2026 da yüzler gülecek mi? Konkordato ilanları katlandı
SonTurkHaber.com, Haber Global kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi paylaşıyor.
Haziran ayı enflasyon tablosu ile memur ve emekli maaş zamları tartışılırken, 2024 ve 2025 yıllarının ilk 6 ayına ilişkin konkordato ve iflas verileri piyasalardaki dramatikd değişimleri ortaya koydu. Mevcut tablo, birçok firmanın nakit akışında ciddi sorunlarla boğuştuğunun ve borç ödemelerinde zorluk yaşandığının göstergesi durumunda. 2024’ün ilk yarısında konkordato ilan eden şirket sayısı 605 olarak kayıtlara geçerken, 2025’in aynı döneminde bu sayı yüzde 108 artışla tam bin 259’a yükseldi. Ortaya çıkan verilerde dikkat çeken bir diğer ayrıntı ise mahkemelerin kesin mühlet kararı verdiği şirket sayısında yaşanan yüzde 227’lik yükseliş. Kesin mühlet, bir mahkemenin şirket borçlarını yapılandırması için verdiği daha uzun ve bağlayıcı koruma süreci olarak biliniyor. 2024’te kesin mühlet alan firma sayısı 251 olarak dikkat çekerken, bu oran 2025’in ilk yarısında tam 822’ye çıktı. Öte yandan iflas eden firma sayısında ise 2024’ün ilk yarısında 48 olan rakam, 2025’in aynı döneminde yüzde 100 artarak 96’ya yükseldi.

İlginç tablolardan biri de konkordato başvuruları, yani şirketlerin borç yapılandırma taleplerinin mahkemelerce kabul edilmediği tabloda yaşandı. 2024’te 275 şirketin reddedildiği başvurular, 2025’te 553’e çıkarken, yüzde 101’lik artış dikkat çekti. Analistler yüksek ise reddedilme oranını, bazı şirketlerin başvuru koşullarını sağlamadığı, finansal durumlarının sürdürülemez olduğu veya mahkemelerin daha sıkı denetim uyguladığı şeklinde yorumluyorlar.
"RAHATLAMA 2026'DA"Konkordato ve iflaslardaki dramatik artışlar, sadece şirket bazlı sorunları değil; Türk ekonomisinin genelinde yaşanan yapısal ve kısa vadeli sorunlara da işaret ettiği belirtilirken, ekonomist Özlem Derici Şengül, konkordato ve iflas sayısındaki artışın nedenlerini yorumlarken, "Piyasalardaki rahatlama ancak 2026 yılında hissedilecek" dedi.
İşletmelerin büyük bölümünün son 2 yılda sermaye yaratma, nakit akışı yönetimi ve finansman sağlama konularında büyük zorluklar yaşadığına dikkat çeken Şengül, şunları söyledi: "Finansman maliyetlerinin yüksek olması ve enflasyonla mücadele sürecinin yan etkileri, bu dönemi hazırlıksız veya yetersiz finansmanla geçiren firmaların zor duruma düşmesine neden oldu. Tekstil sektörü ise uluslararası rekabette geri kalması ve operasyonlarını yurt dışına taşımaları nedeniyle ayrı bir sıkıntılı dönemden geçiyor. Diğer sektörlerde de finansman maliyetlerinin yüksek olması, hem sermayelerin erimesine hem de karlılıkta gerilemeye yol açtı."
"BU YIL ZORLANACAĞIZ""Önümüzdeki dönemde, Merkez Bankası’nın faiz indirimlerine başlaması ve enflasyonun düşüş eğilimini sürmesi halinde, 2026'dan itibaren finansman tarafında rahatlama göreceğiz. Ancak kısa vadede işletmelerin konkordato ve iflas oranlarında belirgin bir düşüş beklemiyoruz. Ne var ki, akut bir kriz halinin ortaya çıkacağını öngörmüyorum. Finansman maliyetlerindeki rahatlamalar 2026 yılında daha hissedilir olacak. Maalesef yılın ikinci yarısı zorlu geçmeye devam edecek."

Ortaya çıkan verileri değerlendiren İşletme ve Pazarlama Uzmanı Volkan Soykan ise artan ithalat bağımlılığına dikkat çekerek; "2025’in ilk yarısında Türkiye’nin ihracatı yüzde 4.1 artarak 131,4 milyar dolara ulaşsa da, dış ticaret açığı yüzde 38.8 artışla yaklaşık 8.2 milyar dolar oldu. Döviz kuru dalgalanmalarıyla birleştiğinde firmaların maliyetlerini yukarı çekiyor, borçlanma maliyetlerini artırıyor ve finansal sıkışıklığı derinleştiriyor" diye konuştu.
Kaynak: Web Özel


