SonTurkHaber.com
close
up
Menu

Tolgahan Sayışman ve Almeda Abazi, Arnavutluk Başbakanı ile bir araya geldi Magazin haberleri

Yolsuzluğu anlatana tahliye Gündem Haberleri

İşçi sendikaları Komisyon’da Gündem Haberleri

5 kişinin öldüğü patlamada lokanta sahibine tahliye

Christian Eriksen sonunda imzayı attı: Bundesliga ya transfer oldu Futbol Haberleri

Vodafone 5G için geri sayıma başladı Ekonomi Haberleri

Avrupa kırmızı alarm verdi... Rus dronları NATO ülkesi Polonya’ya girdi

Nihat Özdemir e yine kötü haber geldi: Bir türlü olmadı

Mert Hakan Yandaş sakatlığıyla ilgili çarpıcı gerçeği açıkladı: Bunu yaşayıp futbola dönen oyuncu sayısı 1 ya da 2

Dışişleri Bakanı Fidan: İsrail’in yayılmacı politikasının Katar’a kadar uzanması Netanyahu’ya göz yuman çevrelerin artık uyanmasını sağlamalı

Kaosu yaşayan Nepal de mahkumlardan akıl almaz firar girişimi! Bilanço ağır

Körfez’i İsrail bombasından önce o harita karıştırdı Yahya Bostan

Düzce’ye modern eğitim yuvası… Bakan Uraloğlu’nun katılımıyla açılış törenini gerçekleştirdi

İtalya Dışişleri Bakanı Tajani: Türkiye gibi önemli bir ülkeyle iş birliği, insan kaçakçılarına karşı mücadelemizi güçlendirecek

Hamas tan İslam dünyasına Gazze için dua ve namaz daveti Dünya Haberleri

İskendurun da 2 asker şehit düşmüştü! MSB kaynakları adli tıp raporunu açıkladı

Gaziantep FK, Kocaelispor maçının hazırlıklarını sürdürdü Gaziantep Haberleri

Hamas: İsrail in Doha saldırısının ardından taleplerimizde değişiklik yok

Mersin Balığı Üretimi Başlıyor

Değişen havalar dudaklarınıza zarar vermesin! Dudak kuruluğunu gidermenin püf noktası açığa çıktı

Yusuf Tekin neden zorunlu eğitim kaldırılsın diyor?

Yusuf Tekin neden zorunlu eğitim kaldırılsın diyor?

SonTurkHaber.com, Halktv kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi yayımlıyor.

“Çocuklar okulda aç, susuz kalmakta, sağlıklı içilebilir suya bile, bir öğün yemeğe bile erişememektedir. Zorunlu eğitim süresi tartışması ile amaçlanan “eğitim devlete masraf” denilerek eğitime sadece eğitimi parayla satın alabilen ulaşsın. Emekçilerin, yoksulların çocukları aile yılı, doğurganlık azalıyor şeklinde ifadelerle çocuk yaşta işçi olsun, çocuk yaşta evlensin. Yoksulluktan, çaresizlikten kaynaklı imam hatiplere, tarikatlara, tarikat yurtlarına mecbur kalsın istiyorlar.”

Velider Genel Başkanı Ömer Yılmaz ile eğitimimizi konuştuk.

Milli Eğitim Bakanı; bazı ailelerin kız çocuklarını erkeklerle aynı okula göndermek istemediğini, bu sorunu çözmek adına kız çocuklarına özel okullar açılabileceği, kız çocuklarının eğitim hakkından mahrum kalmaması adına kız okullarının açılabileceğini ifade etmiş.Karma eğitimin tartışılmaya açılması konusunda görüş ve önerileriniz nedir?

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin müsteşarlığı döneminde de zaman zaman karma eğitimi tartışmaya açarak özellikle ailelerin kız çocuklarını erkeklerle birlikte okutmak istemiyor tezi üzerinden bu uygulamaya zemin hazırladığını biliyoruz.

Hayatın karmalığının bir benzeridir okullar. Eğitimde alınan kararlar insanların yaşam tarzı, inançları ve kültürel özelliklerine bakılarak düzenlemez. Eğitim evrensel ilkeler üzerinden planlanan tamda yaşamın bir yansımasıdır. Laik bir yaşam tarzı bu karmalığa işaret eder. Aslında mesele laikliğe, sekülerliğe açılmış bir savaştır. Kadını yaşamın işinden çektiğinizde geriye ne kalırsa okullardaki kız çocuklarını erkeklerden ayırdığınızda aynı sonucu doğurursunuz. Bakanın bu açıklaması tek cinsli okullar ancak dinci, talibancı zihniyetle savunulabilir. Bu bir toplumsal talep değildir. Biz velilerin hiçbir zaman böyle bir talebi olmamıştır, olamazda. Haliyle MEB aileleri bilinçlendirme ve doğru yönlendirme yerine tam tersine bizzat kendisi dincilik yapmaktadır.

Diğer taraftan bizzat Bakanlığın verilerine bakıldığında bakan Yusuf Tekin kendi kendini yalanlıyor. Kadınlar değil erkekler daha fazla okuldan kopuyor, daha başarısız bulunuyor. Erkek kadın fark etmeksizin tek cinsli okullar karma okullara göre daha başarısız bulunuyor. Daha da önemlisi okullar arasındaki başarı farklılaşması, nitelikli eğitime eşit şartlarda erişim olanağı, nitelikli eğitim olanağı, okul ulaşımı gibi tüm aileler doğru düzgün okul ve eğitim istiyor. Tek cinsli okulların başarı durumu, bu okullardaki öğrencilerin nitelikli eğitim haklarının ihlal edildiğinin açık göstergesidir. Daha da önemlisi çocuklar okulda aç, susuz kalmakta, sağlıklı içilebilir suya bile, bir öğün yemeğe bile erişememektedir. Nitelikli eğitime ve okul ortamına çocukların nerdeyse yüzde 90’I erişememektedir. Bakan Tekin’i eğitimin ana sorunlarına dönmeye, bilime, akla, sağduyuya çağırıyoruz ama böyle bir çağrıya kulak verecek bir bakanlık da ortada yok maalesef.

18 yaş altında bulunan çocukların çıraklık veya meslek okuluna ( MESEM’lere ) gönderilmesi ile çocuk yaşta işçiliğe okullar aracı mı oluyor?

MESEM programı, 20. Milli Eğitim Şurasından alel acele karar olarak çıkartıldıktan sonra, hiçbir planlaması yapılmadan 2021-2022 eğitim öğretim yılının 2. döneminde uygulamaya konuldu. MESEM programının kamuoyuna tanıtımında; yaş sınırının olmadığı, en az ortaokul veya imam hatip ortaokulu mezunlarının bu programa başvurabileceği, öğrencilerin haftanın bir günü okulda dört günü işletmelerde çalışarak hem okuyup hem de para kazanabilecekleri, aynı zamanda erken yaşta sigortalı olacakları ve dört yılın sonunda meslek lisesi diplomasıyla ustalık belgesi alacakları, en önemlisi de iş garantisi olacağı şeklinde anlatıldı.

Program bu tanıtım şekliyle özellikle yoksul aileler için çok cazip görünse de, gerçek çok farklıdır:

MESEM programı, her ne kadar örgün eğitim statüsüne sokulsa da, öğrencileri okuldan uzaklaştırmaktadır. Öğrencinin haftanın bir günü okulda, dört günü işletmede olması, onları davranış olarak da olumsuz yönde etkilemektedir.

Ayrıca, bu programın ne amaçla ve kimin/kimlerin hangi ihtiyacını karşılamak için uygulamaya konulduğu çok önemlidir. MESEM programının uygulamaya konulmasının iki amacı vardır:

Mesleki ve Teknik Eğitim pahalı bir eğitim türü olduğundan, bu külfetten kurtulmak (Yetkililer bunu bir mali külfet olarak görmekteler): Mesleki ve Teknik Eğitimin olmazsa olmazı laboratuvar ve atölyeler ve buralarda eğitim için gerekli makine, donatım, ekipman; çalışma sırasında tüketilecek elektrik ve malzemeler vs. MEB bütçesi için ciddi bir yekûn teşkil etmektedir. Oysa öğrenciler haftanın dört günü işletmeye gittiğinde tüm bu külfet kalkacak, sadece haftanın bir günü teorik meslek ve kültür dersleri için okula gelecektir. Öğrencinin maaşının ödenmesi, sigorta primi gibi giderler teknik eğitime yapılan harcamayla kıyaslandığında çok cüz’i bir rakamdır.Diğer bir amaç ve en önemlisi; sermayenin taleplerini karşılamak. Çalışanın maaşının ve sigortasının devlet tarafından ödenmesi işletme sahibi açısından bulunmaz nimettir. Zira işletme sahibi işçilik giderleri için hiç para harcamadan işçi çalıştıracaktır.

MESEM programıyla ilgili, Şura’da kabul edilen 66. madde, yukarıdaki tespitimizi doğruluyor. 66. madde: İşgücü piyasasında ihtiyaç duyulan becerilere yönelik kısa süreli ulusal tanınırlığı olan mesleki ve teknik eğitim programları düzenlenmelidir. Bu madde, bu programın sermayenin ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik olduğunun açık kanıtıdır. Bu uygulamayla, çocuk emeğinin sömürülmesi devlet tarafından teşvik edilmektedir. Bu uygulama, Türkiye’nin de altında imzasının bulunduğu Uluslararası Çocuk Haklarına Dair Sözleşmeye aykırıdır. Yoksul ailelerin, çocuklarının hem okuyarak, hem de çalışarak, çıraklar ve kalfaların asgari ücretin %30’u ustalık da ise asgari ücretin %50 sini kazandıkları parayla aile bütçesine katkıda bulunmak için bu durumu kabullenmek zorunda kalmaları; bu ailelerin içinde bulundukları zor durumdan yararlanmak demektir ki, bu durum insani değildir.
Ayrıca, meslek lisesi mezunu olmak isteyen ortaöğretim kurumu mezunlarıyla, ortaokul veya imamhatip ortaokulu mezunu kalfa ve ustaların telafi eğitimi programı, meslek liselerinin haftalık ders saati ve ders programlarıyla karşılaştırıldığında arada büyük bir uçurum olduğu görülecektir. Yani, MESEM programından mezun olarak lise diploması alan bir öğrenci, aslında resmen lise mezunu olsa da fiilen gerek bilgi gerekse beceri anlamında lise düzeyinde değildir. Açıkçası MESEM programı çocuk işçiliğinin devlet eliyle meşrulaştırılmasının yanında, eğitimli ve nitelikli insan gücü de yetiştirmemektedir.
Yapılması gereken; tercihin, sermayenin ihtiyaçlarının gözetilmesi yönünde değil, çocuklarımızın nitelikli mesleki ve teknik eğitim alması yönünde olmalı, ayrıca mesleki ve teknik eğitimin mali bir külfet olarak görülmemesidir.

Eğitim öğretim yılının başından beri Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in karma eğitimin kaldırılması yönündeki beyanlarının yanı sıra basına yaptığı son açıklamalardan biri “Zorunlu eğitimi tartışmaya açmasıydı’’

Zorunlu eğitimin kaldırılması ne gibi sonuçlar doğurur? Ya da neden zorunlu eğitim kaldırılsın diyor Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin?

Çeyrek asırdır sürdürülen eğitim politikaları sonucunda kamusal bir hak olan eğitimin hak olmaktan çıkarılması ile ilgili onlarca adım atıldı. İktidarın her aldığı kararda olduğu gibi yine Maarif Platformu, Enderun Özgün Eğitimciler Derneği ve İstanbul Medeniyet Enstitüsü’nün bakanın açıklamaları ile eş zamanlı yaptığı son basın toplantısındaki açıklamalara baktığımızda zorunlu eğitim süresi tartışması ile artık eğitimin tamamen kamusal hak olmaktan çıkarılması, çocuk yaşta işçiliğin ve çocuk yaşta evliliklerin artışı amaçlanıyor. Bu yapıların kimlerden oluştuğuna, kimlerle görüşmeler yaptıklarına baktığımızda da yine aynı tablo karşımıza çıkıyor. Sermaye grupları, şirketleşmiş tarikat yapıları, STK, sendika, vakıf, dernek adı altında siyasi iktidar, sermaye yanlısı, taraftarı yapılar, isimler. Yıllardır feryat figan eğitim oranı arttıkça oylarımız düşüyor gibi onlarca cümle kurdular. Şimdi ülkemizin en büyük okul terklerinin artmasına, onlarca çocuğun iş cinayetlerinde yaşamını kaybetmesine rağmen okulla çocukların bağını daha fazla koparmanın, daha fazla çocuk işçi yaratmanın hazırlığını yapıyorlar. Ne kadar az eğitime erişim iktidar için o kadar oy. Ne kadar az eğitime erişim sermaye için o kadar fazla ucuz hatta bedava iş gücü. Ne kadar az eğitime erişim şirketleşmiş tarikat yapıları için o kadar fazla çocuk yaşta işçi, o kadar fazla çocuk yaşta evlilik, o kadar fazla tarikat yapılarına, yurtlarına, 4-6 yaş Kuran kurslarına yoksulluktan kaynaklı zorunlu bırakılan çocuklar. İstatistikler, TÜİK verileri gerçeği saklamanın bir örtüsü. Mevcut istatistiklerde İstanbul’da kız çocuklarının okullaşma oranı yüzde 91. Mahallelere göre okullulaşma oranları bilinmiyor, açıklanmıyor. Yoksul mahallelerde çocukların eğitime erişemediği, okul terklerinin arttığı kız çocuklarının bu yoksulluğu, yoksunluğu katbekat yaşadığı gerçeğinin üzeri örtülüyor. Yoksulsan ve bir de kız çocuğuysan ilk kaybeden oluyorsun.
Zorunlu eğitim süresi tartışması ile amaçlanan “eğitim devlete masraf” denilerek eğitime sadece eğitimi parayla satın alabilen ulaşsın. Emekçilerin, yoksulların çocukları aile yılı, doğurganlık azalıyor şeklinde ifadelerle çocuk yaşta işçi olsun, çocuk yaşta evlensin. Yoksulluktan, çaresizlikten kaynaklı imam hatiplere, tarikatlara, tarikat yurtlarına mecbur kalsın istiyorlar.


Sevgili hocam değerli bilgileriniz için size teşekkür ediyorum. Türkiye Hepimizin, Eğitim Hepimizin...

En son güncellemeleri ve haberleri takip etmek için SonTurkHaber.com'ı izlemeye devam edin, biz durumu takip ediyor ve en güncel bilgileri sunuyoruz.
seeGörüntülenme:95
embedKaynak:https://halktv.com.tr
archiveBu haber kaynaktan arşivlenmiştir 29 Mayıs 2025 05:32 kaynağından arşivlendi
0 Yorum
Giriş yapın, yorum yapmak için...
Yayına ilk cevap veren siz olun...
topEn çok okunanlar
Şu anda en çok tartışılan olaylar

Tolgahan Sayışman ve Almeda Abazi, Arnavutluk Başbakanı ile bir araya geldi Magazin haberleri

10 Eylül 2025 20:54see236

Yolsuzluğu anlatana tahliye Gündem Haberleri

11 Eylül 2025 08:46see174

İşçi sendikaları Komisyon’da Gündem Haberleri

11 Eylül 2025 08:47see171

5 kişinin öldüğü patlamada lokanta sahibine tahliye

10 Eylül 2025 17:03see168

Christian Eriksen sonunda imzayı attı: Bundesliga ya transfer oldu Futbol Haberleri

10 Eylül 2025 20:31see166

Vodafone 5G için geri sayıma başladı Ekonomi Haberleri

12 Eylül 2025 04:06see165

Avrupa kırmızı alarm verdi... Rus dronları NATO ülkesi Polonya’ya girdi

11 Eylül 2025 07:23see165

Nihat Özdemir e yine kötü haber geldi: Bir türlü olmadı

11 Eylül 2025 19:56see161

Mert Hakan Yandaş sakatlığıyla ilgili çarpıcı gerçeği açıkladı: Bunu yaşayıp futbola dönen oyuncu sayısı 1 ya da 2

11 Eylül 2025 13:27see156

Dışişleri Bakanı Fidan: İsrail’in yayılmacı politikasının Katar’a kadar uzanması Netanyahu’ya göz yuman çevrelerin artık uyanmasını sağlamalı

12 Eylül 2025 00:19see156

Kaosu yaşayan Nepal de mahkumlardan akıl almaz firar girişimi! Bilanço ağır

11 Eylül 2025 20:13see153

Körfez’i İsrail bombasından önce o harita karıştırdı Yahya Bostan

12 Eylül 2025 04:14see146

Düzce’ye modern eğitim yuvası… Bakan Uraloğlu’nun katılımıyla açılış törenini gerçekleştirdi

11 Eylül 2025 12:49see128

İtalya Dışişleri Bakanı Tajani: Türkiye gibi önemli bir ülkeyle iş birliği, insan kaçakçılarına karşı mücadelemizi güçlendirecek

12 Eylül 2025 01:40see123

Hamas tan İslam dünyasına Gazze için dua ve namaz daveti Dünya Haberleri

11 Eylül 2025 19:20see121

İskendurun da 2 asker şehit düşmüştü! MSB kaynakları adli tıp raporunu açıkladı

11 Eylül 2025 12:20see121

Gaziantep FK, Kocaelispor maçının hazırlıklarını sürdürdü Gaziantep Haberleri

11 Eylül 2025 20:02see120

Hamas: İsrail in Doha saldırısının ardından taleplerimizde değişiklik yok

11 Eylül 2025 18:37see119

Mersin Balığı Üretimi Başlıyor

11 Eylül 2025 11:14see119

Değişen havalar dudaklarınıza zarar vermesin! Dudak kuruluğunu gidermenin püf noktası açığa çıktı

11 Eylül 2025 16:17see118
newsSon haberler
Günün en taze ve güncel olayları