Antarktika’dan bilimi şaşkına çeviren gizemli sinyal: “Yaşayan Nostradamus” adlı ünlü kahinden özel açıklamalar: ‘Paralel evren’ iddiası!
Mynet sayfasından alınan verilere göre, SonTurkHaber.com bilgi veriyor.
Brezilyalı kahin Athos Salomé, kamuoyunda “Yaşayan Nostradamus” olarak tanınıyor ve pandemi, Microsoft’un küresel kesintisi ile Kraliçe II. Elizabeth’in ölümü gibi olayları önceden tahmin ettiği iddialarıyla ün kazandı.

Şimdi ise NASA’nın Antarktika’da tespit ettiği gizemli sinyali yorumlayarak dikkatleri üzerine çekti. NASA’nın ANITA (Antarctic Impulsive Transient Antenna) projesi kapsamında kullanılan balon tabanlı cihazlar, yerin altından gelen ve fizik kurallarına meydan okuyan radyo dalgaları tespit etti. Normalde yukarıdan gelmesi beklenen nötrino parçacıkları yerine, buz tabakasını ve Dünya’nın iç katmanlarını delip geçen bu sinyaller, bilim dünyasında büyük bir merak uyandırdı.

Bilim insanları, bu olayın cihaz arızası ya da ölçüm hatasından kaynaklanabileceğini öne sürse de, herkes bu açıklamadan tatmin olmuş değil. Sinyallerin dik açılarla (buz yüzeyinin 30 derece altından) gelmesi ve binlerce kilometrelik kaya ile buz katmanlarını aşarak balonlara ulaşması, bilinen fizik yasalarına göre imkansız görünüyor.
Araştırmacılar, sinyallerin henüz keşfedilmemiş parçacıklardan ya da karanlık maddeyle ilgili bilinmeyen etkileşimlerden kaynaklanabileceğini düşünüyor.

Athos Salomé, yaptığı açıklamada, bu sinyallerin çok daha büyük bir gerçeğin habercisi olabileceğini savundu. Bilim insanı olmamasına rağmen, sinyallerin paralel evrenlerin varlığına işaret edebileceğini öne sürdü. Salomé, “Bu gözlem, gerçekliğin sandığımız kadar tekil olmadığını gösterebilir. Paralel evrenlerin varlığına dair ilk kanıtla karşı karşıya olabiliriz” dedi.

Aralık 2025’te gökyüzüne gönderilmesi planlanan PUEO adlı yeni balon, ANITA’dan beş kat daha hassas olacak. Eğer aynı sinyaller yeniden kaydedilirse, bu bir ölçüm hatası değil, mevcut fizik yasalarında bilinmeyen bir “çatlak” olduğunu kanıtlayabilir. Salomé, “Bu doğrulanırsa bilimkurgu değil, yeni bir fiziğin başlangıcından söz edeceğiz” diyerek iddiasını güçlendirdi.

Daha çarpıcı bir teori ise sinyallerin doğal kökenli olmayabileceği yönünde. Salomé, sinyallerin insan yapımı olmayan bir teknolojiye işaret edebileceğini belirtti: “Eğer bu uzaylılara ait bir teknoloji iziyse, insanlık tarihinin en büyük keşfiyle karşı karşıyayız. Bu evrenle değil, kimlerin bizimle birlikte yaşadığıyla ilgili bir devrim olur.”

Bu iddialar, bilim dünyasında hem heyecan hem de tartışma yaratıyor. Antarktika’nın derinliklerindeki bu gizem, insanlığın evrene bakışını değiştirebilecek mi? Cevap, PUEO’nun sağlayacağı yeni verilerde saklı olabilir.


