Arkadaşının dikkati sayesinde kanser olduğunu öğrendi, kolunun bir kısmı alındı Hangi benler radarımızda olmalı?
SonTurkHaber.com, Hurriyet kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi paylaşıyor.
İrlanda Dublin'de yaşayan 46 yaşındaki Jane Murray, hastalığına teşhis konulmadan dört yıl önce kolunda ortalamanın üzerinde çok sayıda ben fark etmiş ancak bunun normal göründüğünü düşünerek önemsememişti. Ancak geçen yıl Kasım ayında hemşire olan bir arkadaşı bu benlere dikkat çekince bir aile hekimine gitmeye karar verdi.
Kişisel antrenör olan Jane, Daily Mail’e verdiği demeçte “Doktor ne olduğunu bilmediklerini ama tedbir amaçlı aldırmak için beni hastaneye göndereceklerini söyledi” dedi.
Ocak ayında benlerini aldırdı ancak bir ay sonra tekrar hastaneden tekrar hastaneye gelmesi gerektiğini söyleyen bir e-posta aldı.Hastaneye tek başına gitti ve doktor onunla hastalığı ile ilgili konuşmaya başlayınca sanki kendisi ile konuştuğunu düşünmüyordu. Çünkü övücudundaki benler kanserliydi.
Patologlar arasında hangi evrede olduğu konusunda bir anlaşmazlık vardı, bu yüzden Birleşik Krallık'taki önde gelen bir melanom uzmanına gönderildi. Sonunda Jane’e en ölümcül kanser türü olan ikinci evre melanom teşhisi kondu.
Ertesi ay cerrahlar kanseri çıkarmak için 2 cm'lik bir kesi açarak benini aldılar ancak Jane’in koluna tam 77 dikiş atıldı.
Bir 2 cm'lik kesi için 77 dikiş atılması, sorunun sadece yüzeysel değil, derin ve katmanlı bir yapıya sahip olduğunu gösterir. Cerrahlar, sadece deriyi değil, altındaki kas, bağ dokusu ve diğer katmanları da onarmak için dikiş atarlar. Özellikle kanserli dokuların çıkarılması gibi hassas ameliyatlarda, yara kenarlarının düzgün kapanması ve iyileşmenin sağlıklı olması için çok sayıda ince dikiş kullanılır.
Bir ay sonra, doktorlar tüm kanser hücrelerinin temizlendiğinden emin olmak için Jane’in kolundaki büyük bir deri parçasını ve bazı lenf bezlerini aldı.
Cerrahlar, deri grefti yapmadan yarayı kapatabilmek için "yin-yang flebi" adı verilen özel bir teknik kullandı. Bu yöntemde, yara izini yeniden birleştirmek için derisi, kolunun daha üst ve alt kısımlarından alınarak şekillendirildi.
Jane, ameliyat sonrası"Kolumdan büyük bir parça eksildi. Uyandığımda, beklediğimden tamamen farklı bir sonuçla karşılaştım." dedi ama neyse ki 23 Nisan'da doktorlarından kanserden tamamen kurtulduğu haberini aldı.
Araştırmalara göre, melanomun 2. aşamasında teşhis edilen hastalar için beş yıllık sağ kalım oranı yaklaşık %85 civarındadır, yani hastaların %15'i beş yıldan fazla yaşayamayabilir. Ancak bu oran, tedaviye verilen yanıt, bireysel sağlık durumu ve hastalığın ilerleme hızı gibi faktörlere bağlı olarak değişebilir. Üçüncü ve dördüncü aşamalarda yani hastalık yakın doku ve organlara ya da kemiklere yayıldığında, bu istatistikler sırasıyla yüzde 66 ve 27'ye düşmektedir.
Güneşi çok seven Jane, cilt kanseri nedeniyle kolunun bir bölümünü aldırmak zorunda kaldıktan sonra başkalarını da güneşten korunmaya ve kontrolden geçme konusunda uyarıyor.
"Tam bir güneş tutkunu olduğum için tatillerimde sabah akşam güneşin altında otururdum. Her zaman güneş koruyucu kullanırdım, ancak başlarda güvende olduğumu düşünüp 30 faktör koruyucu sürerdim, ardından son birkaç gün için 2 faktör bulmaya çalışırdım. Eşim bana güneşte cayır cayır yandığını söylerdi.” diyen Jane, evde ne zaman boş vakti olsa dışarıda bahçede oturduğunu bronzluk uğruna bunu yaptığını ama asla değmediğini, tatilden eve döndükten iki hafta sonra bronzluğun gittiğini söyledi ve ekledi:
"Şezlonglar o kadar tehlikeli ki nasıl yasaklanmadıklarını anlamıyorum. Eğer benleriniz size garip geliyorsa, kontrol ettirdiğiniz için kendinizi aptal gibi hissetmeyin. Mutlaka takip edin."
"Yalnızca beş kez güneş yanığı geçirmek, her yıl Birleşik Krallık'ta 2.000'den fazla kişinin hayatını kaybettiği bu hastalığa karşı sizi savunmasız hale getirebilir." Birleşik Krallık'ta her 35 erkekten ve her 41 kadından birine yaşamları boyunca melanom cilt kanseri teşhisi konuluyor.
En zararlı güneş ışınları, cildin dış tabakasına (epidermis) çarpan ve en çok güneş yanığına neden olan UVB ve çok daha derinlere nüfuz eden ve yaşlanmaya katkıda bulunan UVA ışınlarıdır. Her ikisi de ultraviyoledir, yani cilt kanserine neden olurlar.
Cancer Research'e göre Birleşik Krallık'taki cilt kanseri vakalarının yüzde 90'ı güneş yanığı ve şezlong kullanımının doğrudan bir sonucudur.
Türkiye Kanser Kayıt Merkezleri verilerine göre, melanom tanısı alan olgu sayısının 2011 yılında 330; 2012 yılında 620; 2013 yılında 681; 2014 yılında 610; 2015 yılında 618 olmak üzere 2011-2015 yılları arasında toplam 2859 olduğu bildirilmiştir. Ülkemiz 2015 yılı kutanöz melanom insidansı erkeklerde 1,5/100.000 kişi-yıl; kadınlarda 1,4/100.000 kişi-yıl olarak saptanmıştır.
BİRDENBİRE ORTAYA ÇIKAN BENLERE DİKKAT
Peki cildimizde gördüğümüz hangi benler riskli? Çok bene sahip olmak kanser işareti mi? Nelere dikkat etmeliyiz? Kendimiz nasıl kontrol edebiliriz?
Deri ve Zührevi Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Zekayi Kutlubay, hangi lekelerin normal, hangilerinin tehlikeli olduğunu ayırt etmek için nelere dikkat edilmesi gerektiğini şu sözlerle anlattı:
“Cilt kanserinin belirtileri yalnızca koyu renkli benlerle sınırlı değildir. Sağlıklı görünen bir deri üzerinde aniden ortaya çıkan ve giderek büyüyen siyah veya koyu renkli lezyonlar da risk faktörleri arasındadır. Bu oluşumların boyutunda belirgin değişimler, yoğun kaşıntı ve renk koyulaşması dikkate alınması gereken uyarıcı işaretlerdir. Ayrıca, uzun süre iyileşmeyen ve yara benzeri görünümde olan deri lezyonları mutlaka cilt kanseri şüphesiyle değerlendirilmelidir.”
HANGİ BENLER RADARIMIZDA OLMALI?
Kutlubay, sınırları düzenli, oval ya da yuvarlak şekilli, çapı küçük, açık kahverengi ve tek renk olan lekelerin genellikle normal olduğunu fakat çok koyu mor-siyah renkte olan, büyük, sınırları düzensiz, birden fazla renk içeren, kaşınan ve kanayan benler (nevuslar) ya da lekelerin tehlikeli olabileceğini söyledi, bu tarife uygun benleri olan kişilerin mutlaka bir dermatoloğa gitmeleri gerektiğini önemle vurguladı.
ABD'de bulunan Memorial Sloan Kettering Kanser Merkezi'nde dermatoloji bölüm başkanı olarak görev yapan Dr. Allan C. Halpern, "Eğer bu hastalığın başlangıcını kaçırırsanız, hastanın hayatını kurtarma fırsatını da kaçırıyor olabilirsiniz" diye konuştu.
Kaynak: The New York TimesDaily Mail’e konuşan Maryland Üniversitesi'nden dermatolog Dr. Zaineb Makhzoum de “Bir benin içinde iki, üç, dört renk bir araya gelmeye başladığında, bu bir uyarı işareti olmalıdır ve bu beni bir dermatolog değerlendirmelidir” ifadelerini kullandı.
Melanom, genellikle aşırı güneş ışığına veya solaryum ışınlarına maruz kalmaktan kaynaklanıyor. Son 10 yılda melanom vakalarının görülme oranı neredeyse üçte bir oranında arttı. Dermatologlar, cilt kanserinin erken uyarı işaretleri konusunda insanları bilinçlendirmek için çeşitli uyarılar yapıyor. Erken teşhis, bu kanser türünün tedavi edilmesinde oldukça kritik bir rol oynuyor.
50'DEN FAZLA BEN VARSA RİSK ARTAR
Bir kişide çok sayıda ben varsa melanom geliştirme riski o kadar yüksek mi olur?
Kutlubay, bir kişide ne kadar çok ben ve çil varsa melanom gelişme riskinin de o kadar yüksek olduğunu söyleyen Kutlubay, “Genel olarak kişinin vücudunda 50’den fazla ben varsa risk yüksektir. İlaveten atipik benler yani sıradan benlerden farklı görünüme sahip olan benler varsa deri kanseri riski artmıştır” dedi.
Cilt melanomu Türkiye'de de görülen kanserlerden. Dünya Sağlık Örgütü'ne bağlı Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı'nın yürüttüğü Küresel Kanser Gözlemevi (GLOBOCAN) projesinin verilerine göre, 2020 yılında ülkemizde 1756 yeni melanom vakası görüldü. Bu bağlamda tüm kanserler arasında cilt melanomu 21'inci sırada yer aldı. 1756 vakadan 888'sı hayatını kaybetti. Cilt melanomu bu bağlamda da tüm kanserler arasında 20'nci sıradaydı ve ölüm riski yüzde 0,7 olarak oluştu. Cilt melanomunun 5 yıllık prevalansına baktığımızda ise karşımıza çıkan sayı 5424.


