Batı Şeria’da İsrail terörü, İnsan öldürüp serbest kalıyorlar
Haber Global sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuru yapıyor.
İsrail'in Batı Şeria’da uyguladığı şiddet ve hukuksuzluk, uluslararası kamuoyunun gözünden kaçırılmak istenirken, bölgede bizzat bulunan Yahudi siyaset bilimci Yoav Shemer-Kunz, EU Observer’daki makalesiyle tabloyu çarpıcı şekilde ortaya koydu. Shemer-Kunz’a göre yerleşimciler artık gündüz vakti silahlarla köylere giriyor, insanları öldürüyor, masum sivilleri ve aktivistleri sopalarla dövüyor, çocuklar ajanlık suçlamasıyla gözaltına alınıyor ve tüm bu süreç İsrail devletinin himayesinde gerçekleşiyor. Akademisyen, “Yerleşimci şiddeti bireysel bir olay değil, devlet politikasıdır. İsrail'in göstermelik yaptırımları da bu gerçeği gizleyemez” diyerek yaşananları gözler önüne serdi. İşte o çarpıcı gözlemler:

İsrailli siyaset bilimci Yoav Shemer-Kunz gözlem yazısında, Batı Şeria’daki Masafer Yatta bölgesinde kaldığı sırada, insan hakları savunucusu Awda Hathaleen’in İsrailli yerleşimci Yinon Levy tarafından öldürülmesini anlattı. Levy’nin uluslararası yaptırımlara tabi olmasına rağmen elinde silahla Filistinlilerin köylerinde dolaştığını kaydeden akademisyen, “Katil aynı gün serbest bırakıldı, birkaç gün içinde de hiçbir kısıtlama olmadan geri döndü” ifadelerini kullandı. Shemer-Kunz, İsrail ordusunun öldürülen Hathaleen’in cenazesini 12 gün boyunca teslim etmediğini, köydeki erkekleri sebepsiz yere gözaltına aldığını ve kadınların cenazeyi alabilmek için açlık grevine gittiğini belirtti.
SOPALARLA DÖVÜYORLARAl-Tuwani köyünde Oscar ödüllü belgesel yönetmeni Basel al-Adra’nın evinde kaldığını aktaran Shemer-Kunz, İsrailli ve uluslararası dayanışma aktivistlerinin de bölgede saldırıya uğradığını yazdı. Yerleşimcilerin metal sopalarla köylülere ve aktivistlere saldırdığını, bir İsrailli aktivistin kolunun kırıldığını, araçların tahrip edildiğini ve saldırganların hiçbirinin tutuklanmadığını vurguladı. Shemer-Kunz, “Batı Şeria’daki adaletsizlik ve şiddet akıl almaz boyutlarda. Bu artık münferit şiddet değil, sistematik bir devlet politikasıdır” dedi.

“Sorun bireyler değil. Sorun, yerleşimci şiddetini teşvik eden, önlemeyen ve failini yargılamayan İsrail rejimidir. Yerleşimci şiddeti, devlet şiddetidir” diyen Shemer-Kunz'a göre, Avrupa Birliği'nin sadece birkaç 'şiddet yanlısı yerleşimciyi' sorumluluk altında tutan bireysel yaptırımları hiçbir işe yaramıyor. Siyaset bilimci, AB’nin ve Batı’nın mevcut yaklaşımının 'sembolik ve etkisiz' olduğunu, gerçekçi bir politika için İsrail hükümetine doğrudan baskı yapılması gerektiğini söyledi.
ÇOCUKLARI TUTUKLUYORLARÖte yandan son haftalarda Batı Şeria'da 9 ve 11 yaşındaki Filistinli çocukların “ajan” oldukları iddiasıyla gözaltına alınması ve bu uygulamanın Başbakan Netanyahu’nun Batı Şeria işgal planlarında yer aldığının ortaya çıkması, bölgedeki tabloyu daha da ağırlaştırdı. Shemer-Kunz, bu tür olayların “Filistinlileri yıldırma ve göçe zorlama stratejisinin parçası” olduğuna vurgu yapıyor.
Kaynak: Web Özel


