SonTurkHaber.com
close
up
CHP lideri Özel Ben de sürdürürsem ne olayım dedi ve ekledi: Yarın karar çıkarırsam şaşırmasınlar

CHP lideri Özel Ben de sürdürürsem ne olayım dedi ve ekledi: Yarın karar çıkarırsam şaşırmasınlar

SonTurkHaber.com, Mynet kaynağından alınan bilgilere dayanarak haber veriyor.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Habertürk TV'de gündeme dair açıklamalarda bulundu. Terörsüz Türkiye'yi desteklediğini ifade eden Özel, "Yarın bunların boykotuyla ilgili sosyalist enternasyonalde karar çıkarırsam şaşırmasınlar. Mitinge bağlanırsın 15-20 dakika namuslu yayın yaparsın çıkıp başka yayın yaparsın. Ben de boykotu sürdürürsem ne olayım." dedi.

Özel'in açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:

"DİRENGEN SİTYASET İZLEMEK DURUMUNDAYIZ"

Gündemin çok hızlı değiştiği, makro gündemlerin olduğu yerde CHP'nin uğradığı haksızlıklar, CHP üzerinden Türkiye demokrasisine yapılan hürmetsizlik, seçmene hürmetsizlik, seçmen iradesine karşı yapılan darbe girişimine karşı seçmenin tepkisini ortaya koyması, görünür kılması açısından önemli gündemimiz var. Gündemin yoğun akışı zaman zaman bize odaklanma sorunu yaratmıyor ama, gündem içinde alanı daraltması açısından riskli. Diğer risk de bu kadar kritik gündem varken o gündemlere duyarsız kalıp kendi gündemimize takılıp kalmak da doğru değil. İkisinin birbirine temas ettiği ince çizgide dirençli, direngen siyaset izlemek durumundayız.

"TÜRKİYE'DE İKTİDAR İLE MUHALEFET YER DEĞİŞTİRDİ"

Ne övgü duymak için ne de yergileri değersiz kılmak için siyaset yapıyor değiliz. Doğru bildiğimiz yerde duruyoruz. Zaman zaman geçmişte 2002-2007'de analiz duyduğunuzda Adalet ve Kalkınma Partisi gündemi belirler, siyaset şekillenir. Siyasetin kırılma anlarında Adalet ve Kalkınma Partisi'nin gündemi doğru yönden yakaladığı falan. Şimdi sayın Bahçeli dön dolaş CHP ile genel başkanı ile, Cumhurbaşkanı adayı ile belediye başkanları ise bu kadar meşgulse CHP'de işler yolunda gidiyor demektir. CHP Türkiye'nin birinci partisi. Türkiye'de iktidar ile muhalefet yer değiştirdi. Şu anda CHP siyasetin iktidar partisi. Bize muhalefet yapan iki rakibimiz var. Bir tanesi Adalet ve Kalkınma Partisi ikincisi MHP. Uzun süre siyaseti domine ettikleri için. Genel olarak merkezi siyasette iktidar partisi olmayı ellerinde bulundurdukları için. Onlar da CHP'nin lider duruşunu, gündem belirleyen duruşunu, iktidara yürüyen duruşunu sekteye uğratmak için bir şeyler yapıyorlar.

"TERÖRSÜZ TÜRKİYE'YE EVET DİYORUM"

Tarihsel tutarlılık içindeyiz. Haksızlık yapmayalım ilk açılım süreci olduğunda 'Biz bu sürece kredi veririz' demişti. Erdoğan da 'al kredini başına çal' demişti. Orada temel hata yapmıştı, biz de ona itiraz etmiştik. Biz terör bitsin isteriz. MHP 'terörsüz Türkiye'ye ne diyorsunuz?' diyordu. Evet, terörsüz Türkiye istiyorum. PKK terör örgütüydü, silah bırakacağını, kendini fesh ettiğini açıkladı. Bunun başarılabilmesi durumunda çok kıymetli bulurum. Bu konuda üzerime, partime ne düşerse yapmaya hazırım. Bu iş başarılırsa şehit gelmeyecek ne Türk ne Kürt anası ağlamayacak. Bu ülkenin milyonlarca trilyonlarca doları silaha, mühimmata, dünyanın gelişmiş ülkelerin silah tüccarlarına gitmeyecek. Hele hele CHP'yi ülkeyi yönetmeye hazır olduğu dönemde bu oluk oluk para emekliye, işçiye, sanayiye, öğrencilere, ARGE'ye, inovasyona akacak. Bu durumda niye terörsüz Türkiye'yi savunmayayım. Terörsüz Türkiye'yi kim savunuyorsa bir fazlasını biz savunuyoruz.

"SÜREÇ ŞEFFAF YÜRÜTÜLMEDİ"

Terörsüz Türkiye ya da terörün bitmesinin başarılı olmasının şartları nedir diye baktığımızda, Adalet ve Kalkınma Partisi'ni, o zaman MHP tam karşısındaydı, CHP'yi de AK Parti zorla karşısına itti. Siyaset kurumunu dışlayarak, kişilerle Erdoğan'ın görevlendirdiği 3 kişi, Abdullah Öcalan'ın talep ettiği 3 kişi görüştü. Sürecin sonunda toplumsal mutabakat sağlanamamış olduğu için mesele patladı. Ardından ne oldu? Hendek olaylarında 249 şehit verdik. O gün başaramadığımız için bu kadar şehit verdik bu kadar çok para kaybettik. Demek ki bunu bir siyasi partinin değil bütün siyasi partilerin ortaklaşabildiği zeminde, toplumsal mutabakatın aranabildiği en önemli mecra parlamento. Bütün partilerin katılımıyla. Böyle bir süreci götüreceksiniz bu süreçte devletten birtakım görevliler rol alabilir, ön müzakereler yapalıbilir. Aktörlerin tamamı seçilmiş, doğrudan resmi yollardan yetkilendirilmiş olması bekleyemezsiniz. İstihbarat örgütü gider görüşür. Bir miktar orada yol alınır. Orayı çok sorgulamak gerekir. Daha sonra bütün siyasi aktörlere samimiyetli bilgi paylaşması lazım. Bu aksadı. Devlet Bey'in Meclis'te selamlaşıyoruz, ihtiyaç duyduğumuzda konuşuyoruz diye 'DEM'leniyorsanız' dediği, 2014 yılında Erdoğan'a söylediği, Erdoğan'ın ona 'kandan beslenen vampirsin' dediği. Bir anda Bahçeli'nin el uzatmasıyla ve sonra umut hakkı konuşmasıyla öğrendik. Devlet Bahçeli yıllardır ağzına geleni söyler. Bize bu kadar haksızlık eder. Bunu yaparken bunu yapıyor. Devlet düğmeye basar Devlet Bey 180 derece döner. Böyle bir inorganik siyaseti doğru bulmam. Birtakım atanmışlar her şeyi bitirmiş, düğmeye basmış. En ağır hakaretler ederken el uzatıp, sıkıyormuş. Bu baharı başlatacak ilk çiçeğin açması ise eyvallah. Süreç şeffaf işletilmedi, toplumsal mutabakat evresine yönelik doğru adımlar atılmadı. Diğer partilerin bilgilendirmesi süreci yarım kaldı. Şöyle bir şeye döndü iş. Sevgili Sırrı Süreyya Önder'e dedim ki, 'Dünyada bu işi başaranlar böyle yapmıyor'. O dedi ki 'Başkan geçen sefer denedik, hedefimiz barış sonra çözüm yaptık olmadı şimdi önce çözüm sonra barış' dedi. 'O zaman bu sürecin parlamentoya açılması lazım' dedim. Bugün DEM'le AK Parti arasındaki sürtüşmede o. Sayın Erdoğan AK Partili milletvekillere 'gidin Türkiye'ye anlatın' diyor. 'Millet sakın pazarlık ediyor sanmasın, anlaşma var sanmasın' deniyor.

Diyorlardı ki 'terörsüz Türkiye demek kayıtsız şartsız silahların bırakılması demektir'. Bugün Ahmet Türk'ün yaptığı Tuncer Bey'in açıklamaları önemliydi. Diyorlar ki, güven artırıcı önlemlere bu işin takvimlendirmeye ihtiyacı var. Bunu söyleyince Adalet Bakanı başka bir şey söylüyor. Şimdi iş oy kaygılarıyla hem sahipsiz bırakılma, başarılı olunacak a bu başarıyı kimseyle paylaşmamak için AK Parti ve MHP, muhalefeti dışlayarak, CHP'yi şeytanlaştırarak bir süreç yürütüyor. Bunu millet görüyor. Bunu anketlerden görüyoruz. CHP'ye ne yapılmaya çalışıldığı millet tarafından doğru anlaşılıyor. MHP'ye yeni düşman lazım. Bundan önce DEM şeytandı, şimdi DEM'le dost oldular, ki olsunlar, doğrudur. Hiçbir parti şeytan değildir.

"KÜRT MESELESİNİ DEMOKRATİK YOLDAN ÇÖZECEK GÜVENCEYİ VERİYORUZ"

Biz terörsüz Türkiye'ye 'hayır' demiyoruz. Bu iş siyasete kurban edilecek bir iş değil. Geçen sefer bu işten başarısız olunca çok şey kaybettik. Büyük sabır ihtiyat ve ihtimamla bu sürece samimiyetle destek vermeyi önemli görüyorum. Bana deseler ki 'komisyon kuruyoruz getir demokratikleşme paketini' deseler ben hazırım. Bu ülkede kan, gözyaşı dursun, para doğru yola harcansın isteriz. Şu anda muhalefette olduğumuz için bunu enfekte edelim, sabote edelim demiyoruz. Bu iktidar süreci beceremezse kendi iktidarımızda Kürt meselesini demokratik yoldan çözecek güvenceyi veriyoruz. Bugün çözmeye karar verirlerse o noktada Meclis zemininde biz varız.

"KAYYUM ATAMALARI SONA ERSİN"

Dört başı mamur hazırlığımız var. Doğru zemin oluşturulduğunda paylaşmaya hazırız. Arkadaşlarımız hangi parti bilgilendirme istiyorsa komisyonumuz o bilgilendirmeyi yapacak hazırlık aşamasını tamamlamıştır. Güven artırıcı adımlar atılacaksa, kayyum maddesi var. Türkiye'nin en büyük ilçesi Esenyurt, Van gibi büyükşehire kayyum atamış durumdalar. Geçen seçim döneminde 49 kayyum atanmıştı. Bu konuda 11 siyasi partinin ortak kanun teklifi var. AK Parti MHP bloğunun dışında bütün siyasi partilerin imza attığı teklif var. İlk düğmeyi iliklemeye buradan başlayalım. Oy verdiği belediye başkanına kayyum atanmış herkes. Esenyurt için Ahmet Özer, bir başka için başka, burada olumluya doğru gidiş başladı diye başlayabiliriz. Devamında bazı kanun maddelerinin kötüye uygulanmasının derhal sona erdirilmesi bazı kanunlarda değişiklik bazı kanunlarda yeni baştan yapması lazım.

Bunu bir partinin çerçevelemesi yerine Meclis Başkanını yaratacağı demokratik zeminde partilerin görevlendireceği teknik kişilerin çerçeveyi belirlemesi lazım. Kırmızı, beyaz, yeşil çizgiler yerine toplumsal mutabakatın aranması lazım. O sandalyelerden birinde şehit ailelerin de olduğu onların da rızasının alınmasını söylüyoruz. CHP'nin bu yaklaşımını şehit aileleri olumluyor. 'Gelin bu sefer bu işi, sıcak siyasetin çatışmalı alanından çıkarıp, hep birlikte çözelim, kazananın Türkiye Cumhuriyeti olacağı, kaybedenin olmayacağı bir süreç olsun' diyoruz. Nerede ise parlamente yüzde 95 temsiliyete sahip. O açıdan önemli. Dışarıda kalan partiler önemli. Örneğin Zafer Partisi'nin milletvekili yok mutlaka davet edilmeli. Sayın Destici mutlaka çağırılıp görüşü alınmalı. Bir masa kurarsınız, davet ederseniz, gelenler gelir, gelmeyenler gelmez. Gelip de eleştirilerini söyleyenler, kendi perspektifinden çözüm sunanlar olur. İlk önce müzakere, çözüm, tartışma, demokratik masanın kurulması lazım. Türkiye için doğruyu aramak lazım. Bundan başka çare yok.

"GÜNÜ GELDİĞİNDE SORUNU ÇÖZERİZ"

Biz Türkiye'de ana muhalefet partisiyiz. Gelecek seçimlerde müstakbel iktidar partiyiz. Öyle umut ediyoruz. Yurt dışında Türkiye'nin partisiyiz. Ben Türkiye'nin çıkarlarını savunuyorum diye şaşıranlar olur. Türkiye'yi savunmam kadar normal bir şey yok. Kıbrıs'ta, Azerbaycan'da doğru yerde duracağım. Ege adalarıyla ilgili meseleyi konuşacağım, AB tam üyelik için konuşacağım. 77 ülkeden 89 parti, İspanya Başbakanı 5 gün boyunca İstanbul'da. Burada da Türkiye'nin tam üyeliğine önemli destek veren deklarasyon çıkarmaya çalışıyoruz. Orada konuşma yapacağım. Vize sorunu, öğrenci, işadamı, hasta, akademisyenimizin vize sorununu konuşmadan o toplantılardan görmedik. Sığınmacı sorunu mesela. Merkel ile Erdoğan el sıkıştı 4,5 milyon sığınmacıyı kilitlediniz, safa sürüyorsunuz, böyle bir şey yok. KKTC'nin sahiplenmesi mesela. Türkiye'nin temel tezlerini sahipleniyorum. İlk yurt dışı ziyaretimi Kıbrıs'ta yaptım. En temelde şu anda Türkiye iki devletli çözüm noktasında duruyor. Bunun dışında Annan Planı olsun her seferinde Kıbrıs Türkü adım atmış eli havada bırakılmış. Biz Türkiye'nin haklı tezlerini anlatıyoruz. Kıbrıs meselesinde şöyle bir tezimiz var. Bunu Yunan büyükelçiye de anlattım. Avrupa Parlamentosu'nda sol sosyalist partilerin çatı yapısında liderlere anlattım. Türkiye'nin AB'ye girmesi için Kıbrıs meselesini çözmeden gelmesin diyorsunuz dedim. İlkokul öğretmenim bana şunu söylemişti, ilk soru zor geliyorsa onunla uğraşıp zaman kaybetme, basit sorulardan başla. Bunu bırakalım, Kıbrıs sorunundan önce çözebeliceğimiz dünyaca konumuz var. Yürüyelim en son Kıbrıs mı kaldı? Bu sorunu çözerken iki devletli çözüm vardı. Türkiye ile Kuzey Kıbrıs'ı aldık tam üye yaptık diyelim. Artık bir sınır yok. İkisinin ortak ordusu olmuş, para birimi Euro olmuş. Kimin derdi kalmış. AB'ye tam üyelikte aynı AB bayrağı altında buluşturursanız kendiliğinden çözülüyor. Niye ilk başta imkansızları konuşalım? Benim anneannem Selanik doğumlu. Sabah Kıbrıs Büyükelçisi geldi. 'Anneannem kahveni içmedim seni bekledim' derdi dedim. Önce kavgayı değil ortaklıklarımızı konuşalım, günü geldiğinde sorunu çözeriz. Aşağıdaki basit düğmeleri ilikleyelim en son bunu ilikleriz.

77 ülkeden 89 parti bugüne kadar iki kez imzaladı. Bir kez İstanbul'dan CHP iktidarından Türkiye'nin AB üyeliğini tam olarak destekliyoruz diyorlar. Türkiye'de yaşananları merak ediyorlar. Biz de anlatıyoruz. Türkiye'de bir darbe süreci var. Nasıl 15 Temmuz'da darbe süreci yaşandı. Sayın Erdoğan kapımızı çaldı 'Bunu dünyaya birlikte anlatalım' dedi. Biz de destek verdi. Biz de şimdi bunu anlatıyoruz. Bu sayın Erdoğan'ın en konforlu kıyafeti. Her bildiğini yapacak. Sonra 'Yurt dışında bizi şikayet etmeyin'. Dünyada bir ülkede bir darbe girişimi varsa. Birisi demokrasiyi askıya alıyorsa, seçim sonuçlarını askıya alıyorsa bu uluslararası toplumun sorunu. Bütün dünyanın demokratik toplumların birbiriyle dayanışma olma yükümlülüğü var.

"BUNA TESLİM OLURSAK ARKASI GELİR"

Mesela bunu geçmiş dönemlerde DEM'e yaptıklarında 49 belediyeye kayyum atandı. AK Parti tadına vardı mı devam eder. Şu anda eğer biz gerekli tepkiyi göstermez, bunun kumpas olduğunu doğru anlatmaz buna teslim olursak arkası gelir. Şu anda İstanbul'da 6 belediye başkanımız tutuklu. Esenyurt'un 1 milyon nüfusu var. Şişli de öyle. Şişli ve Esenyurt'ta kayyum atandı. Hesaba bakalım. Biz 19 Mart sabahına uyanırken nasıl bir sabaha uyandık? Ekrem İmamoğlu ilk önce Beylikdüzü'nde aday oldu, AK Parti'den aldı. Birinci galibiyeti buydu. Başarılı belediye başkanlığı yaptı. 5 yıl sonra İstanbul'a daya gösterdik. 25 yıl sonra Beylikdüzü'nü AK Parti'den almış İmamoğlu bu kez İBB'yi aldı. Beylikdüzü'ndeki AK Parti ve MHP seçmeninin memnuniyetinin katkılarıyla ülkenin son başbakanını halen görevde olan Meclis Başkanını yendi. Binali Yıldırım gibi marka ismi yendi. Erdoğan'ın en güvendiği ismi yendi. Onlar için büyük şoktu. 1950'de İsmet Paşa'nın yaptığını yapamadılar. 'Bu AK Parti döneminin demokratik nişanesidir' demedi. 'Oylar murdar oldu, 41 FETÖ'cü sandık başkanı var' dendi. Bu karardan 45 gün sonra 806 bin farkla millet 'patron benim' dedi. AK Parti'nin hazımsızlık sorunu var. 5 yıl İmamoğlu yönetti. 300 müfettiş gece gündüz tepesinde. İmamoğlu'nun ortaya koyduğu yolsuzluk dosyalarına Soylu el koydu, hala kapağını açmadılar. Ardından bir daha seçim oldu. AK Parti şehircilikte en güvendiği ismi Murat Kurum'u çıkardı. 17 bakan, bir cumhurbaşkanı yardımcısı ve Cumhurbaşkanı burada gece gündüz çalıştı. İmamoğlu farkı 1 milyon 100'e çıkardı tekrar başkan oldu.

İMAMOĞLU'NUN DİPLOMA İPTALİ KARARI

İlk önce 6 ay geçiyor. Bunun sonucu anketler geliyor. Memnuniyet yukarıda. Tayyip Bey'in zihniyetinde şu 'İstanbul'u kaybeden Türkiye'yi kaybeder'. Ekrem İmamoğlu İstanbul'u kazandı, Türkiye'yi kazanacak. Bunun üzerine manen ve hukuken silkeleyin diyor. Üniversite diplomayı veren fakülteye yollanıyor. Dekan kabul etmeyince dekan değişiyor. Salı akşamı iftar vaktinde İstanbul Üniversitesi Yönetim Kurulu'ndan o görevleri olan, konuyla alakası olmayan, işletme fakültesiyle ilgilisi olmayan yetkisiz bir yerden diploma iptal ettiriliyor. Bu hukuksuzluk değil mi? Tayyip Bey çift dikişçidir, sağlamcıdır. Belki Danıştay yapılan idari işlemi bozacak. O zaman bu taraftan da yürüyorlar. Samimi bir şey söyleyeyim, bu yapılan haksızlığı anlattığımda bu diploma iptali hele hele 35 yıl önce gazete ilanıyla çağırılmış. 2020'de iptal için başvurulmuş 'usulüne uygundur' denmiş. Tek suçu İmamoğlu'nun sınıf arkadaşı olan 28 kişinin diploması gidiyor. Bir tanesi Galatasaray Üniversitesi dekanı. Peki bu hocanın diploma verdiği bu kadar öğrenci ne olacak? Haksız mıyım? Yol haritamız ahlaki üstünlüğü zemini korumak. Psikolojik üstünlüğü ve bunun yarattığı enerjiyi diri tutmak. Bu meseleyi Japonya'da 8,5 milyon tirajlı gazetesine anlattım ağzı açık kaldı. The Guardian'a anlattım onun da ağzı açık kaldı. Türkiye'de üniversitelerin kapıları başörtülü kardeşlerime kapatıldığında ben de onlarla Ege Üniversitesi'nde eylem yapıyordum. Avrupa'da kapı kapı bunu dolaşıp anlatırken ne murad ediyorlardı iseler, AK Parti kapatılınca Avrupa'da ne murad edip kapı kapı gezildiyse aynı muradı ediyoruz.

"KARAR ÇIKARIRSAM ŞAŞIRMASINLAR"

Espresso'ya ben yapmadım ki Varank yaptı. Sahipleri diyor ki ne zaman Varank geldi burada kahve içti. Ondan sonra bunlar oldu. Bizim listemizde Espresso Lab yoktu. Bizim boykotumuz sınırlıydı. Dünyanın en önemli metropollerinden birinde bir gece yarısı 1 milyon 200 bin kişi doldurmuşuz. Bunu görmeyen televizyon kanalları var. Haber veriyorum. NTV için söylüyorum. Çok sevdiğim gazeteciler çalışıyor NTV'de. Kamerayı yakınlaştırmış benim yüzümü gösteriyor, 1,5 dakika konuşmanın en steril yerini veriyor. Kardeşim bir drone görüntüsü ver. Yüzde 70 bizden para kazanıyor. TRT, ahaber, Turkuaz, Demirören Grup başta olmak üzere boykot yapacağız dedim. Gençler bu sefer Espresso Lab diye zıplıyorlardı. Vakıf ve devlet üniversitelerde kantinlerde bu gençlerin sevdiği, mütevazı kahveyi uygun fiyata satan kahveler varmış. Diyorlar ki gelmişler buraları kiralamışlar, kahve fiyatlarını çok artırmışlar. Oradaki mütevazı esnafın gitmesine bozulmuş gençler. Onlar zaten kendi çaplarında boykot ederlermiş. Binlerce öğrenci zıplayınca buraya gelmiş. CHP'liler önce Vatan Emniyet'ten geldi. Bütün üniversiteliler geldi. Bunun üzerine onları mı kıracağım. Espresso Lab bize ulaşınca 'Gençlerin gönlünü yapın çıkarayım listeden sizi' dedim. İndirim yaparlarsa çıkaracağım. Gençler tüketim boykotu yapıyorlardı. Önce tutmadı boykot dediler Merkez Bankası raporuyla o gün yüzde 50 ticaretin düştüğü anlaşıldı. Bir tarafta bomboş AVM görüntüleri öbür tarafta bakanların alışveriş yaptığı market görüntüleri. Biz o yüzden genel tüketim boykotunu 1 gün gençlerin hatırına destekledik. Gençler yarın destek verin desinler destek veririm. Aynı dili konuşuyoruz. Yarın bunların boykotuyla ilgili sosyalist enternasyonalde karar çıkarırsam şaşırmasınlar. Mitinge bağlanırsın 15-20 dakika namuslu yayın yaparsın çıkıp başka yayın yaparsın. Ben de boykotu sürdürürsem ne olayım. Arabayı bana, seçmenime sat, yemekleri, içkileri bizim seçmene sat, ondan sonra bizim yayını verme git başka tarafa hizmet et, nerede bu yoğurdun bolluğu?

Durumu takip etmeye devam edin, SonTurkHaber.com her zaman en yeni haberleri sunuyor.
seeGörüntülenme:76
embedKaynak:https://haber.mynet.com
archiveBu haber kaynaktan arşivlenmiştir 15 Mayıs 2025 21:49 kaynağından arşivlendi
0 Yorum
Giriş yapın, yorum yapmak için...
Yayına ilk cevap veren siz olun...
topEn çok okunanlar
Şu anda en çok tartışılan olaylar

Vergi polisiye tedbirlerle toplanır Sözcü Gazetesi

15 Mayıs 2025 05:01see182

Nevşehir de balkondan düşen kadın hayatını kaybetti Nevşehir Haberleri

14 Mayıs 2025 20:56see180

Oğlunu öldüren babanın ifadesi ortaya çıktı! İşte vahşetin sebebi: Evden ayrıldıktan sonra…

14 Mayıs 2025 18:24see177

Bill Gates’ten Elon Musk’a: Çocukların ölümünden sorumlusun

14 Mayıs 2025 00:52see165

Şehidin naaşı memleketine getirildi Son dakika haberleri

14 Mayıs 2025 21:10see142

Bengü deniz sezonunu açtı: 2025 yazı resmen başladı

14 Mayıs 2025 10:21see135

Bergüzar Korel üç yaşındaki kızı Leyla nın son halini paylaştı

14 Mayıs 2025 12:04see132

Erzurum da lapa lapa kar sürprizi: Baharı beklerken kışa yakalandılar

14 Mayıs 2025 10:21see131

Milan, İtalya Kupası Finali nde Bologna ile karşılaşıyor! Maçın heyecanı Şampiyon Oranlar ve Canlı Sohbet ile Misli de İddaa Spor Haberleri

14 Mayıs 2025 11:22see130

Cannes da 380 yıldızdan Gazze isyanı

14 Mayıs 2025 11:52see123

Antalya da korku evi nde çıkan yangın korkuttu!

14 Mayıs 2025 19:59see123

Fenerbahçeli 2 futbolcuya zorla getirilme kararı

14 Mayıs 2025 11:47see121

Avrupa Afrika Asya ve Balkanlarda: Erdoğan barışı Dünya Haberleri

14 Mayıs 2025 06:01see121

Diyanet hesabı belediyeye yıktı Sözcü Gazetesi

15 Mayıs 2025 05:37see119

Tarım Kredi bu yıl 500 yeni market açacak Ekonomi Haberleri

15 Mayıs 2025 06:03see115

KOBİ lere faizsiz kredi desteği Ekonomi Haberleri

14 Mayıs 2025 06:38see114

Galatasaray kazandı, Samsunspor Avrupa yı garantiledi

14 Mayıs 2025 23:18see113

İstanbul da otopark ücretleri katlanarak artıyor

14 Mayıs 2025 10:08see111

Şimşek’ten Londra’da kritik PKK mesajı Sözcü Gazetesi

14 Mayıs 2025 11:48see110

NEBİ MİŞ PKK’nın silah bırakma aşaması

14 Mayıs 2025 07:02see109
newsSon haberler
Günün en taze ve güncel olayları