Biz süreci bilmiyoruz onlar çoktan açıldı Sözcü Gazetesi
Sozcu sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuru yapıyor.
Terör örgütü PKK’nın fesih kongresini gerçekleştirip silah bırakma kararı almasıyla başlayan ve iktidarın “Terörsüz Türkiye” olarak adlandırdığı süreç Türk milleti için hålå bilinmezlerle dolu. Şehit ailelerinin ve gazilerin de milletvekillerinin de soruları yanıtsız kalıyor. Suriye’de ise PKK’nın uzantısı PYD-YPG-SDG’nin silah bırakıp bırakmayacağı tartışılırken örgüt ülkenin kuzeyi ve kuzeydoğusunda her geçen gün kendine daha çok alan açıyor.

ŞARKILI TÜRKÜLÜ AÇILIŞ
Son olarak Şanlıurfa Suruç sınırına yürüme mesafesindeki Ayn el-Arab’ta (Kobani) “Önder Apo’ya özgürlük inisiyatifi” adı altında dernek kuruldu. Apo için şarkılı, türkülü, sloganlı açılış yapıldı, ilçede birçok noktaya KCK ve Apo posterleri asıldı. Çalgılı, müzikli açılışa çok sayıda PKK’lı ile sözde özerk yönetimin üst düzey yetkilileri ile aileleri katıldı. Derneğin amacı teröristbaşı Apo’nun “fikirlerini yaymak” olarak açıklandı.

APO POSTERİ VERDİLER
Derneğin sözde Fırat kantonu sözcüsü Suriyeli Ayşe Efendi, Abdullah Öcalan’a yönelik uluslararası bir komplo gerçekleştirilerek yakalanıp Türkiye’ye teslim edildiğini savundu, “Nasıl ki IŞİD çetelerini Kobani’de yendiysek önder Apo’nun fiziki özgürlüğünü de aynı şekilde gerçekleştireceğiz” dedi.
Binaya teröristbaşı Öcalan’ın resminin bulunduğu tabela asılırken, açılış kurdelesini ise PKK-YPG saflarında öldürülen üç teröristin annesi Halime Reşo yaptı. Açılış sonrasında derneğe gelen ziyaretçilere evlerine asmaları için Abdullah Öcalan’ın posterleri dağıtıldı. Aynı isimle kısa süre önce de Mardin’in Nusaybin ilçesinin karşısındaki Kamışlı ile Halep kentinde açılışlar yapılmıştı.

SÖZDE ASAYİŞ GÜCÜ
Ayrıca Suriye El Kahtaniye’de (Tırbespiye) de SDG bünyesinde, sözde “asayiş gücü” oluşturulmasına ağırlık verdi. El Kahtaniye’de ilçesinin giriş ve tüm çıkışlarına Abdullah Öcalan’ın dev posterleri asıldı.

Terör örgütü silah bırakmasının ardından gözler Irak)te Erbil’in 50 kilometre güneyindeki Mahmur Mülteci Kampı’na çevrildi. PKK’nın tasfiye kararıyla birlikte bu kampın geleceği de merak konusu oldu. Terörün bölgede zirve yaptığı 1994’te Hakkari ve Şırnak’ta yaşayanlar ‘güvenlik gerekçesiyle’ Irak topraklarına girdi. Birleşmiş Milletler (BM) gözetimine alınan mülteciler, Mahmur Kampı’na yerleştirildi.
Terör örgütü, 36. paralelin üzerinde yer alan Mahmur’dan elini hiçbir zaman çekmedi. Teröristlerin cenazeleri Mahmur’a getirildi.

SUKİSAT PLANI YAPTILAR
Terör örgütü adına konferanslar düzenlendi. BM denetimi hep sözde kaldı. Teröristlerin, konsolosluk görevlimiz Osman Köse’nin Erbil’de bir restoranda şehit edildiği hain suikastı da Mahmur’da planladığı öğrenildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kampın teröristlerin barınma yerine dönüşmesine “Burası Kandil’in kuluçka yuvasıdır. BM temizlemezse bir BM üyesi olarak biz temizleriz” sözleriyle tepki gösterdi. PKK’nın silah bırakmasının ardından Mahmur’un kapatılmasına ilişkin kapsamlı bir rapor hazırlandı ve Cumhurbaşkanlığı, İçişleri ve Dışişleri bakanlıklarına sunuldu. Irak Bölgesel Yönetimi’yle yürütülecek müzakereler sonucunda kampın akıbeti netlik kazanacak.


