Asrın soygunu 102 yıllık partiyi bitirdi Politika Haberleri
SonTurkHaber.com, Yenisafak kaynağından alınan bilgilere dayanarak haber veriyor.
Atatürk’ün partisi CHP, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ndeki (İBB) yolsuzluk gerekçesiyle tutuklanan Ekrem İmamoğlu’nun siyasi hırsları ve asrın soygunuyla, kaosa sürüklendi. Cumhurbaşkanlığı seçim yenilgisinden sonra “değişim” sloganıyla ortaya çıkan İmamoğlu, adım adım partiyi dizayn etti. Yolsuzluk ve rüşvet paralarıyla önce İstanbul Kongresi, ardından genel başkan değişiminin yaşandığı büyük kurultay organize edildi. 38’inci Olağan Kurultay’a gidilen süreçte önce İstanbul ele geçirildi. İmamoğlu’nun desteklediği Özgür Çelik, İl Başkanı seçildi. Bu hamle, İstanbul’un 196 delege gönderdiği büyük kurultay için değişimcilere avantaj sağladı. 4-5 Kasım 2023’teki kurultayda iş vaatleri, hediye telefon-tablet ve Saraçhane çetesinin SİSTEM’de topladığı paralarla Kemal Kılıçdaroğlu koltuğundan edildi, Özgür Özel genel başkan oldu.
BUGÜNE NASIL GELİNDİ?
Mahkeme dosyalarına giren belgeler, İmamoğlu’nun iştirakler üzerinden kurduğu SİSTEM’in, büyük kurultayda delege iradesini belirleyen bir rol oynadığını ortaya koydu. Somut deliller arasında işe alım listeleri, iştiraklerde yönetici kadrolara yapılan usulsüz atamalar ve belediyelerden aktarılan maddi imkanlar yer aldı. Delege yakınlarının bu şekilde işe alınması, parti içindeki demokratik rekabeti ortadan kaldırdı. 102 yıllık parti hem tabanda hem kamuoyunda güven kaybına uğradı. Delegelerin iradesine gölge düşüren yöntem, bugün gelinen noktada CHP’yi mahkeme kararlarının yön verdiği kaotik bir sürece sürükledi.
BÜYÜK SAVAŞ YENİ BAŞLIYOR
Hem İstanbul kongresi hem büyük kurultay, CHP’lilerin savcılığa suç duyurusunda bulunmasıyla davalık oldu. Önceki gün 45'inci Asliye Hukuk Mahkemesi'nin verdiği ara karar, partinin geleceğini belirsizliğe soktu. Özgür Çelik görevden uzaklaştırıldı. Esas karar ise 3 Ekim'de çıkacak. Özel’in genel başkan koltuğuna oturduğu kurultayın davasını da direkt etkileyecek davayla Genel Merkez yargıya savaş açtı. Olağanüstü MYK’ya giden CHP, İstanbul il başkanı olarak görevlendirilen Gürsel Tekin’i jet hızıyla partiden ihraç etti. 15 Eylül’deki büyük kurultay davasının sonucunu bekleyen Kılıçdaroğlu ve ekibi ise direniş başlattı. Çıkacak karar ile CHP’de parti içi büyük bir tartışma çıkması bekleniyor.
Yeni il başkanı Gürsel Tekin: İl binasına gideceğiz
Gürsel Tekin
CHP Genel Merkezi, hedefe koyduğu yeni İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin'den savunma istedi. Parti tüzüğüne göre Tekin'in 15 gün içerisinde yazılı ya da sözlü savunma vermesi gerekiyor. Görevlendirmeden sonra verdiği röportajlarında “Partiyi bu duruma ben getirmedim. Ortada bir cenaze var. Kaldırmayalım da koksun mu?” diyen Tekin, CHP'nin adliye koridorlarından kurtulması için elini taşın altına koyacağını ifade etmişti. Tekin Yeni Şafak’a açıklamalarda bulundu. “Baskı olacağını biliyordum. Fakat CHP tabanından bir baskı yok. Bir kısım medyanın baskısı olabilir. Ayrıştırmak için gelmedik. Parti üyesiyim, Genel Başkanımız önemlidir. Sayın Genel Başkanımızla önümüzdeki günlerde görüşmek istiyorum. Biz ailenin bir parçasıyız” şeklinde konuştu. Ankara’ya gideceğini belirten Tekin, “Sayın Özgür Özel ve Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşeceğim. Önümüzdeki günlerde parti binamıza gideceğim. O bina eskisine de yenisine de yeter, hepimize yeter” değerlendirmesinde bulundu. Delegelerin imza toplamasına da değinen Tekin şunları kaydetti: “Delegelerin notere başvuruları olabilir. Bu imzalar toplanabilir, en demokratik haklarıdır. İmzalar toplandıktan sonra İstanbul İl Başkanlığı’na sunmaları lazım. Şu an herhangi bir şey yok. Parti hukuku neyi gerektiriyorsa onu yapacağız.”
Özgür Özel'den klasik savunma: CHP Atatürk’ün partisi!

İstanbul 45’inci Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ara kararıyla görevden alınan Özgür Çelik ve mevcut il yönetimi, CHP İstanbul İl Başkanlığı'nda toplandı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel de il binasına geldi. Çelik, İBB Başkan Vekili Nuri Aslan ve Ekrem İmamoğlu'nun eşi Dilek İmamoğlu’nu yanına alan Özel, görevlendirilen geçici yönetime tepki gösterdi. Özel, yolsuzluk soruşturmaları ve şaibe iddialarından sonra olduğu gibi, çıkış yolu bulamayınca yine Atatürk’e sarıldı: “Dün alınan karar, kabul edilmesinin Türkiye’deki hukuk sistemi açısından mümkün olmadığı bir karardır. Biz Türkiye'nin en güçlü partisiyiz. Arkamdaki bina baba ocağı. 'Baba ocağı kimin' kavgası olmaz. Bir sahibi var, tapusu ona kayıtlı. O da Gazi Mustafa Kemal Atatürk'tür. CHP İl Başkanı il binasında görev yapar ve genel başkana vekalet eder. Benim vekilim Özgür Çelik’tir ve İstanbul İl Başkanı olarak görevinin başındadır. Seçilmemiş birini kabul etmemiz hukukun inkarı olur. Gürsel Tekin’i partiden ihraç ettik.” Özel sürecin başından bu yana çelişkili açıklamalarıyla dikkat çekiyor. Bir gün “Kararı tanımıyoruz” deyip ertesi gün “Hukuk yolları açıktır” ifadeleriyle geri adım atması, parti içinde kafa karışıklığını büyütüyor. Delegelerden Parti Meclisi’ne kadar birçok kademede “liderin yön tayin edemediği” eleştirileri yükseliyor.
3 yıla kadar hapis cezası var
CHP’nin tartışmalı İstanbul Kongresi ile ilgili mahkeme kararı, parti içi hukukla sınırlı kalmadı. Seçim Kanunu, Siyasi Partiler Kanunu ve Türk Ceza Kanunu’na paralel hükümler de dosyaya girdi. İstanbul 45’inci Asliye Hukuk Mahkemesi’nin gerekçeli ara kararında, delegelere para, hediye ve iş vaadiyle yönlendirme yapıldığının tespit edildiği belirtilerek, bunun açıkça kanuna aykırı olduğu vurgulandı. Kararda hatırlatılan “Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun’un 152’nci maddesi” ile seçmen iradesini etkilemek için menfaat, para ya da hizmet vaadinde bulunanlara 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası isteniyor. Aynı şekilde, bu menfaatleri kabul eden seçmen/delege de aynı ceza ile karşı karşıya. Ayrıca kararda, il kongresinde yaşanan usulsüzlüklerin parti içi mesele olmadığı, anayasal düzene aykırı sonuçlar doğurduğu da vurgulandı.
İstanbul ilk değil
İl yönetimine tedbir kararı gelen CHP, geçmişte de kayyumlarla anıldı. Mahkemeler tarafından partinin il ve ilçe yönetimlerine görevlendirmeler yapılmıştı. İşte 2007-2019 yılları arasında yaşanan
o görevlendirmeler:
2007’de İzmir, Konak, Bornova ve Çiğli’de peş peşe parti yönetimleri görevden alındı.
2011’de Balıkesir’de çifte başkanlık kavgası yaşandı. Merkez İlçe Başkanı Ender Biçki, Genel Merkez tarafından görevden alınınca mahkemeye başvurdu. Mahkeme de yerine kayyum atadı.
2014’te Konak İlçe Başkanlığı’ndaki istifalar yönetimi düşürdü. Mahkeme, ilçe başkanlığına kayyum heyeti görevlendirdi.
2019’da Eskişehir’de delegelerin başvurusu üzerine il yönetimi görevden alındı. Yerine 3 kişilik kayyum heyeti atandı.


