Bu cümleleri hayatınızdan çıkarın: Her ebeveyn farkında olmadan yapıyor Sözcü Gazetesi
SonTurkHaber.com, Sozcu kaynağından alınan verilere dayanarak açıklama yapıyor.
Ebeveynlerin çocuklarıyla kurduğu iletişim biçimi, onların duygusal gelişiminde ve davranış kalıplarında hayati bir rol oynar. Ancak kimi zaman iyi niyetle söylenen ifadeler bile, çocukların psikolojisinde kalıcı olumsuz etkiler yaratabilir.
“Çünkü ben öyle dedim” demek neden tehlikeli?Çocuk gelişimi konusunda uzmanlaşmış isim Psikolog Reem Raouda’ya göre, ebeveynlerin sıklıkla başvurduğu “Çünkü ben öyle istedim” cümlesi, etkisiz ve iletişimi koparan bir yaklaşımı temsil eder. Bu tür ifadeler, çocuğun duygu ve düşüncelerine alan tanımadığı gibi, diyalog kapılarını da kapatır.
Raouda, bu ifadenin yerine şu şekilde bir yaklaşım öneriyor:
“Bu kararı sevmediğini biliyorum. Şimdi sana bunun nedenini açıklayacağım ve kaldığımız yerden devam edeceğiz.”
Bu tür bir iletişim, çocuğun duygularını kabul ederken aynı zamanda ebeveynin otoritesini sakin, net ve kararlı bir biçimde pekiştirir.

Ebeveynlerin sıkça başvurduğu bir diğer yöntem ise, “Beni dinlemezsen, şu ayrıcalığı kaybedersin” şeklindeki tehditkar ifadelerdir
Psikolog Raouda, bu tarz tehditlerin çocukta güvensizlik ve isyan duygularını besleyebileceğini ifade ediyor.
Bunun yerine önerdiği alternatif ise şöyle:
“Belirli davranışı yapmaya hazır olduğunda, istediğin aktiviteyi yapabiliriz.”
Bu yaklaşım, çocuğa bir seçim hakkı sunarak güç dengesini değiştiriyor.
Raouda, bu konuda şu ifadeyi kullanıyor:
“Sınırı ortadan kaldırmıyorsunuz, mücadeleyi ortadan kaldırıyorsunuz.”
Duyguları küçümsemek güven ilişkisini zedelerÇocuğun yaşadığı duyguyu geçersiz kılan “Abartma, bir şeyin yok” gibi cümleler de son derece zararlıdır.
Raouda’ya göre, bu tür ifadeler çocukta “Benim duygularım yanlış” algısı oluşturur. Bu da ebeveyn-çocuk bağında onarılması zor hasarlara yol açabilir.
Raouda, bu konuda şu cümleyi kuruyor:
“Bir çocuk kendini duyulmuş hissettiğinde daha hızlı sakinleşir ve size daha çok güvenir.”

Uzmanlar, ebeveynliğin merkezine çocuğun ihtiyaçlarını değil, kendi duygusal beklentilerini koyan ‘ego merkezli ebeveynlik’ten uzak durulması gerektiğini vurguluyor. Bu tarz ebeveynlik, çocuğun sağlıklı gelişimini desteklemek yerine, ebeveynin kontrol ihtiyacını ve dış onay arzusunu tatmin etmeye yöneliktir.
Ruh sağlığı terapisti Cheryl Groskopf, bu durumu şöyle tanımlıyor:
“Ego ebeveynliği, ebeveynin kendisini kontrol sahibi veya onaylanmış hissetme ihtiyacından kaynaklanır.”
Mükemmeliyet baskısı çocukları nasıl etkiler?Dr. Caroline Fenkel, ego odaklı ebeveynlikle büyüyen çocukların, sevgiyi hak etmek için “mükemmel olmak” zorunda olduklarına inandığını belirtiyor. Bu da ilerleyen süreçte çocuklarda kaygı, özgüven eksikliği ve başarısızlık korkusu gibi ciddi psikolojik sorunlara zemin hazırlayabiliyor.


