9 doktor imzalı rapor: Ayşe Barım cezaevinde ani ölüm riskiyle karşı karşıya!

Gezi Parkı soruşturması kapsamında ocak ayında tutuklanan menejer Ayşe Barım hakkında 9 doktorun imzasını taşıyan çarpıcı bir sağlık raporu hazırlandı. İstanbul Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nde yapılan tetkikler sonucunda, hem kalp hem de beyin damarlarındaki ciddi hastalıkları nedeniyle Barım’ın cezaevi koşullarında yaşamasının hayati tehlike taşıdığı belirtildi. Avukatları, ani ölüm riski gerekçesiyle mahkemeye yeniden tahliye başvurusunda bulundu.

Ayşe Barım, Gezi Parkı davası kapsamında "etki ajanlığı" ve "hükümeti ortadan kaldırmaya yardım etmek" suçlamasıyla tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Ancak tutukluluğunun ardından geçen 6 ay içinde Barım, çeşitli sağlık sorunları nedeniyle defalarca baygınlık geçirdi. 20 Mayıs'ta yapılan tahliye talebi reddedildi. Barım, bu karardan 15 gün sonra 5 Haziran’da hücresinde yeniden bayıldı. Avukatları, durumu daha da ağırlaşan müvekkillerinin tahliyesi için 11 Haziran’da İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’ne başvurdu.

9 UZMAN DOKTOR TARAFINDAN HAZIRLANAN RAPOR

Başvurunun ardından Barım, tetkikler için Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’ne sevk edildi. 9 farklı uzmanın yer aldığı sağlık kurulu tarafından hazırlanan 2 Temmuz tarihli raporda, Barım’ın hem kalp hem de beyin hastalıklarının ani ölüm riski taşıdığı vurgulandı.

ANİ ÖLÜM RİSKİ VAR

Rapora göre Barım’ın kalbinde çok sayıda ciddi sorun bulundu. Kalp kasında anormal kalınlaşma (Hipertrofik Kardiyomiyopati), ileri mitral ve triküspit yetersizlik, sol atriyum dilatasyonu ve 60 mmHg’lik kritik LVOT basıncı gibi hayati risk taşıyan bulgular tespit edildi. Doktorlar, bu değerlerle birlikte Barım’ın kalbinin her an durabileceği, acil olarak kalıcı kalp pili (ICD) takılması gerektiğini belirtti. Avukatların ifadesine göre, cezaevi koşullarında bu müdahalenin yapılması mümkün değil.

BEYİN DAMARLARINDA ANEVRİZMA

Nörolojik bulgularda da risk seviyesi oldukça yüksek. Raporda, Barım’ın beyninde, ana damar ayrımında yer alan 2x2 mm boyutunda geniş boyunlu bir anevrizma bulunduğu tespit edildi. Daha önce geçirdiği iki beyin operasyonunun ardından yerleştirilen stentlere rağmen, yeni bir anevrizmatik oluşumun ortaya çıktığı ifade edildi. Raporda, bu anevrizmanın her an patlayarak beyin kanamasına ve ölüme neden olabileceği, cezaevi koşullarında bu tür bir olaya müdahale edilemeyeceği açıkça belirtildi.

AVUKATLARDAN TAHLİYE TALEBİ

Ayşe Barım’ın avukatları, mahkemeye sundukları dilekçede, cezaevindeki koşulların müvekkillerinin hayati risk taşıyan sağlık sorunlarıyla bağdaşmadığını belirtti. Dilekçede, “Geriye kalan tek ihtimal ölüm” denilerek şöyle denildi:

“Müvekkilimizin yalnızca bir değil, kalp ve beyin gibi iki hayati organa dair ölümcül rahatsızlıkları vardır. 1 ay içinde 4 kez bayılmış, birinde infaz koruma memurları tarafından yerde baygın halde bulunmuştur. Cezaevi koşullarında hızlı ve yeterli müdahalenin mümkün olmaması, ölüm riskini katlamaktadır.”

CEZAEVİNDE SAĞLIK HİZMETİ YETERSİZ

Doktorların raporuna göre Barım’ın kalp ritmindeki bozulmalar, pıhtılaşma riski, mitral kapak hastalıkları ve damar basınçları nedeniyle her an kalıcı bir hasar ya da ölüm meydana gelebilir. Tüm bu durumlar göz önüne alındığında, raporda cezaevi koşullarında yaşamasının mümkün olmadığı açıkça ifade edildi.