And Dağları mumyalarının ölüm maskelerinin ardındaki gizem çözüldü
SonTurkHaber.com, Haber Global kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
Uluslararası bir ekip, Kolobiya'da And Dağları bölgesinde bulunan dört milenyumluk mumyanın maskelerinin altındaki gerçek yüzlerini dijital rekonstrüksiyonla ortaya çıkardı. Bu çalışma, Arkeoloji ile Adli Bilimler’in birleştiği yöntemlerle, prekolombiyen dönemde yaşamış kişilerin görüntüsünü gün yüzüne çıkarıyor.
Liverpool John Moores Üniversitesi’ndeki Face Lab ekibi ile Kolombiya Tarih Akademisi’nden arkeolog Felipe Cárdenas-Arroyo’nun ortak çalışmasında, bu mumyalar üzerinde yapılan yüz rekonstrüksiyonları, bilim dünyası ve halk için yıllardır kapalı kalan bir pencereyi açtı.
Mumyalardan biri altı ya da yedi yaşlarında bir çocuk; diğerleri yaklaşık 60 yaşındaki bir kadın ve iki genç erkekti. Bu bireyler, And Dağları’nın Doğu Sıradağları’nda mezar maskeleriyle gömülmüşlerdi; bu maskeler, balmumu, reçine, kil ve mısır gibi materyallerden yapılmıştı.

Yüz rekonstrüksiyonu süreci, maskelerin üzerindeki kafataslarını üç boyutlu olarak tarayan bilgisayarlı tomografi (BT) ile başladı. Daha sonra sanal olarak maskeler kaldırılarak kemik yapıları açığa çıkarıldı. Bu yapıların üzerine özel yazılımlar ve haptik kalem kullanılarak yumuşak dokular; kas, yağ ve yüz konturları modellenerek eklendi. Erkeklerde günümüzdeki Kolombiyalı yetişkinlerin yüz dokusu derinliği ortalamaları kullanıldı, kadın ve çocuk için tahmini veriler uygulandı.
Yüz şekli tamamlandıktan sonra, cilt rengi, saç, göz gibi detaylar eklendi: koyu ten, koyu saç, kirpik, gözenekler, kırışıklıklar gibi özellikler kullanıldı. Ancak araştırmacılar, doku kısmında yara izi, dövme ya da kesin cilt tonu gibi özelliklerin bilimsel olarak bilinemeyeceğini belirtiyor; bu yüzden sunulan görüntülerin ortalama temsiller olduğu vurgulanıyor.
Mumya kalıntıları, keşfedildikten sonra Kolombiya’nın Antropoloji ve Tarih Enstitüsü’ne taşındı ve koruma altında tutuluyor. Bu proje, Kolombiya arkeolojisindeki önemli bir adım olarak kabul ediliyor çünkü bu bölgede maskelerle gömülmüş mumyalar bilinen tek örnekler.
Araştırma, And uygarlıklarının mezar geleneklerine ve kimlik algısına dair yeni bakış açıları sunarken, dijital teknolojinin tarih ve kültürel mirasın yeniden inşasında nasıl yararlı olabileceğini de gösteriyor.


