CHP üniversitelerdeki kadrolaşmayı isim isim açıkladı: Eski vekiller cirit atıyor
Halktv sayfasından elde edilen bilgilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuru yapıyor.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, üniversitelerin liyakatsiz atamalarla AKP'nin "arka bahçesi" haline getirildiğini iddia etti. Aralarında Boğaziçi, Ankara ve 9 Eylül'ün de bulunduğu çok sayıda üniversitenin rektörünün eski AKP milletvekili veya aday adayı olduğunu isim vererek sıralayan Özçağdaş, "Üniversitelerde yolsuzluk, hırsızlık, usulsüzlük almış başını gitmiş" diyerek duruma tepki gösterdi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, 2025-2026 akademik yılının açılışı öncesinde yaptığı basın toplantısında, AKP iktidarının yükseköğretim politikalarını eleştirdi. Üniversitelerde plansızlık, fırsat eşitsizliği ve liyakatsizlik gibi sorunların hakim olduğunu belirten Özçağdaş, "İktidar, sadece sayısal artışları bir başarı kriteri olarak görmeye devam ediyor, gerçek sorunları ise bir türlü görmüyor" dedi. Özçağdaş'a eşlik eden Prof. Dr. Armağan Erdoğan ise CHP iktidarında üniversitelerin evrensel değerleriyle yeniden buluşturulacağını söyledi.
"KAPALI SALONLARDA GERÇEĞE UYGUN OLMAYAN BEYANLAR"Yeni akademik yılın da çözümsüz başladığını ve Külliye'de "demir perde ülkelerindekine benzer" bir açılış töreni yapılacağını ifade eden Özçağdaş, iktidarın üniversitelerin gerçek sorunlarından habersiz olduğunu savundu. Özçağdaş, "Tıpkı demir perde ülkelerinde olduğu gibi yüksek güvenlik önlemleri eşliğinde kafileler halinde üniversitelerden, akademisyenler, öğretim üyeleri, rektörlük görevlileri gelecekler bir salonda toplanacaklar. YÖK Başkanı ve Cumhurbaşkanı, Yükseköğretim'deki önemli başarılardan bahsedecek. Tabii tıpkı sokağa, pazara, çarşıya çıkıp ekonominin halini bilmedikleri gibi üniversitelerin içerisinde de neler yaşandığını bu kapalı salonlarda gerçeğe uygun olmayan beyanlarla anlatıyor olacaklar” diye konuştu.
KONTENJAN AZALTMA, SAHTE DİPLOMALAR VE PLANSIZLIKYükseköğretime Geçiş Sınavı (YKS) sonrası yaşanan plansızlıklara dikkat çeken Özçağdaş, YKS'ye giren 2.3 milyon öğrenciden sadece yarısının bir üniversiteye yerleştirildiğini, bu durumun nedenleri ve sonuçları üzerine iktidardan bir açıklama duyamadıklarını belirtti. Devlet üniversitelerinde lisans ve yüksek lisansta yaklaşık 100 bin kontenjan azaltıldığını ve bunun hiçbir bilimsel çalışmaya dayanmadığını söyleyen Özçağdaş, hukuk fakültelerindeki yoklama kararını şu sözlerle eleştirdi:
"Tıpkı geçtiğimiz hafta içerisinde yaşanan hukuk fakültelerinde 'Bundan sonra yoklama alıyoruz' dedikleri ama yoklama alacakları öğrencilerin oturacakları bir sınıf bulmayı akıl edemedikleri gibi. Yoklama almaya karar verdikleri üniversitelerde öğrencilerin oturacakları bir sandalye vermeyi beceremedikleri gibi. 'Yaptım, oldu' demeye devam ettiler."
Devlet üniversitelerindeki doluluk oranının yüzde 90 iken özel üniversitelerde yüzde 66'da kaldığını belirten Özçağdaş, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun 31 yıllık diplomasının iptal edildiği bir düzende, sahte diplomalarla meslek sahibi olunduğunu ve parayla diploma satıldığını söyleyerek üniversite eğitiminin değerinin düştüğünü ve sorgulanır hale geldiğini ifade etti.
GENÇ İŞSİZLİĞİ VE BARINMA KRİZİ OECD ZİRVESİNDETürkiye'nin "ne eğitimde ne istihdamdaki gençler" sorununda OECD ülkeleri arasında en kötü durumda olduğunu belirten Özçağdaş, rakamlarla durumu şu ifadelerle özetledi:
"18-24 yaş aralığındaki her üç gençten biri yüzde 31.3'ü ne eğitimde ne istihdamda. Bu genç kadınlarda yüzde 41.6, genç erkeklerde yüzde 22.1. Bu oranlar OECD'nin en yüksek oranları."
Bu tablonun diplomalı işsizliği de beraberinde getirdiğini ifade eden Özçağdaş, Türkiye'nin yükseköğretim mezunlarının istihdam oranının en düşük olduğu OECD ülkesi olduğunu ve her dört mezundan birinin işsiz olduğunu belirtti.
Üniversite öğrencilerinin barınma krizine de değinen Özçağdaş, "Bugün itibarıyla devlet yurt ihtiyacı olan gençlerimizin sadece yüzde 24.5'ine yurt sağlayabiliyor. Ve bu yüzde 24.5'i de odalara ekstra yataklar getirerek bir tür koğuş sistemine çevirerek öğrencilerin rahatça ders çalışamayacakları hatta nefes bile alamayacakları korkunç yaşam alanları yaratarak sorunu çözdüğünü iddia etmeye devam ediyor” dedi.
ÜNİVERSİTEYE BAŞLAMANIN MALİYETİ ASGARİ ÜCRETİN 2.5 KATIEğitim-İş'in araştırmasına göre, bir öğrencinin üniversiteye başlangıç maliyetinin İstanbul'da 92 bin 100 lirayı, aylık sabit maliyetin ise 58 bin 930 lirayı bulduğunu aktaran Özçağdaş, "Yani asgari ücretin iki buçuk katı. Bir üniversite öğrencisi evladı olan asgari ücretli bir babanın, bir annenin çocuklarını okutma ihtimali maalesef günümüzde ortadan kalkmış durumda. Ve bunun sonuçlarını her yıl daha az öğrencinin YKS'ye girmesinde, her yıl daha az öğrencilerin tercih yapmasında, her yıl daha az öğrencinin üniversiteye girmesinde de görüyoruz" değerlendirmesini yaptı.
"ÜNİVERSİTELER AKP ESKİ MİLLETVEKİLLERİNİN CİRİT ATTIĞI BİR YERE DÖNMÜŞ"Üniversitelerin liyakatsiz atamalarla ve yolsuzluklarla anıldığını savunan Özçağdaş, çok sayıda üniversite rektörünün eski AKP milletvekili veya aday adayı olduğunu isim vererek sıraladı. Konya Necmettin Erbakan, Ankara Hacı Bayram, Ankara, Sağlık Bilimleri, 9 Eylül, Avrasya, Kütahya Sağlık Bilimleri, Nevşehir Hacıbektaş, Boğaziçi, Yalova ve Alanya Alaaddin Keykubat Üniversiteleri rektörlerinin veya eski rektörlerinin siyasi geçmişlerine dikkat çeken Özçağdaş, şu sonuca vardı:
"Bu liste böyle uzayıp gider. Üniversiteler AKP eski milletvekillerinin, gönlünden milletvekilliği geçmiş ama talih onlara gülmemiş olan siyasi kadroların cirit attığı bir yere dönmüş. O yüzden üniversitelerin sesi, soluğu yok. O yüzden üniversitelerde yolsuzluk, hırsızlık, usulsüzlük, Sayıştay raporlarına yansıyan kanunsuzluk almış başını gitmiş. Dolayısıyla yaşanan bütün bu sorunlar, bu rezillikler, bu hukuksuzluklar öğrencilerin, akademisyenlerin, idari personelin sorunlarını görmezden gelenler, şu anda Türkiye'ye masal anlatmaya devam ediyorlar."
Özçağdaş, CHP iktidarında üniversitelerin idari, mali ve akademik özerkliklerinin sağlanacağını ve "üniversitelere çöreklenmiş bu yapının ilk gün dağıtılacağını" vadetti.
PROF. DR. ERDOĞAN: GENÇLERİMİZE ÖZGÜR BİR ORTAM YARATACAĞIZToplantıda söz alan Prof. Dr. Armağan Erdoğan ise CHP olarak konunun tüm paydaşlarıyla birlikte Türkiye'nin gerçeklerine uygun bir yükseköğretim sistemi üzerine çalıştıklarını belirtti. Önceliklerinin gençlere özgür bir akademik ortam yaratmak olduğunu söyleyen Erdoğan, "Üniversitelerimizi, ideolojik ve partizan baskılardan kurtarmak, bilim üreten ve ülkemizi geleceğe taşıyacak kurumlar haline getirmek amacımız. Üniversitelerin kaybettikleri evrensel değerleriyle yeniden buluşturacağız. Akademik olarak özerkliğin korunduğu demokratik bir yükseköğretim sisteminin toplumun kaçınılmaz bir koşulu olduğunun bilinciyle çalışmalarımızı yapıyoruz" dedi.
Prof. Dr. Erdoğan, tüm olumsuzluklara rağmen yeni akademik yılın özgürlüklerin kısıtlanmadığı, emeğin ve başarının ödüllendirildiği bir yıl olmasını temenni etti.


