SonTurkHaber.com
close
up
“Birzamanlar sadece bir yayınevi değil, aynı zamanda bir kültür kurumu” Agos

“Birzamanlar sadece bir yayınevi değil, aynı zamanda bir kültür kurumu” Agos

Agos sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuru yapıyor.

Türkiye’de yaşayan azınlık toplumlarının tarihini merkezine alan Birzamanlar Yayıncılık, kuruluşunun 20. yılını bir dizi etkinlikle kutluyor. 22-31 Mayıs tarihleri arası Galeri Birzamanlar’da ‘Tarihimize Farklı Bir Bakış’ başlığıyla söyleşiler düzenleniyor, bu söyleşilere sergiler de eşlik ediyor.

Birzamanlar Yayıncılık'ın kuruluşu, Osman Köker’in yayına hazırladığı ‘100 Yıl Önce Ermeniler’ kitabına kadar uzanıyor. Köker’in kapsamlı bir çalışma olan bu kitabı yayınlamakta zorlanması Birzamanlar Yayıncılık’ın doğuşuna sebep olmuş. Yayınevi bugüne kadar 40’a yakın kitap yayımladı. Yayınların yanı sıra 2019’da Galeri Birzamanlar kuruldu ve burada azınlık toplumlarının tarihlerine ilişkin daimi ya da süreli sergiler yer alıyor. 

Yayınevininin kurucusu Osman Köker ile Birzamanlar’ın hikâyesi üzerine konuştuk.

Birzamanlar Yayıncılık nasıl bir zorunlulukla ya da ihtiyaçla ortaya çıktı?
1990’lı yılların başıydı, yaşamakta olduğum İstanbul’un tarihi üzerine araştırırken bu şehrin tarihinde Türk-Müslüman olmayan grupların ve gruplardan kişilerin çok büyük bir rolü olduğunu, her taşın altından onların çıktığını fark ettim. Türk-Müslüman-Sünni kökenden gelmeme rağmen, bu grupların tarihine özel bir önem verdim. Bununla da kalmayarak onların bugünkü durumunu da araştırmaya koyuldum ve yaşadıkları haksızlıkları, eşitsizlikleri hem bir gazeteci olarak hem de bir aktivist olarak dile getirmeye çalıştım. Farklı yayınlarda haber ve söyleşilerim çıkıyordu. Özellikle uzun süre editörlüğünü yaptığım “Toplumsal Tarih” dergisinde ve Tarih Vakfı’nın diğer yayınlarında Ermeniler, Rumlar, 6/7 Eylül olayları, Ermeni mebuslar, özellikle Krikor Zohrab üzerine, Cumhuriyet döneminde iktisadi hayatın Türkleştirilmesi vb. konularda dosyalar hazırladım. Bizde tarih hep Türkler üzerinden anlatılır. Sanki bütün şehirleri Türkler kurmuşlar ve sadece onlar yaşamışlardır. Türkler dışındaki unsurlardan bahsetmek gerektiğinde ise sadece olumsuz bir imaj içinde değinilir. Halbuki Osmanlı İmparatorluğu farklı unsurların bir arada yaşadığı bir devletti. Şehirlerimizin tarihinde, gelişmesinde, ekonomik ve sosyal yönden belli bir seviyeye yükselmesinde en az Türkler kadar Ermenilerin, Rumların ve başka unsurların da payı vardı.

Bu yaygın tarih anlayışını değiştirmek gerekiyordu. Olumsuz imajlar yüklenilmesi konusunda en başta gelen unsur olduğu için Ermenilerden başlamalıydım. 2000’lerin başında bir kitap hazırlığına giriştim. Kitapta 20. yüzyıl başında Ermeni hayatını ortaya koyan bir metin yer alacaktı. Nerede yaşıyorlardı; yaşadıkları şehirlerin iktisadi sosyal hayatlarında nasıl bir yere sahiplerdi; mahalleleri, köyleri, kiliseleri, manastırları, okulları, yayınladıkları gazete ve dergiler vb bunların şehir şehir, köy köy genel bir dökümü yer alacaktı. Metnin bazı görsel unsurlarla desteklenmesi için yaptığım araştırmada ise Calumeno Ailesi Koleksiyonu’yla karşılaştım. Koleksiyonda Osmanlı şehirlerine ait binlerce kartpostal vardı ve bunların önemli bir kısmı o şehirlerdeki Ermeni hayatını yansıtıyordu. Orlando Carlo Calumeno ile yaptığım görüşmede mutabakat sağlanınca, kitap birden -az önce bahsettiğim metni de içeren- bir albüm kitaba dönüştü. 

Kitabı yayınlaması için birçok yayıneviyle görüştüm. Bir yayıncı olarak zaten çok geniş bir çevrem vardı, yayın yönetmenlerinden bir kısmı zaten tanıdıklarımdı. Bazı yayınevleri ekonomik nedenlerle, bazıları böyle iddialı bir işe politik olarak hazır olmadıkları için bazıları da içeriği nedeniyle evet diyemedi. Hiç unutmadığım bir dönüş ise “çok güzel bir kitap ama başlıkta Ermeni kelimesi geçmese olmaz mı?” şeklindeydi ve bunu kabul etmem ileride her sayfaya yapılacak müdahalelerin önünü açacağı için kabul edilemezdi.
Nasıl bir yol izlediniz? 

Anladım ki, bu kitabı ancak kendim yayınlayabilirdim. Oturup bir hesap yaptım ve kağıt üzerinde de olsa bir yayınevi kurup, kitabı basarsam ve iki yıl için kitabı tüketip yayınevini kapatırsam hem kitabın bütün masrafları çıkıyordu, hem de yayınevinin asgaride tutmaya özen gösterdiğim masrafları... Birzamanlar Yayıncılık böyle kuruldu. 
40’a yakın kitap yayımladınız. 2008-2015 yıllarını ‘Verimli Bir Dönem’ olarak adlandırıyorsunuz. Bunu biraz açar mısınız ya da bu verimli dönem ne oldu da sona erdi?
Yayınevini çok kısıtlı imkânlarla açtım. Dediğim gibi, başlangıçta bir kitap yayınlayıp iki yıl sonra kapatmayı bile düşünüyordum. Ama kalıcı olmaya karar verince işlere mecburen asıldım. Yeni kitapları da açıkça söyleyeyim yayınladığım kitapların satış gelirleriyle sürdürmedim. Sektörde bir yayın ajansı gibi çalıştım. Başkalarına kitap hazırlayıp bastım, hatta antetli kağıt, zarf, kartvizit üretimi bile yaptım. 2015 yılına kadar buralardan kazandığım parayla hem geçimimi sağladım hem de yayınevini ayakta tutmaya çalıştım. Bir de Birzamanlar, sadece bir yayınevi değil, aynı zamanda bir kültür kurumu olarak çalışıyor, bazıları sponsorlu da olsa sergiler açılıyor, sunumlar yapılıyor, hatta gençler için yarışmalar düzenleniyordu. Bu sergi vesilesiyle notlarıma baktım, İzmir üzerine bir kitap yayınlamış üç sergi açmışız, 1908 devrimi üzerine yayınladığımız kitaba paralel hazırladığımız sergi beş ayrı yerde açılmış, ‘Sireli Yeğpayrıs’ sergisinin içeriğine paralel yüz kadar sunum yapmışım.

2015’e geldiğimde tükendiğimi hissettim, dışarıya yaptığım işlerle yayınevinin masraflarını karşılıyordum ama yayınevi için yeni bir şey üretecek zamanım kalmıyordu. Yayın konusunda hem yazarlara hem de koleksiyon sahiplerine mesela Calumeno’ya verdiğim hiçbir sözü yerine getiremiyordum. Sonunda Calumeno ailesinin yayınevini almasıyla bu yükten kurtuldum ve kendimi emekli etmeye çalıştım. Yeni bir yapının oluşması ise üç yıl kadar sürdü ve 2019’da Birzamanlar, yeni bir atılım yaparken ben de içinde yer aldım.
2019 yılı Birzamanlar Yayıncılık için dönüm noktası olarak tarif edilebilir mi? Galeri Birzamanlar’dan bahsediyorum.
Evet, artık yayınevinin sahibi Calumeno ailesiydi ve farklı noktalarda sergiler açacağımıza kendi yerimiz olsun fikri gelişti. Böylece Nişantaşı’nda Galeri Birzamanlar yaratıldı. Benim sahibi olduğum dönemde yayınevinin Fatih Kadınlar Pazarı’nda kasapların ve büryancıların arasında bir yazıhanede bulunduğunu düşünürseniz bayağı bir ileri adımdı. Zaten bu yeni fikir beni cezbetti ve bütün gücümle yayınevine döndüm. Aslında böyle şeyler kafamda vardı ve Agos okuyucularının bir kısmı da bilir, Pangaltı taraflarındaki Nostalji kitabevinin üst katında Süha Hamamcı arkadaşımızın da izniyle birkaç yıl boyunca yine “Galeri Birzamanlar” adıyla bir deneme yapmıştım.

2019 Kasım ayının son günü Galeri Birzamanlar’ı biri daimi, diğeri süreli iki sergiyle açtık. Müze niteliğinde “Tarihe Yolculuk” ve “Gomidas” sergileri. Burada film gösterimleri, rehberli sergi gezileri, sunumlar, imza günleri gibi etkinlikler de düzenliyorduk. Tam işler rayına oturmuştu ve belli bir tanınmışlık sağlamıştık ki, birkaç ay sonra patlayan pandemiyle kapandık. Bir süre yarı kapalı yarı açık sürdürdük, uzaktan sergi gezileri adıyla sosyal medya paylaşımları yaptık.

20. yıl vesilesiyle şimdi yeni bir canlanma yaşıyoruz. Feriköy Latin Katolik Mezarlığı hakkında yayınladığımız kitabın arkasından da birçok kitap gelecek.

Yakın zamanda açılacak yeni sergiler de var.
Birincisi iki yıldır bekleyen bir proje. Ayvalık’ta buraya benzer bir mekan yaratacağız. Daimi bir sergisi olan, toplantıların yapıldığı, bizim ilgi alanımıza paralel kitapların satıldığı bir yer. İsmi hatta logosu bile hazır. Galeri Birzamanlar / Ayvalık. Giresun konusunda bir kitap ve sergimiz olacak. Bu yıl Pangaltı Mıhitaryan Okulu’nun kuruluşunun 200. yılı. Milli Eğitim Bakanlığı’nın hazırladığı Türkiye’nin en eski 100 lisesi diye bir çalışma var, diğer Ermeni okulları gibi Pangaltı Mıhitaryan Okulu da “unutulmuş.” Bu okul 200 yıldır ayakta, duyurulması ve bilinmesi lazım. O nedenle bir sergi sözü verdim. Bursa’da üretim ve tüketim dünyası üzerine bir arkadaşımın akademik çalışması bulunmakta. Onu yayınlayacağız ve Bursa kartpostallarından bir sergi de olacak. Calumeno Koleksiyonu’nda yüzlerce Bursa kartpostalı bulunuyor. Tulumbacılar benim eskiden beri ilgimi çeken bir konudur. Reşat Ekrem Koçu’nun da destansı bir anlatımı vardır. Ama bu tulumbacıların arkasında nasıl bir örgütlenme olduğu pek bilinmez. Yangın söndürmeye çıplak ayakla nara atarak koşan genç insanlar. Tulumbacı ekiplerinin bir kısmının kiliselere bağlı olduğunu tespit ettik. Tulumbaların üzerinde Meryem Ana – Çocuk İsa tasviri olan ekipler de var. Bir diğer çalışmamız yine bir vicdan borcu. Galeri Birzamanlar’ın yerinde geçmişte ne vardı, onu ortaya çıkaracağız. Böylece tarihçilerin ya da tarih meraklıların bile yerini tam tespit edemediği Pangaltı Rus Hastanesi ve Kilisesi de bilinir olacak. Zaten “Tarihimize Farklı Bir Bakış” sergimize de bu konuda bir pano yerleştirdik.

Detaylı bilgi için: https://www.birzamanlaryayincilik.com/genel-sergi

Gelişmeleri kaçırmamak için SonTurkHaber.com'dan en güncel haberleri takip edin.
seeGörüntülenme:81
embedKaynak:https://www.agos.com.tr
archiveBu haber kaynaktan arşivlenmiştir 31 Mayıs 2025 13:53 kaynağından arşivlendi
0 Yorum
Giriş yapın, yorum yapmak için...
Yayına ilk cevap veren siz olun...
topEn çok okunanlar
Şu anda en çok tartışılan olaylar

İstanbul su kesintisi sorgulama! 31 Mayıs İSKİ su kesintisi programı

31 Mayıs 2025 00:50see174

Gönüllü doktorların başvurusu ile 2,1 milyar TL tasarruf

31 Mayıs 2025 13:07see159

Futbolda milli mesai yarın başlayacak! Futbol Haberleri

31 Mayıs 2025 10:19see158

Çağla Şıkel den yıllar sonra şaşırtan itiraf: Çok şiddet gördüm

31 Mayıs 2025 07:52see157

Adana da imalathanede yangın: 2 işçi camdan atladı Sözcü Gazetesi

31 Mayıs 2025 16:24see155

Bodrum FK Beşiktaş maçı bugün saat kaçta, hangi kanalda? Bodrum FK Beşiktaş muhtemel 11 ler!

01 Haziran 2025 10:25see133

Özel’den ‘Terörsüz Türkiye’ mesajları: Meclis’teki her çalışmaya olumlu katkı

31 Mayıs 2025 07:13see130

Hatayspor Teknik Direktörü Murat Şahin: Birlik ve bütünlüğü sağlayabilirsek Süper Lig’e geri döneriz Fanatik Gazetesi Futbol Haberleri Spor

31 Mayıs 2025 20:01see127

Serdal Adalı dan Beşiktaş taraftarını sevindirecek transfer açıklaması

31 Mayıs 2025 15:53see123

Kalıbın yan yatması sonucu 2 inşaat işçisi yaralandı

31 Mayıs 2025 10:57see116

“Fon”döten Özgür Bayram Soylu

31 Mayıs 2025 04:12see115

İsrailli grup Batı Şeria da zeytinlik yaktı Dış Haberler

31 Mayıs 2025 02:49see114

TFF resmen duyurdu: Süper Lig de yeni sezon takvimi belli oldu

31 Mayıs 2025 09:20see112

5 yaşındaki çocuğun ayağına inşaat demiri battı

01 Haziran 2025 00:46see112

Binlerce ton patates alıcı bekliyor

31 Mayıs 2025 21:38see112

Metin Lokumcu ölümünün 14. yılında memleketinde anıldı

01 Haziran 2025 00:12see111

Piyasa değeri 100 milyon TL! Dicle Nehri kenarında ekilen kenevir imha edildi

31 Mayıs 2025 09:06see111

Bayrağını değiştiren ülkeler belli oldu! O ülke tam 28 kez değiştirdi...

31 Mayıs 2025 12:22see111

Ekran bağımlılığı çocuklarda konuşma gecikmesine neden oluyor

01 Haziran 2025 09:29see110

Özgür Özel den haddi aşan sözler: Başsavcı Gürlek i hedef gösterdi

01 Haziran 2025 23:24see110
newsSon haberler
Günün en taze ve güncel olayları