Alarmı erteliyor musunuz? Bu alışkanlık sandığınızdan daha zararlı Sözcü Gazetesi
SonTurkHaber.com, Sozcu kaynağından alınan verilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
Prof. Dr. Sinem İliaz, sabahları alarm erteleme alışkanlığı bulunanlarda, uyku evreleri arasında geçişin etkilendiğini gösteren araştırmalar yapıldığını ifade etti.
Prof. Dr. İliaz, "Gün içinde neden yorgun hissettiğinizi merak ediyorsanız, sabahki '5 dakika daha' diyerek alarm erteleme alışkanlığınıza dikkat edin. Ertelemeler, uyku evreleri arasında geçişi etkileyerek hafızanızı, ruh halinizi ve öğrenme yetinizi bozabilir. Alarmı ertelemek, bu hayati döngüyü her seferinde kesintiye uğratıyor. Uyandığınızda kendinizi yorgun hissetmenizin sebeplerinden biri, tam bu evreye yeniden girerken uyanmak zorunda kalmanız" değerlendirmesinde bulundu.
ABD merkezli Mass General Brigham Sağlık Sistemi'ne bağlı Brigham and Women's Hastanesi bünyesinde yürütülen ve dünya genelinde 21 binden fazla kişinin verisinin incelendiği "Akıllı Telefon Kullanıcılarının Küresel Nüfusta Erteleme Alarmı Kullanması" (Snooze Alarm Use in A Global Population of Smartphone Users ) adlı çalışmaya atıfta bulundu.
Prof. Dr. İliaz, "Araştırma sonuçlarına göre uyku seanslarının yüzde 56'sı ertelemeyle sonlanıyor ve kullanıcılar, sabahları ortalama 11 dakikayı bu şekilde geçiriyor. Bu, kişinin zihinsel ve fiziksel toparlanması için kritik öneme sahip uyku sürecine, zarar verebilecek bir davranış" ifadelerini kullandı.

İliaz, sabahları alarmın ertelenmesiyle yaşanan kısa uyku döngülerinin, derin ve onarıcı özellikteki hızlı göz hareketi (REM) evresini bölerek zihinsel performansı ve gün içindeki dikkat düzeyini olumsuz etkilediğini kaydetti.
Alarmı tek seferde kapatmanın, biyolojik ritmin sürdürülebilirliği açısından önemli olduğuna değinen İliaz, "Araştırma verilerine göre, erteleme davranışı, özellikle hafta içi günlerde artıyor. İş ve okul temposu, bireyleri daha erken saatlerde kalkmaya zorlarken, bu durum sabah uyanışlarında alarmın defalarca ertelenmesine neden oluyor. Bu da bireyin uyku-uyanıklık dengesini bozarak, gün boyu süren bir yorgunluk hissine yol açabiliyor" değerlendirmesinde bulundu.

Prof. Dr. İliaz, alarmı erteleme alışkanlığının uykunun yapısını bozmanın yanı sıra depresyon, anksiyete, diyabet ve kalp-damar hastalıklarıyla da ilişkili olabileceğine işaret etti.
Alarmı sıkça erteleyen bireylerin uyku düzenlerinin daha dengesiz olduğunu, bu düzensizliğin ise kronik sağlık sorunlarıyla bağlantılı olabileceğinin bilimsel çalışmalarla ortaya konduğunu aktaran İliaz, sağlıklı bir yaşam için düzenli uyku alışkanlığının büyük önem taşıdığını, kaliteli uyku için gece aynı saatte yatmanın, sabah ise alarmı tek seferde kapatmanın, uyku ritmi oluşturmak açısından kritik rol oynadığını vurguladı.
Araştırma sonuçlarına göre, 5 saatten az uyuyan bireylerin alarmı daha az ertelediğini kaydeden İliaz, bu durumun, zaman baskısı altındaki kişilerin, uykuyu daha verimli kullanma çabasından kaynaklı bağlı olabileceğine değindi.


