Zirai donun faturası 21 milyar lira Sözcü Gazetesi
SonTurkHaber.com, Sozcu kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi paylaşıyor.
TBMM Zirai Don Araştırma Komisyonu, AK Parti Burdur Milletvekili Adem Korkmaz başkanlığında toplandı. Komisyonda bugün, Tarım ve Orman Bakanlığı Tarım Reformu Genel Müdürlüğü, Tarım Sigortaları Havuz İşletmesi A.Ş. Genel Müdürlüğü ve Türkiye Ziraat Odaları Birliği sunum yaptı.
EN AĞIR HASAR MALATYA VE MANİSA'DATARSİM verilerine göre, don felaketinden en fazla etkilenen iller arasında Manisa 59 bin 648 poliçeyle toplam 10 milyar 966 milyon liralık hasar ile don felaketinden en çok hasar alan il oldu. Malatya, 15 bin 179 poliçeyle toplam 2 milyar 837 milyon hasar ile ikinci sırada; Ordu, 26 bin 754 poliçeyle toplam 1 milyar 362 milyon hasar ile üçüncü sırada; Giresun, 26 bin 602 poliçeyle toplam 832 milyon hasar ile dördüncü sırada; Mersin, 17 bin 477 poliçeyle toplam 783 milyon hasar ile beşinci sırada yer aldı.
Don felaketinden en fazla meyve ürün grubu etkilenirken, üzüm de 11 milyar 13 milyon liralık hasarın meydana gelmesiyle en fazla etkilenen ürün oldu. Kayısı, 3 milyar 146 milyon lira; fındık, 2 milyar 729 milyon lira; elma, 2 milyar lira; nektarin, 913 milyon lira hasar ile en fazla etkilenen ürünler sıralamasında yerini aldı.
34 İLDE DON YOĞUN OLDUTarım Sigortaları ve Doğal Afetler Daire Başkanı Kamil Özdemir, yaptığı sunumda, geniş alanlarda meydana gelen don afetinin 2025 yılında özellikle meyve ürün gruplarını etkilediğini belirterek, don hadisesinin son 30 yılın en şiddetli don olayı olduğunu ifade etti. Özdemir, özellikle 65 ilde olmak üzere 34 ilde yoğun gerçekleşen don olayını ilk günlerden itibaren belirlediklerini aktardı. En çok meyve grubunda don etkisinin fazla hissedildiğini kaydeden Özdemir, Metoroloji Genel Müdürlüğü’nden aldıkları veriler neticesinde önleyici çalışmalar yapmaya başladıklarını söyledi. Özdemir’in sunumundan satır başları şu şekilde:
Don olayları olmadan önce, Bakanlığımız don olaylarını önleyici tedbirleri alması için tespitleri oluyor. Kırsal Kalkınma Yatırımları kapsamında, don olaylarını önleyici tedbirler kapsamında üreticilerimize yüzde 50 hibe oranında destek vermekteyiz. Devlet Destekli Tarım Sigortalarında ise, Bakanlığımızca don teminatı için yüzde 67 oranında devlet prim desteği sağlanmaktadır. Bunun yanında ilave olarak yine don önleyici sistem ve unsurları açısından üreticilerimize yüzde 25 ve yüzde 35 arasında devlet desteği priminde indirimler sağlıyoruz.
Nisan ayında don hadisesinin meydana gelmesiyle beraber, Bakanlığımız ve TARSİM ekiplerimiz olarak hasar tespit çalışmalarıyla ilgili hemen doğru ve hızlı bir şekilde aksiyon alabilmemiz için takvim oluşturduk. Bu takvim sorunsuz işlemektedir. TARSİM ekiplerimiz, geçici hasar tespitlerini tamamladı. Doğru, tarafsız, hızlı bir şekilde hasar tespitlerimizi tamamlamış olacağız. Önümüzdeki yılda verim kayıplarının yaşanmaması ve birtakım tedbirler alabilmemiz için uzman ekiplerimiz sahada yoğun bakım çalışmaları dediğimiz üreticilerimizin budama, ilaçlama veya diğer kültürel ve teknik işlemlerdir.”
TARSİM Yönetim Kurulu Üyesi ve Tarım Sigortaları Havuz İşletmesi Genel Müdürü Bekir Engürülü, sunumunda sigortalandırma ve don hasarıyla ilgili bilgi verdi. Engürülü, kurumun ‘kar amacı’ olmadığını vurgulayarak, “Hiçbir sigorta şirketine kar aktarma amacıyla kurulmuş bir yapı değil ve bu net bir şekilde kanunumuzda da yazıyor” dedi.
Sertifikalı tohum, gübre kullanımı ve ilaçlamanın yanında etken faktörlerin, meteorolojik olayların olduğunu kaydeden Engürülü, “Bunları artık kontrol edebilme şansımız yok. Mesela bu don olayından sonra da hadiseler devam ediyor. En son dün Amasya ve Tokat’ta yoğun don yaşandı” ifadelerini kullandı. Engürülü, bu durumun iklimde yeni normal olduğunun altını çizdi. Üreticilerin, çiftçi kayıt sistemi (ÇKS), örtü altı kayıt sistemi, hayvancılık kayıt sistemlerine kayıt olmalarının gerektiğini vurgulayan Ergürülü, “Üretici kaydını yaptırdı, herhangi bir sigorta şirketine o kayıtlar üzerinden pimi sigorta şirketine ödüyor. Sigorta şirketi de primi TARSİM havuzuna aktarıyor ve devlette prim desteği sağlıyor” dedi.
Don hasarına ilişkin bilgi veren Engürülü, şunları söyledi:
“Ön tespitlere yönelik 108 bin ihbar aldık ve 108 bin ihbarın ön tespitlerini bitirdik. Yüzde 100 hasarları hemen ödüyoruz. Ancak eğer ürün varsa ürünü takip edebilmek için sigorta sonlandırılamıyor. Sigortayı hasat tarihine kadar beklemek gerekiyor. Bu zirai don neticesinde ön tespitler sonucunda 21 milyar liralık bir hasar olduğunu tespit ettik. Bunun içerisinde şubat ve mart ayında etkili olan zirai donun da etkisi var. 1.11 milyarını ödedik. Hasar tespitlerini bitirmeye bağlı olarak 20 milyarlık ödeme süreci de devam ediyor.
Ön tespitlere göre, en çok etkilenen ürün olarak üzümü görüyoruz. Bu rakamlar kesin değil ve hasar tespiti tamamlandığı zaman kesin rakamlar ortaya çıkacak. Bizim ödeme özelliğimiz içerisinde bulunan kayısı da 3 milyar, üzüm de 11 milyar, fındık da 2.7 milyar, elma da 2.1 milyar nektari de 913 milyon, şeftali de 552 milyon civarında bir hasar var.
TARSİM’in ‘Don prim fiyatı neden yüksek?’ deniyor. Don primi yüksek değil. Hasar görme olasılığı en yüksek olan yerleri üreticimiz sigorta yaptırıyor. En yüksek hasar olma olasılığına bağlı ödeme de yaptığımız zaman sigortacının temel mantığında hasar prim dengesi yükseliyor. Hasar prim dengesinin yükselmesine bağlı özellikle de prim fiyatının yükselmesi söz konusu oluyor. TARSİM’in başka bir geliri yok. Çiftçiden ve devletten aldığı prim desteği var.”
Türkiye Ziraat Odaları Birliği Teknik Hizmetler Kurulu Başkan Vekili Mevlüt Gümüş, yaptığı sunumda, don hasarının etkilerine ilişkin bilgi verdi.
Komisyon Başkanı Korkmaz, 31 Mayıs Cumartesi günü Malatya’dan başlayarak zirai don felaketinden etkilnen illerde incelemelerde bulunacaklarını belirtti.


