savcılık tutuklamaya sevk etti. Ne yazık ki sulh ceza hakimi tutuklama talebini reddetti. Serbest bırakılmasına karar verdi. Bu serbest bırakılmaya hem Cumhuriyet savcısı hem de biz itiraz ettik. İtirazımız üzerine dosya Asliye Ceza Mahkemesi’ne gitti. Dosya buraya gittiğinde şüphelinin şehir dışına çıktığını öğrendik. Kendisi bir süre arandıktan sonra Asliye Ceza Mahkemesi’ne Karabük’ten SEGBİS yoluyla bağlandı. Ancak burada yapılan duruşma sonucu yine serbest bırakıldı. Bu serbest bırakılma da tamamen müteveffanın cenaze gününe denk gelmesi bizi üzdü” dedi.

‘BİLİRKİŞİ RAPORU, KASTEN YAŞANAN OLAY OLDUĞU SONUCUNA VARDI’
Jandarma ekiplerinin soruşturmada kamera görüntülerini bilirkişiye verdiğini söyleyen Avukat Savaş Mustafa Doğan, “Bilirkişi araştırmasını yaptı. Kamera görüntüleri ve tanık beyanlarından sonra yaşanan olayın bir trafik kazası, taksirle yaşanan bir olay değil, tamamen kasten yaşanan bir olay olduğu sonucuna vardı. Raporunun bilirkişi kanaati kısmında, ‘Bahse konu olayda şüpheli sürücünün araç sürme davranışının normal trafik akışına uygun olmaması, aracın dörtlü lambalarını yakıp bilinçli olarak motosikleti ısrarlı bir şekilde yakından takip etmesi, motosikleti geçme imkanı varken bunu tercih etmeyip kasıtlı direksiyon hareketleriyle çarpma gerçekleştirmesi dikkate alındığında şüpheli sürücünün meydana gelen olayı bilerek ve isteyerek gerçekleştirdiği, kasten fiil niteliğinde olduğu, bu nedenle meydana gelen olayın trafik kazası kapsamında değerlendirilemeyeceği kanaatine varılmıştır’ şeklinde sonuç çıkarılmıştır” diye konuştu.

‘DAVANIN AĞIR CEZA MAHKEMESİNDE GÖRÜLMESİNİ İSTİYORUZ’
Jandarmanın soruşturmada kapsamındaki eksiklikleri tamamlamasını beklediklerini ifade eden Avukat Doğan, “Dosya önceden ‘Taksirle yaralama’ şeklinde değerlendirildi. Ancak bu dosyaya gelen son bilirkişi raporu bu hususun yaşanan olayın ‘Taksirle yaralama’ değil ‘Kasten ölüme sebep olma’ olduğunu açıkça ortaya koyuyor.

Şu an biz dosya kapsamında jandarma tahkikatındaki eksiklikleri tamamlamasını bekliyoruz. Bu kapsamda bizim taleplerimiz oldu. Bu talepleri öncelikle şüpheli ile ölenin takibin tespit edilebilmesi için baz kayıtlarının, 112 dosya kayıtlarının ve PTS kayıtlarının dosyaya getirilmesini bekliyoruz. Ancak dosyaya gelen son rapor neticesinde biz artık yaşanan bu olayın ‘Kasten öldürme’ kapsamında değerlendirilmesi ve bu şekilde dosyanın neticelendirilip ağır ceza mahkemesinde atılı suçtan davasının görülmesi yolunda ilerliyoruz” dedi.


