Avrupa Arap Alevileri Federasyonu’ndan Diyanet’e çağrı: Sessizlik de suçtur

Suriye geçici yönetiminin Alevi nüfusun yoğun olduğu Lazkiye, Tartus ve Hama’da çatışmaların sona erdiğini duyurmasına karşın, 6-9 Mart tarihlerinde yaşamını yitirenlerin sayısına dair net bir açıklama yapılmadığı bir dönemde geldi. Suriye geçici Cumhurbaşkanı Ahmed el-Şara, aralarında 90 kadının da bulunduğu 1.426 kişinin bu saldırılarda öldürüldüğünü açıklamıştı. Bu olaylar, Kasım ayında eski Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın devrilmesinden bu yana ülkeyi sarsan en kanlı şiddet olayları olarak kaydedilmişti.

Mart ayında Alevilere saldırılar gerçekleşmişti: Hayatını kaybedenlerin sayısı yeni açıklandı

Suriye'deki Aleviler BM'ye çağrı yaptı

Avrupa Arap Alevileri Federasyonu tarafından yapılan açıklamada, Suriye’nin çeşitli bölgelerinde Alevi ve Dürzi sivillere yönelik son dönemde artan saldırıların insanlık vicdanını yaraladığı belirtildi. Diyanet’in bu trajedi karşısındaki sessizliğinin adalet ilkesine, dini sorumluluğa ve insani ahlaka aykırı olduğu ifade edildi.

Öte yandan olaylara ilişkin kurulan komitenin önemli bir bulgusunun, “Suriyeli komutanların ihlalleri gerçekleştirme emri vermediği, aksine bu ihlallerin durdurulması yönünde talimat verdiği” yönünde olduğu belirtildi.

Federasyon açıklamasında şu ifadelere yer verildi:

“Diyanet İşleri Başkanlığı, yalnızca bir mezhebin değil, tüm inançların ortak kurumu olduğunu ifade etmektedir. Ancak Alevi ve Dürzi sivillerin katledildiği bu insanlık trajedisi karşısında suskun kalmak, adalet ilkesine ve insani ahlaka aykırıdır. Sessizlik zalimin tarafında duran bir suç ortaklığına dönüşür.”

Avrupa Arap Alevileri Federasyonu, Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan katliamları açıkça kınamasını, hayatını kaybeden siviller için taziye mesajı yayımlamasını ve tüm inanç topluluklarıyla adil, eşit ve samimi bir ilişki kurmasını talep etti.

Federasyon, “Vicdan kimlik tanımaz, acı mezhep sormaz” vurgusuyla "Federasyonumuz, Alevi ve Dürzi kardeşlerimizin acısını paylaşmakta; bu sessizliğe karşı her zeminde söz söylemeye, hakikati dile getirmeye ve barış içinde bir arada yaşamı savunmaya devam edecektir" ifadelerini kullandı.