Çoğu kişi bilmiyor üzerinden 91 yıl geçti: Türkiye de kartallar ile leylekler arasında aylarca süren efsanevi savaşın gizemi Sözcü Gazetesi
SonTurkHaber.com, Sozcu kaynağından alınan verilere dayanarak duyuru yapıyor.
Türkiye’de 1934 yılında yaşandığı belirtilen ve bugüne dek benzeri görülmemiş leylekler ile kartalların savaşında, aradan geçen 91 yıla rağmen hâlâ hafızalardaki yerini koruyor. Kartallar ile leylekler arasında gerçekleştiği aktarılan bu efsanevi savaş, hem yurt içindeki gazetelerde hem de New York Times gibi uluslararası yayın organlarında geniş yankı bulmuş savaşın detayları, dönemin yerel tanıkları ve köylülerin anlattıklarıyla bugüne kadar ulaştı.
BİR YUVAYA YAPILAN SALDIRI, BÜYÜK BİR SAVAŞIN FİTİLİNİ ATEŞLEDİHer şey, 1934 yılında Uludağ eteklerinde altı kartalın bir leylek yuvasına saldırmasıyla başladı. Söz konusu saldırıda, anne ve baba leylek öldürüldü; yuvada bulunan dört yavru ise kartallar tarafından kaçırıldı. Kısa süre içinde başka kartalların da benzer saldırılar gerçekleştirmeye başlamasıyla bölgede endişe arttı. Bu saldırılardan biri, boş bir leylek yuvasına yönelikti. Bu durum, leyleklerin saldırılar konusunda önceden haberdar olduklarına dair bir kanaat oluşturdu.
YÜZLERCESİ BÖLGEYE AKIN ETTİLeyleklerin nasıl haberleştiği tam olarak bilinmiyordu, ancak o dönem tanıklık eden köylüler, leyleklerin saldırılara karşı hızlı tepki verdiğini ve yavrularını güvenli alanlara taşıdığını anlattı. Kartalların organize saldırıları artarken, Türkiye'nin dört bir yanından yüzlerce leylek saldırıların yoğunlaştığı Bursa, Aydın ve Trakya bölgelerine akın etti.

Leyleklerin hızlı bir şekilde birlik oluşturarak karşılık vermesi üzerine, kartallar da aynı yöntemle güç toplamaya başladı. Bölgede yaşayan insanlar, havada sayıları hızla artan leylek ve kartal sürülerine tanıklık etti. Yaklaşık iki ay süren bu hazırlık süreci sonunda, Aydın’ın Menderes Deltası üzerinde iki kuş türü karşı karşıya geldi. Bu karşılaşma, tam anlamıyla bir doğa savaşı olarak tarihe geçti. Kartallar, bireysel güçleriyle dikkat çekiyor olsa da, leyleklerin sayıca üstünlüğü ve koordinasyonu savaşın seyrini ciddi biçimde etkiledi.
Bu doğa savaşına sadece kuşlar değil, insanlar da dahil oldu. Özellikle köylüler, yere düşen veya yaralanan leyleklere yardım etmek için seferber oldu. Yaralı leyleklerin başında dua eden kadınlar, onları elleriyle beslemeye çalıştı. Hatta bazı köylülerin tüfeklerini alarak kartallara karşı savunma oluşturduğu anlatıldı. Leylek yavrularının yetim kalmaması için ağaçlara tırmanan, onları koruyan insanlar olduğu da olayın insanî yönünü ortaya koydu.

Savaş büyüdükçe, bölge halkı dönemin Türkiye Genelkurmay Başkanı Mareşal Fevzi Çakmak’tan müdahale etmesini talep etti. Savaş boyunca her iki kuş türü de kayıplar verdi. Ancak gelen yeni sürüler, mücadelenin uzun süre devam etmesine neden oldu. Türkiye’nin farklı bölgelerinden takviye olarak gelen leylek ve kartal sürüleri, hava sahasında günler süren bir çatışmaya yol açtı.
BİRLİKTE HAREKET EDEN LEYLEKLER ZAFER ELDE ETTİMücadelenin sonunda zafer, sayı üstünlüğü ve birlikte hareket etme becerisiyle dikkat çeken leyleklerin oldu. Genç leylekler, kartalları yıpratmakla görevlendirilirken, yaşlı leylekler ise yorgun düşen kartallara saldırdı. Kartalların güçlü pençelerine karşı, leyleklerin uzun ve keskin gagaları etkili oldu. Savaşın yerleşim bölgelerine yakın alanlarda yaşanması, kartalların dağlık ve ormanlık alanlara çekilmesini engelledi. Sonunda kartallar, bölgeyi terk etmek zorunda kaldı.

Bu dikkat çekici olay, sadece yerel basında değil, uluslararası medyada da ses getirdi. Amerika Birleşik Devletleri merkezli New York Times gazetesi, 300 leylek ile 60 kartal arasında yaşandığı belirtilen bu savaşı okuyucularına duyurdu. Türkiye'deki yerel gazeteler ise savaşın gelişmelerini her gün haberleştirerek kamuoyunu bilgilendirdi. Olay, dönemin doğa gözlemcileri ve gazeteciler tarafından yakından takip edildi.


