Yurtdışını tercih etmeyen 4 öğrenci Hürriyet’e konuştu... Onlar Türkiye’de kalmayı seçti

TÜRKİYE’nin köklü liselerinden biri olan 141 yıllık İstanbul Erkek Lisesi (İEL), her yıl Liselere Geçiş Sistemi (LGS) kapsamındaki merkezi sınavın ardından 150 öğrenci kabul ediyor. Özellikle son 2 yıldır, LGS’den 500 tam puan alan şampiyonların gözdesi olan okuldan mezun olanlar için üniversiteye girmek diye bir sorun yok. Onlar genellikle hangi üniversite ve hangi bölüme gideceklerini kendileri seçiyorlar. Okulda yer alan ABİTUR programı sayesinde de öğrenciler, Alman ortaöğretim sistemine göre en yüksek lise diplomasını alabiliyor ve bu diplomaya sahip oldukları için Avrupa Birliği vatandaşı öğrencilerle aynı haklardan yararlanıyorlar. Bu kapsamda okuldan geçtiğimiz yıl mezun olanlardan 140’ı üniversite eğitimi için Almanya’yı, 8’i İsviçre’yi ve 9’u Türkiye’yi seçti. Kalan 21 öğrenci ise geçtiğimiz yıl herhangi bir üniversiteye yerleşmedi ve yeniden sınava hazırlanmaya karar verdi. İEL’den mezun olup yurtdışına gitmeyen 9 öğrenciden 4’ü ile konuştuk ve onlara neden Türkiye’de kalmayı seçtiklerini sorduk.

2019 yılında LGS’den 500 puan alarak şampiyon olan Zeynep Sude Soysal, Koç Üniversitesi’nde endüstri mühendisliği okuyor. Soysal, lise dönemi boyunca İtalya ve Almanya’daki öğrencilerle küresel ısınma ve çevre dostu hayatla ilgili çalışmalar yaptığını belirterek şöyle konuştu:

‘DAHA DENGELİ AKADEMİK YOĞUNLUK SUNUYOR’

“Türkiye’deki üniversite anlayışının bana daha dengeli bir akademik yoğunluk sunduğunu ve sosyal becerilerimi daha fazla geliştirmeme olanak sağlayacağını fark ettim. İleride mesleki hedeflerim teknik bilginin yanında güçlü sosyal beceriler de gerektirdiğinden, bu olanakların daha fazla olduğu dinamik bir çevrede bulunmak istedim. Diğer yandan bu yıl mezun olacak öğrencilere, genel doğruların herkes için aynı ölçüde geçerli olmayabileceğini hatırlatmak isterim. Almanya’da veya genel olarak yurtdışında okumak kazandırdığı teknik bilgi bakımından çok kıymetli olmakla beraber üniversite adayları kariyer hedefleri doğrultusunda kendilerine uygun olan seçimi yapmalılar. Bu seçim diğerlerinden farklı olsa da kendi istediklerinin peşinden gitmeliler.”

Liseye yerleştiği 2019 yılında 500 tam puan alarak LGS Türkiye birincilerinden biri olan Faruk Koç da Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde okuyor. YKS’de ise ilk 50 bini hedefleyen ve sayısalda 45 bininci olan Koç, şunları söyledi:

‘ÇOCUKLUK HAYALİM İÇİN BURAYI TERCİH ETTİM’

“Küçüklüğümden beri doktor olmanın hayalini kuruyordum. Ancak liseye başladığımda bu hayalim zaman zaman değişti ve lisenin son yıllarında Almanya’da kimya okumayı hedeflemeye başladım. Bu doğrultuda planlarımı şekillendirdim ve oradaki birkaç üniversiteye başvuru yaptım. Hatta içlerinden kabul edildiklerim de oldu fakat o sırada yeniden çocukken kurduğum hayaller gözümde canlandı ve kimyadan vazgeçip tıp okumaya karar verdim. Üniversite sınavına son 2 ay kala hazırlanmaya başladım ve istediğim tıp fakültesini kazandım. Lisans eğitimimi tamamladıktan sonra cerrahi bir branşta uzmanlık yapmak istiyorum.”

‘HUKUK EĞİTİMİ TÜRKİYE’DE DAHA İYİ’

Lisedeyken matematik olimpiyatlarına katılan Ömer Burak Bikliç, geçtiğimiz yıl düzenlenen Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nda (YKS) 436’ncı olarak Koç Üniversitesi’nin hukuk bölümüne yerleşti. Bikliç, eğitimine Türkiye’de devam etme sebeplerini şöyle açıkladı:

“Lise yıllarında hep hukuk bölümünde okumak istiyordum. Türkiye’de verilen hukuk eğitiminin Almanya’ya kıyasla daha iyi olduğunu düşündüğüm için ülkemde kalmak istedim. Öte yandan herhangi bir Alman üniversitesinin Türkiye’nin en iyi üniversiteleri ile aynı eğitim standardına sahip olduğuna inanıyorum. Hukuka olan ilgim nedeniyle Türkiye’nin en iyi üniversitelerinden birinde hukuk okumanın yurtdışına gidip öngöremeyeceğim sorunlarla yüzleşmekten benim için daha kolay olacağı kanaatine vardım. Amerika ya da İngiltere’de de okumak istemiyordum. İleride işinin ehli bir avukat olmak istiyorum.”

‘HER KOŞULDA ÜLKEM İÇİN ÇALIŞMAK İSTİYORUM’

İEL’i tercih etme sebebinin ABİTUR programı ile Almanya’ya gitmek değil yeni bir dil daha öğrenmek olduğunu dile getiren Ömer Boyacı ise Yıldız Teknik Üniversitesi’nde elektronik ve haberleşme bölümünde okuyor. Geçtiğimiz yıl YKS sayısal alanında 10 bin 464’üncü olan Boyacı, şunları söyledi:

“Almanya’da değil de Türkiye’de okumamın ilk nedeni çevremi genişletmekti. Henüz İEL’e başlamadan önce de fikrim, her koşulda ülkemde çalışmaktı. Ayrıca herhangi bir projeye dâhil olacaksam da bu projeyi kesinlikle ülkem için yapmak istiyorum. Bu sebeple üniversiteyi Türkiye’de okursam herhangi bir projeye dâhil olmam veya bir iş bulmam üniversiteden tanışacağım kişilerle ve hocalarım aracılığıyla çok daha rahat olur diye düşündüm. Öte yandan Almanya’da hem okumanın hem de sıfırdan bir hayat kurmanın çok zor olacağının da farkındaydım.”

GİDENLERİN SAYISI ARTTI

İSTANBUL Erkek Lisesi Müdürü Yılmaz Arslan, okuldan mezun olup yurtdışına giden öğrencilerin grafiğinin artış gösterdiğini belirterek şunları söyledi:

“2020’de İEL’den mezun olan 165 öğrencinin 60’ı üniversite için yurtdışına giderken geçen sene bu rakamın 178’de 148 olduğunu gördük. Ben de temmuz ayında okuldaki görevime gelir gelmez bu tabloyu tersine çevirmek için çalışmalara başladım. ‘Mezun Araştırma Formu’ oluşturarak 700 İEL mezununa ulaştık. 2019’dan bu yana yurtdışına gidenleri henüz üniversiteyi bitirmedikleri için bu araştırma sonucuna dahil etmedik ancak farklı zamanlarda yurtdışına giden 700 mezundan 336’sının Almanya ve İsviçre’deki üniversiteleri bitirdikten sonra Türkiye’ye geri dönerek ülkelerine hizmet ettiklerini tespit ettik.”