Yüsra Geyik: Başka türlü bir hayatı bilmiyorum
SonTurkHaber.com, Hurriyet kaynağından alınan verilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
◊ Bir yandan yeni dizi, bir yandan da sinema filmi heyecanı yaşıyorsun. Şu anda nasıl gidiyor hayat senin için?
- Çok şükür ki güzel. Bir oyuncu için “Şu anda nerede oynuyorsun?” diye sorduklarında rahatlıkla sayabilmek çok önemli. Şimdi size projelerimi anlatabiliyor olmak çok güzel gerçekten.
◊ İçine sinmeyen bir proje olduğunda reddetmek ve içine sineni beklemek stres mi yaratıyor sende?
- Bu özgürlüğe sahip olmayı çok istiyorum. “Ben 1 sene hiçbir şey yapmak istemiyorum” demeye psikolojik ve duygusal olarak hazır olmayı çok istiyorum.
◊ Ama hazır değil misin?
- Sanırım benim kişiliğimle de alakalı bir durum bu. Biraz anksiyetik bir tipim. “İşleyen demir ışıldar” mantığıyla büyütüldüğüm için sanırım, o bende başka türlü ruh hallerine sebebiyet veriyor. Yani aktif olmak istiyorum.
Fotoğraflar: Levent KULU / Mekân: The Ritz-Carlton İstanbul
SENARYOSU İÇİMİ DAĞLADI
◊ “Bi Umut” filminden bahsedelim, nasıldı Antalya’daki çekim günleri?
- Şahane. Filmin duygusal devamlılığı çok yüksek. Bu konuda filme çok güveniyorum. Hikâyesine çok güveniyorum. Uzun zamandır böyle içimi dağlaya dağlaya okuduğum bir hikâye olmamıştı. Çok sabırsızlanıyorum. 7 Kasım’da vizyona giriyor. Ben de izlemedim. Sonucu merakla bekliyorum.
◊ Filmdeki rolün ne?
- Umut’un doktoru Aysun’u canlandırıyorum. Doktoru o kadar önemliymiş ki aslında. Umut’a annelik yapan Gülsüm Hanım’a her şeyi öğreten o doktor olmuş. Bu tür özel çocuklara nasıl bakılması gerektiğini Aysun Doktor göstermiş ve zamanla aileden biri olmuş. Canlandırdığım karakterin çok net bir şekilde doğruları konuşabilen bir kadın olması da beni çok mutlu etti. Sağlam ve güçlü bir doktormuş. Hâlâ o bölgede kimin sıkıntısı olsa Aysun Doktor’a gidiyormuş.
◊ Tanıştın mı Aysun Doktor’la?
- Hayır, tanışamadım maalesef ama orada hâlâ görev yapıyor.
TUTARLIYIM AMA NET OLAMIYORUM
◊ İlk kez bir doktoru canlandırdın değil mi?
- Evet, ilk kez doktoru oynuyorum. Avukat, doktor; ben böyle meslek gruplarını çok seviyorum. Oynadığın hikâyede karakterinin mutlaka bir mesleği oluyor ama meslek kısmı pek işlenmiyor. “Taş Kâğıt Makas” dizisinde avukattım, orada da bambaşka şeyler öğrenmiştim. Bu rollerin ufuk açıcı bir tarafı var.
◊ Aysun Doktor için “sağlam ve güçlü” dedin. Sen hayata karşı öyle misindir? Net ve güçlü müsündür?
- Çok tutarlı bir insan olduğumu düşünüyorum. Ona rağmen asla net olamıyorum. Bugünden yarına her şey değişiyor. Yani bu benim kişiliğim, karakterimden çok artık hayatın getirdiklerine karşı yumuşak kalmak istememle de alakalı. Belki de yaşımın getirdiği bir şey bu. Artık daha yumuşak, daha akışkan ve daha uyumlu olmaya çalışıyorum.
◊ “Bize Bir Şey Olmaz” dizisinde de PR’cı rolünde seyirci karşısına çıkacaksın...
- Evet, çok güçlü ve kararlı bir kadın o da. Aslında bir kadın için “güçlü ve kararlı” deyince korkutan bir tarafı olmaya başlıyor. Biz kadınlar olarak biliyoruz ki; güçlü ve kararlı kadınlar korkutucu değildir ama böyle tarif edilince korkutucu görünebiliyor.
OYUNCULUK ÇALKANTILI VE DALGALI BİR MESLEK
◊ Güçlü kadın profillerinin günümüzde biraz daha arttığını düşünüyor musun?
- Arttı ama o kadınların çoğalmasıyla beraber sanki çok orta karar bir yeni nesil geliyormuş gibi. Benden hemen sonraki nesil mesela çok erken evlenen bir nesil oldu. Tabii herkes nasıl istiyorsa öyle yapmalı. Ben erken evlenmeyi tercih etmedim.
◊ Oyunculuğu mu tercih ettin?
- Küçüklük hayalimdi oyunculuk. Kendimi bildim bileli bu mesleği yapmak istedim. O nedenle hep önceliğim oldu. Eğer bu kadar tutkuyla istediğin bir işi yapmazsan, hayatın boyunca o seni rahatsız eder. Ve kendini tamamlanamamış hissedersin. Hayalini kurduğum işi yaptığım için şanslı hissediyorum kendimi.
BAŞKA TÜRLÜ BİR HAYATI BİLMİYORUM
◊ 13 yaşında başlamışsın oyunculuğa. Hayata da çok erken atılmış oldun. Bunun kazandırdıkları ve kaybettirdikleri neler oldu sana?
- Ben başka türlü bir hayatı bilmiyorum. 13 yaşında çalışmayan bir ergenin hayatını bilmiyorum. Hep söylediğim şey; ne kadar erken çalışmaya başlarsan o kadar iyidir. Mesleki eğitimin çok daha erken olması gerektiğini düşünüyorum. Üniversite bence biraz geç bunun için. Bir genç eğer ne yapmak istediğine gerçekten karar vermişse, 14-15 yaşında staj gibi başlayabilir. Çünkü hayat çok kolay bir yer değil. Ne kadar erken girersen o kadar iyi.
◊ Ailen ne olmanı istiyordu?
- Ben 7 sene UI/UX designer’lık yaptım. Arayüz tasarımı yani. Hem mobil aplikasyon, arayüz tasarımı hem de kullanıcı deneyimi tasarımı. İkisini bir arada yaparsın genelde ajanslarda. 7 sene bunu yaptım. Çok memnunlardı yaptığım işten. O sıra “Arka Sokaklar”da da oynuyordum. Okurken çalışmaya alıştığım için çalışırken tekrar çalışmak bana çok kolay gelmişti. Sonra bana “Birini seçmek zorundasın” dediler, ben de oyunculuğu seçtim. Ama şu ara el sanatlarıyla alakalı bir şey yapmak istiyorum.
‘ARKA SOKAKLAR’ OKUL GİBİYDİ
◊ “Arka Sokaklar” 15 yıllık bir maceraydı senin için. Bir okul gibi miydi?
- Gerçekten öyleydi. Eğitim sürecimin 6 senesi “Arka Sokaklar”da geçmiş. 20’nci sezon için sete çıktıklarını duydum. Yolu, bahtı, şansı açık olsun. Şahane, 20’nci sezon, dile kolay! Ben de şunun şurasında 5 sezoncuk oynamamışım! 15 sezon oynamışım.
◊ Şu an bulunduğun noktadan memnun musun?
- Kesinlikle memnunum. Ama tabii bu işin en güzel tarafı sonsuz hayal kurabiliyor olmak. Bir sürü şey hayal ediyorum kendimle alakalı.
◊ Ne oynamak istiyorsun mesela?
- Ben çok uç karakterler oynadım. Hatta bağımlılıkları olan, psikolojik rahatsızlıklar yaşayan bir kızı bile canlandırdım. Ama şimdi komediyi çok istiyorum.
SÜREKLİ YANLIŞ ANLAŞILIYORUZ
◊ Hiç yanlış anlaşıldığını düşündüğün bir dönem oldu mu?
- Hem sürekli kendimizi anlatmak zorunda kaldığımız, hem de her zaman yanlış anlaşıldığımız bir meslek yapıyoruz. Sosyal medya hayatımıza girdikten sonra bu her saniye başımıza gelmeye başladı. Çünkü yaptığın şeyler insanlara çarpınca başka bir geri dönüş alıyorsun. Daha fazla insana çarpmaya başladıkça çok daha farklı yanlış anlaşılmalara maruz kalıyoruz. Ama bundan şikâyetim yok. Çok şükür öyle bir durumla karşı karşıya değilim.
HİÇ DİYET YAPMADIM HİPERAKTİF BİRİYİM
◊ Gelelim güzellik sırlarına... Formunu nasıl koruyorsun?
- Yememe içmeme pek dikkat etmem aslında. Hiperaktif bir tipim.
◊ Diyet yaptın mı hiç?
- Hayatım boyunca yapmadım. Ben üç öğün yemek yemem. Uzun aralıklarla yerim. 6-7 saat açlığım vardır. Gece yemek yemeyi çok sevdiğim için hep geç kahvaltı yaparım. Çok düzenli olmasa da spor da hayatımın hep içinde. Uzun süre sporsuz kalmadım hiç.
◊ Bakım sırların neler peki?
- Yüzümü yıkamadan asla uyumam. Makyajımı mutlaka çıkarırım. Haftada iki-üç gün maske yapıyorum. Göz altı maskesini çok kullanırım. Mesela kaş ve kirpiğe avokado çok iyi geliyor. Diş beyazlığı için de hindistancevizi yağı öneririm. Hindistancevizi yağıyla 10 dakika gargara yaptığınızda dişlerinizin rengi açılacaktır. Benden söylemesi!
UZUN SÜREDİR BİRLİKTEYİZ ÇOK MUTLUYUM
◊ Biraz da aşk konuşalım... Yüsra ilişkide nasıldır?
- Aşkta benim için konfor çok önemli. İlişkide çok rahat hissetmeliyim kendimi. Güven duyabileceğim, arkadaş olabileceğim, oturup sohbet edebileceğim biri olması lazım. Yani her şeyi rahatlıkla paylaşabileceğim, kendime dair bütün defolarımı rahatlıkla gösterebileceğim ve her şeye rağmen kendimi güvende hissettiğim biri olmalı. Uzun süredir öyle hissettiğim bir ilişkinin içindeyim, çok mutluyum. Ben uzun süreli ilişkileri seviyorum.
◊ Sektörden birisi mi?
- Sektörden ama oyuncu değil.


