ABD’li öğrenci İstanbul da cinsel saldırı dehşeti yaşadı! 30 saatte yakalanmaları FBI yı da şaşırttı! Son dakika haberleri
Haberturk sayfasından alınan bilgilere göre, SonTurkHaber.com açıklama yapıyor.
Tarih yaprakları 2 Mayıs 2016'yı gösteriyordu. Sarıyer’de bir karakola giren 2 genç kızdan biri cinsel saldırıya uğradığını ve cep telefonunun gasp edildiğini belirterek şikayetçi olduğunu söyledi. Akşam saatlerinde karakolda şikayetini anlatan genç kız İngilizce konuşuyordu. Onun arkadaşı ise Türkçe ’ye çevirip polise anlatıyordu. Şikayetini dile getiren genç kız İstanbul’a Erasmus öğrencisi olarak gelen Amerikalı bir vatandaştı. Olay karakolu aşan bir konuydu. Bilgiler alındı ve hemen genç kızın olayı Gayrettepe’nin önemli birimlerinden biri olan Gasp Büro Amirliği’ne bildirildi. Konu hassastı ve bu olayı ancak gasp masasının deneyimli dedektifleri çözecekti.
FBI TÜRK EMNİYETİNDEKaçırılıp tecavüze uğradığı iddia ediliyordu. Hem kaçırma hem cinsel saldırı olunca Gasp Büro Amirliği bünyesinde yer alan Rehine Kurtarma ve Müzakere Timi görevlendirildi. Kısa bir süre önce kurulan bu Tim çok önemli operasyonlara imza atmıştı. Genç kızın ABD vatandaşı olması nedeniyle devreye Amerika Başkonsolosluğu’nda bulunan FBI görevlileri de girdi. Takım elbiseli FBI ekibi, tim amiri Başpolis Deniz Acar’ın odasında bekleyiş içindeydi.
"FBI YETKİLERİNE RAHAT OLUN KISA SÜREDE ÇÖZERİZ” DEDİK
O dönem Rehine Kurtarma ve Müzakere Timi’nin amiri olan suç soruşturma uzmanı emekli Başpolis Deniz Acar, olayın çok önemli olduğunu belirterek “ABD’li bir genç kız tecavüze uğradığını söyleyerek şikayetçi olmuştu. Bu olay için biz görevlendirildik. Genç kızımız ABD’li olduğu için bizim birimde FBI ekipleri eksilmedi. Tabii onlar da olayın bir an önce nasıl çözüleceğini merak ediyordu. Çünkü genç kıza tecavüz eden şüphelilerin kim oldukları bilinmiyordu. Aralarında bir bağ yoktu. Faili meçhul kalacaklarından korkuyorlardı. Biz onlara ‘rahat olun en kısa sürede çözeriz bunu’ dedik. Sonra genç kızımızı bir kez daha dinledik." dedi.
Genç kızın anlatımlarına göre, o gece eğlenmek için erkek arkadaşı ile Mecidiyeköy Gülbağ’da buluşuyor. Genç kız eğlenceden çıktıktan sonra, erkek arkadaşıyla bir tartışma yaşıyor. Bu tartışma sonrası erkek arkadaşı kendisinden ayrılarak bir ticari taksiye binerek ayrılıyor. Kendisi de caddeye doğru yürümeye başlıyor. Yürürken peşine bir araç takılarak taciz etmeye başlıyor.
Emekli başpolis Deniz Acar MİNİBÜSE BİNDİRİP CİNSEL SALDIRIDA BULUNUYOR
İfadesinde amacının Sarıyer’deki evine gitmek olduğunu söyleyen genç kız kendisini takip eden araç sürücüyle bir süre konuşmaya çalıştığını belirterek "Onun beni eve bırakacağını düşünerek bana yardımcı olacağını düşündüm. Bunun üzerine araca bindim. Araçta iki kişi vardı. Bilmediğim bir yere götürdü. Biri araçtan indi diğeri bana tecavüz etti. Cep telefonumu da aldı. Sonra beni araçtan attılar. Daha sonra az İngilizce bilen bir adamın yardımıyla Sarıyer’deki eve geldim. Olayı arkadaşıma anlattım. Arkadaşım polise git şikayetçi ol dedi." ifadelerini kullandı.
GÜVENLİK KAMERASI GÖRÜNTÜLERİNİ İNCELEDİKGenç kızı dinlediklerini anlatan suç soruşturma uzmanı emekli Başpolis Deniz Acar nasıl çalışmaya başladıklarını şöyle anlattı: “Cep telefonu alınmıştı. Cep telefonuna baktık ulaşılmıyordu. Bunun üzerine genç kızın bize anlattığı yerden çalışmaya başladık. Mecidiyeköy’ün arka sokaklarında güvenlik kamera kayıtlarını incelemeye başladık. Görüntü izlemek duyan insanlara basit bir çalışmaymış gibi gelebilir ama öyle değil. Çünkü bazı saniyelik yerleri kaçırırsanız olayı kaçırırsınız. Çok dikkatlice izlenmeli. Mağdurumuzun erkek arkadaşıyla birlikte bir bankamatikten para çektiğini gördük. Sonra çocuk ayrılıyor anlattığı gibi kendisi ana caddeye doğru yürümeye başlıyor.”
ARAÇ MODELİ VAR PLAKASI YOK
Acar, ilerletilen görüntülerde genç kıza bir minibüsün yaklaştığını belirterek "Kamerada aracın bir kısmını gördük. Kıza yanaşarak laf atıyor. Kız bakıyor. Yürümeye devam ediyor. Bir süre sonra mağdurumuzun anlattığı gibi olay gelişiyor. Talihsizlik minibüsün plakası kameraya takılmıyordu. Ama aracın modelini belirledik. Biz gündüz saatlerinde ve olay gecesi Mecidiyeköy civarında kameraya takılan o modelde minibüs aradık.” dedi.
10 BENZER MODELDEN MİNİBÜSBuna göre 11 kilometrelik alanda yer alan tüm kameraları kayıtları saatlerce ve saniyesi kaçırılmadan tek tek incelendi. Yapılan alan daraltma çalışmasında görüntülere takılan o modelden minibüsler tek tek tespit edildi. Çalışmalarda o modelden 10 minibüs vardı. Şüpheliler hangi minibüsü kullanıyordu? Tüm bunların cevabını Acar ve ekibinin yapacağı çalışmalar verecekti.

Tespit edilen 10 minibüsün tek tek incelemeye alındığını belirten Acar şöyle devam etti: “Bu minibüsler kime ait ve kim kullanıyor incelemeye aldık. Minibüsleri kullanan kişilerden sabıkalı kimse var mı yok mu baya araştırdık. Bu arada olay gecesi Fulya tarafına inen bir minibüs de dikkatimizi çekmişti. Bu minibüs de şüpheliler arasındaydı. Onu incelediğimizde bir şirkete aitti ve minibüsü kullanan şoför de Gülbağ tarafından oturuyordu.”
"FOTOĞRAFTAN TEŞHİS ETTİRDİK”
Telefonla ilgili çalışma da yapılıyordu ancak henüz bir iz yoktu. Şüphe duyulan minibüs şoförünün bir fotoğrafı bulundu. Bu çok yapılan yöntemlerden biriydi. Şüpheli olarak düşünülen bazı isimlerin önce fotoğrafları mağdur kişilere gösteriliyordu. Eğer teşhis edilirse ona göre çalışma derinleşiyordu. Acar, genç kıza fotoğrafı gösterdiklerini belirterek “Mağdurumuz kendisine tecavüz eden kişinin fotoğrafını gösterdiğimiz kişi olduğunu söyledi. Biz doğru yolda olduğumuzu anladık. Şüphelimizi belirlemiştik." şeklinde konuştu.
"KENDİ İSTEĞİYLE BENİMLE OLDU"Elde edilen bilgilerin ardından iki şüphelinin kimliği tespit edildi. Günlerce konuşulan bu olayla ilgili düzenlenen operasyonla 2 şüpheli gözaltına alındı. İfadeleri alınan şüpheliler suçlamaları kabul etmedi. Şüpheli verdiği ifadesinde “Onu zorla araca almadım. Sarhoştu. Sonra kendisinin rızasıyla birlikte olduk. Kendisiyle sohbet ettik." dedi. Diğer şüpheli ise genç kızın isteyerek araca bindiğini söyleyerek “Fulya’ya geldiğimizde arkadaşım bana ‘Sen araçtan in çevreyi kontrol et’ dedi. Ben de araçtan indim. Onlar da seviştiler” dedi.
CEP TELEFONUNU SATMIŞ
Suçlamaları kabul etmeyen şüpheliler, genç kızın cep telefonuyla ilgili ise çelişkili ifade verdi. Tecavüz şüphelisi “Telefonunu araçta unutmuştu. Biz de kendisine nasıl ulaştıracağımızı bilmediğim için telefonunu sattım’ dedi. Kime satıldığı belirlenen cep telefonu da bulunup genç kıza teslim edildi. Adliyeye çıkarılan 2 şüpheliden olayı gerçekleştirdiği iddia edilen şüpheli tutuklandı. Gözcülük yaptığı belirtilen arkadaşı ise serbest kaldı.
FBI BAŞKANINDAN TEBRİKTüm bunlar yapılan 30 saatlik çalışma sonrası ortaya çıkarıldı. Olayın 30 saat içinde çözülmesi soruşturmayı takip eden FBI ekiplerini de şaşırttı. FBI bölge başkanı olayı çözen o dönem Rehine Kurtarma ve Müzakere Timi’nin amiri olan suç soruşturma uzmanı emekli Başpolis Deniz Acar’ı ziyaret etti. Acar ve ekibini tebrik eden FBI İstanbul bölge başkanı "Bizde her şey kayıtlı. Sizde öyle bir kayıt yokken olayı bu kadar kısa sürede çözmenizi büyük başarı tebrik ediyorum’ dedi.
Bir önemli olay daha Gayrettepe’nin efsane polisleri tarafından çözülmüştü. Acar ve ekibi bu olaydan sonrada birçok önemli operasyona imza attı.


