2024 2025 dünya üniversite sıralaması sonuçlandı: İlk 500’de Türk üniversitesi yok!
Mynet kaynağından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com açıklama yapıyor.
ODTÜ Enformatik Enstitüsü bünyesindeki URAP Araştırma Laboratuvarı, 2024-2025 dünya üniversite sıralamasını yayımladı. Harvard, Paris Cite, Toronto, Collage London, Zhejiang, Shanghai Jiao Tong, Tsinghuma, Oxford, Stanford ve Pekin üniversiteleri ilk 10’da yer aldı. Sıralama; etki değeri yüksek makaleler, atıf sayıları, bilimsel dökümanlar, yayın etkisi ve uluslararası işbirliği kriterlerine göre hazırlandı.

URAP raporuna göre, 2016’dan bu yana ilk 500’de Türk üniversitesi bulunmuyor. İlk 1000’deki Türk üniversite sayısı ise 18’den 11’e düştü. Türkiye’de Hacettepe Üniversitesi birinci, İstanbul Teknik Üniversitesi ikinci, Ankara Üniversitesi üçüncü sırada yer aldı.
İstanbul Üniversitesi, Koç Üniversitesi, ODTÜ, Gazi Üniversitesi, Ege Üniversitesi, Atatürk Üniversitesi, Yakın Doğu Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi diğer sıralarda takip etti. Raporda, Türk üniversitelerinin yayın ve atıf sayılarındaki ciddi gerileme vurgulandı.

Türkiye sıralamasında Koç Üniversitesi birinci, Hacettepe ikinci, ODTÜ üçüncü, Ankara dördüncü ve İTÜ beşinci oldu. Geçmişte ilk 10’da yer alan Boğaziçi Üniversitesi ise 22. sıraya geriledi.
Boğaziçi Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden Prof. Mine Eder, bu düşüşü “Dünya çapındaki bilim insanları, yönetimi eleştiriyor, itiraz ediyor diye işlerine son verildi. En verimli, en çok yayın yapacak çağlarında hiç istememelerine karşın yurtdışına ve diğer kurumlara giden meslektaşlarımız oldu. Ayrıca 2021’den beri kuruma tepeden inme, birimlerin ve fakültelerin onayı olmadan, liyakatten çok siyasi bağlantılara dayalı ‘paraşüt’ dediğimiz 100 akademik atama yapıldı. Bu da verilen derslerin ve yayınların niteliğini etkiledi” dedi.

Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü’nden Prof. Dr. Tuna Tuğcu, “Akademisyenler görevden alınıyor, kampüslere girişleri yasaklanıyor, araştırma merkezlerine el konuluyor, emekli olsa da üretken ‘emeritus’ hocaların kampüse girişi yasaklanıyor ve eş danışmanlığını yaptıkları tez öğrencileriyle sadece online görüşmeleri isteniyor. Akademisyenlerin araştırma laboratuvarlarına girmeleri yasak ve araştırma ekipmanlarına el konuluyor. Soruşturmalar ve davalar nedeniyle görevlerini yapamaz haldeler. Bu şartlarda eğitim öğretim ve araştırma yapılabilir mi?” dedi.


