ABD: Suriye nin kuzeydoğusundaki kamplarda bulunan 30 bin kişi ülkelerine geri kabul edilmeli

ABD Dışişleri Bakanlığı, geçen hafta kamplardaki çocuk yaşta bir Amerikan vatandaşının ülkeye geri kabul edilip ailesiyle bir araya getirilmesine ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Açıklamada, kamplardaki duruma ilişkin de bazı değerlendirmeler paylaşıldı.

İki ayrı kampta 70'ten fazla ülkenin vatandaşı yaklaşık 30 bin kişinin kaldığı ve bunların çoğunluğunu 12 yaş altı çocukların oluşturduğu belirtilen açıklamada, şu ifadeler kullanıldı:

"Suriye'nin kuzeydoğusundaki bu mülteci kamplarında yaşanan insani krize ve güvenlik sorununa kalıcı çözüm getirebilecek tek yol, bu kişilerin vatandaşı oldukları ülkeler tarafından geri kabul edilmesi, rehabilite edilmesi, topluma yeniden entegre edilmesi ve gerekli hallerde hesap vermelerinin sağlamasıdır."

Suriye'de, 2003'te ABD'nin Irak'ı işgaliyle başlayan çatışmalardan kaçanlar için kurulan Hol ve Roj kampları, ülkenin doğusundaki Haseke ilinde yer alıyor.

PKK/YPG, bu kamplarda Suriye iç savaşında ülkeye yayılan terör örgütü DEAŞ'la çatışmalardan kaçan sivillerin yanı sıra teslim olan bazı DEAŞ'lıları ve ailelerini tutuyor.

Birleşmiş Milletler (BM) başta olmak üzere birçok uluslararası örgüt, dönem dönem nüfusu on binlere ulaşan kamplarda iç güvenliğin sağlanamaması, kadın ve kız çocuklarına yönelik şiddet ve istismarlar ile kötü yaşam şartlarını gündeme taşıdı.

PKK/YPG'nin, işgalindeki bölgede kamplardaki düzene fazlaca müdahil olmadan durumun kötüleşmesine seyirci kalması eleştirilere konu oldu.

Örgüt mensubu olmayan binlerce ailenin yanı sıra binlerce DEAŞ mensubu ve çocuğunun rehabilitasyon sürecine alınmaması, kampların adeta kendi haline bırakılması ve şartların daha da kötüleşmesinin beklenmesi, buranın varlık gerekçesini sorgulatmıştı.

PKK/YPG ise DEAŞ'ı ve silah bırakan unsurlarını kontrol altında tutma bahanesiyle ABD ve Avrupa ülkeleri başta olmak üzere onlarca ülkeyle kamplardaki hakimiyetini "diplomatik temas" aracı olarak kullandı.

Suriye'de Baas rejiminin çökmesinin ardından ülkenin toprak bütünlüğü ve egemenliğinin yeniden sağlanması çabaları, kampların statüsünü yeniden gündeme getirdi.

Kampların terör örgütü PKK/YPG'nin kontrolünden çıkmasının ya da önemini kaybetmesinin, özellikle ABD ile ilişkilerine katkı sağlayan 'hapishane hizmeti' ihtiyacını ortadan kaldıracağı yorumları yapılıyor.