AK Parti Genel Sekreteri Eyyüp Kadir İnan. TÜBAF ziyaretinde konuştu

AK Parti Genel Sekreteri ve İzmir Milletvekili Eyyüp Kadir İnan, Türkiye Basın Federasyonu (TÜBAF) öncülüğünde düzenlenen Anadolu Sohbetleri programında gazetecilerle bir araya geldi. İnan, etkinlikte Terörsüz Türkiye süreci, Anayasa değişikliği ve gündeme dair açıklamalarda bulundu.

Türkiye Basın Federasyonu’nun Genel Başkanı Sinan Burhan, AK Parti Genel Sekreteri ve İzmir Milletvekili Eyyüp Kadir İnan’a katılımlarından dolayı teşekkür ederek Terörsüz Türkiye süreci ve Anaysa değişikliğine ilişkin soru yöneltti.

Eyyüp Kadir İnan, konuşmasına 6 Haziran günü vefat eden Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek için taziyesini ileterek başladı.

“Türkiye darbeler dönemine ait birçok şeyden milletimizin desteğiyle kurtuldu. Özellikle son 24 senede yapmış olduğumuz reformlar ve demokratikleşme süreçleri her türlü darbe kalıntısından kalan izleri ortadan kaldırdı” ifadelerini kullanan İnan sözlerini şöyle sürdürdü;

“Darbe anlayasıyla yönetilmek 81 milyon vatandaşa haksızlık olduğunu düşünüyoruz. Yüce meclisimiz milleti oluşturan tüm sivil toplum kuruluşlarımız. Türkiye'nin demokratikleşmesi adına Yüce Meclisimiz, aziz milletimiz, milletimizi oluşturan tüm etmenler, sivil toplum kuruluşlarımız bu anayasayı yapma tecrübesine vakıftır. Biz buna inanıyoruz. Özellikle 28’inci dönem Türkiye Büyük Millet Meclisi dönemi de açıkçası çok hızla bu süreci tamamlayacaktır ve önümüzdeki süreçte yeni anayasayı milletimize kazandıracaktır”

Tüm toplumu kucaklayan bir anayasayı demokratik manada kazandırmak için tüm şartların elverişli olduğunu söyleyen İnan, “Önümüzdeki süreçte de tüm unsurlarıyla meclis başkanımız, öte yandan Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’ın tespit ettiği isimlerle oluşturan komisyonun çalışmaları çerçevesini tamamladıktan sonra aziz milletimizle tüm detaylar paylaşılacaktır. Bununla birlikte çok güçlü bir zeminde oluşturuldu. Bunlar da çok hızlı bir şekilde milletimize, kamuoyuna da paylaşılacaktır” dedi.

Cumhur İttifakı'nın Anayasa sürecinde zihinsel, fiziki ve yazılı olarak da bir hazırlığı olduğunu vurgulayan İnan sözlerine şöyle devam etti;

“Böyle bir tecrübemiz var. Fakat bu süreç içerisinde biz yeni sivil anayasaya bir türlü yaklaşamadık. Bunun pek çok farklı sebebi var. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) oluşan tablonun buna müsait olduğunu düşünüyorum. Daha öncesini hatırlarsanız 2011’de mecliste kurulan anayasa komisyonu oluşturulduğunda eşit bir dağılımla tüm siyasi partileri el uzatmıştık. O süreçten bugüne gerçekten onlarca çalıştay, seminer, bilgilendirme oldu. Bence bu süreci taçlandıracak nihai ortam vardır”

Yeni Anayasa süreci konusunda ilk dört maddenin aynen korunacağı ve ana dilde eğitim gibi bazı hassas maddeler ile ilgili konuşan İnan, “Biz Türkiye’ye yeni bir anayasa kazandırmak istiyoruz. Ama bu anayasa kazandırma sürecinde biz hep bazı tartışmaların anayasa yapım sürecine istismar aracı olarak konuşulduğuna şahit olduk. Barikat olunma sürecine de şahit olduk. Bu konularla ilgili zaten Cumhurbaşkanımız, Genel Başkanı’mız, Parti Sözcü’müz, vekillerimiz açıklamaları yaptı. Bizim tek amacımız ülkemize kucaklayıcı ve hassas bir anayasa kazandırmak. Bu gibi tartışmaları da biz cevabımızı vererek kapattık. Bu tartışmalar sürekli ortaya konulan iyi niyetlerin önüne geçirecek süreçleri oluşturuyor. Ülkemizin artık bu darbe anayasasından kurtulması gerektiğiyle ilgili yoğun bir destek beklediğimizde altını çizmek istiyorum. Diğer türlü bu kışkırtmalar, çeşitli sabotajlar her süreçte olduğu gibi bu süreçte de önümüze çıkarsa bundan çok geri kalırız” ifadelerini kullandı.

Yolsuzluk suçlamasıyla gözaltında bulunan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile ilgili açıklama yapan İnan konuşmasına söyle devam etti;

Cumhuriyet tarihinin en büyük yolsuzluk, rant dosyasıyla karşı karşıyayız. Bu konuda yargı üzerine düşen görevi bir sorumlulukla yerine getiriyor. Tabii biz bu konuda işin siyasileştirilmesini de doğru bulmuyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) üzerine düşen bu konuda toplumu derinden rahatsız eden iddialara cevap verip kamuoyunu aydınlatmak. Ama biz bu süreç başladığına itibaren bağımsız Türk yargımızın hedef haline getirilmesini ve sürekli olayları perdelemeye çalışılan bir CHP görüyoruz. Sokakları terörize ederek, çeşitli boykot kampanyaları yaparak bu işi sulandırmaya ne kadar çalıştıklarını milletimiz çok iyi gördü. Ve bu konuda milletimiz gerekli bilgilendirmeyi CHP yetkililerden almadıkça da CHP oylarında ciddi bir düşüşü araştırmalarımızda ve anketlerde görüyoruz. Bunu açıkçası AK Parti olarak doğru bulunuyoruz.

Yerel yönetimlerin vatandaşa hizmet götürme noktasında yaşadığı kronikleşmiş sıkıntıların olduğuna dikkat çeken İnan sözlerini şöyle tamamladı;

“Bunu en son İzmir Büyükşehir Belediyesi'yle işçiler arasında doğan krizle gördük. Peki bunun mağduru kim oldu? Dört buçuk milyon İzmir'de yaşayan işçiler, gençler, çalışanlar temel belediyecilik hizmetlerini almaktan yoksun bırakılan vatandaşlarımız oldu. Yani bu gibi kronik sıkıntıları çözmek adına gerçekten yerel yönetimlerde ortaya koyacağımız Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği gibi reform niteliğinde atacağımız adımlar var. Bunlarla ilgili konuşmak için şu an çok erken. Özellikle şehirlerin geleceği herkes için çok önemli. Bu konuda yerel yönetimlerdeki aksaklıklardan dolayı gençlerimizin geleceğini güvencede altına almak bizim temel vazifemiz. Bu konuda da atılacak adamlar olgunlaştığında kamuoyunu hızlıca bilgilendireceğiz.”