Ahmet Hakan ın partiyi kapatmak isteyen savcıya yazdığı açık mektup gün yüzüne çıktı!
Halktv sayfasından alınan verilere göre, SonTurkHaber.com bilgi veriyor.
Türkiye CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ve yönetiminin mahkeme kararı ile görevden alınmasını ve 15 Eylül tarihinde CHP Kurultayı için açılan davadan çıkacak sonuca kilitlendi. AYM'nin dahi müdahale yetkisi olmayan YSK kararının mahkeme tarafından tanınmamasına sadece Türkiye'den değil Avrupa ülkelerinden de tepki yağıyor.
CHP, muhalefet partileri ve kamuoyunun yanı sıra AKP içerisinden de söz konusu mahkeme kararına tepki geliyor. Partinin sembol isimlerinden birisi olan Şamil Tayyar da sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada 2017 referandumunda mühürsüz pusulaları hatırlatıp duruma eleştirilerini yaptı.
AHMET HAKAN'IN MEKTUBUNU GÜN YÜZÜNE ÇIKARDIErtuğrul Özkök, zamanında AKP'ye açılan kapatma davasının ardından iktidara yakın Ahmet Hakan'ın Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya’ya yazdığı açık mektubu paylaştı. Özkök o dönem Ahmet Hakan'ın muhalif bir köşe yazarı olduğunu ifade etti. Özkök, Hakan'ın bundan 16 yıl önce yazdığı açık mektubun bir kısmını paylaşıp, "Altında öyle bir paragraf daha vardı ki, yayınlayamıyorum." ifadelerini de kullandı.
Özkök, normalde açık mektup yazmayı sevmediğini, ancak CHP İstanbul'a kayyum kararının ardından içinden yazmak geldiğini ifade edip, tırnak içerisinde mektubu paylaştı ve mektubun sonunda bu satırları Ahmet Hakan'ın yazdığını söyledi.
O mektup şu şekilde:
“Savcı Bey…
Hazırladığınız ‘iddianame’yi görünce… Sinirden harap oldum.
Bazıları “oh olsun” falan derken…
if (!$ISMOBILE) : ?>include(__DIR__.'/320x100.php');?>Beni bir karamsarlık sardı…
‘Ne zaman bizim de doğru dürüst bir demokrasimiz olacak?’ dedim. …
Sayın Savcım, bu muazzam bir hayal kırıklığıdır…
Fevkalade bir mahcubiyettir…
Sadece ben mi?
Hasan Abi’den Mehmet Abi’ye, Cengiz Abi’den Oral Abi’ye… Medyadaki bütün ‘demokrat kalemler’ benzer duygular içinde… “
Özkök, Hakan'ın bu satılarını, "Bir gazetecinin, parti kapama iddianamesi hazırlayan bir savcıya feryadı…" diyerek ifade etti.
"YSK'YA GÜVENMEYİN"Özkök, Şamil Tayyar'ın 2017 referandumunu hatırlatmasını, Gelecek Partisi'nden AKP'ye geçen Prof. Serap Yazıcı'nın “2017 referandumu şaibelidir” sözlerini anımsattı. Ancak 2017 referandumunun YSK tarafından onaylanması hatırlatmasının yersiz olduğunu belirtti:
Sakın “O referandum YSK tarafından onaylanmıştı” demeyin. Hâkimin verdiği karardan sonra bu ülkede artık bir Yüksek Seçim Kurulu fiilen yetkisiz kalmıştır.
AKP SEÇİMİ KAZANMA UMUDUNU KAYBETTİÖzkök yazısının devamında AKP'nin seçimi kazanma umudunu kaybettiğini şu sözler ile ifade etti:
Bu karardan sonra AKP’deki sessizlik bana şunu söylüyor:
Demek ki iktidar partisi artık seçimi kazanma umudunu tamamen kaybetmiş.
O yüzden Türkiye’yi bir “hukuk devleti” olmaktan çıkarıp, “savcı ve hâkimler devleti” haline getiren bu “yetkisiz güç” karşısında dillerinin ucuna kadar gelen gerçeği fısıltıyla daha telaffuz edemiyorlar.
Ne diyeyim…
Adalet bir gün herkese lazım olabilir diyeceğim…
Ama desem ne manâ ifade eder ki…
Adaletin adı “yargı” olunca söylenecek şey kalmıyor.


