Dijital devrimin karanlık yüzü! Yapay zekanın enerji açlığı büyüyor: Yapay zekaya tek bir soru su kaynaklarına mı zarar veriyor?
Mynet sayfasından alınan verilere göre, SonTurkHaber.com bilgi veriyor.
Yapay zeka (YZ) teknolojileri, hayatımızın her alanına hızla entegre olurken, bu dijital devrimin göz ardı edilmemesi gereken bir enerji boyutu bulunuyor.
Ağır sanayi ve ulaşım sektörlerinin ardından, küresel enerji talebinin yeni itici gücü yapay zeka uygulamaları ve bu uygulamaları destekleyen veri merkezleri olabilir.

Uluslararası Enerji Ajansı (IEA)'nın son raporuna göre, veri merkezlerinin küresel elektrik tüketimi 2030 yılına kadar bugünkü seviyesinin iki katından fazla artarak yaklaşık 945 teravat-saat (TWh) düzeyine ulaşacak. Bu, devasa bir enerji tüketimi anlamına geliyor ve mevcut enerji altyapıları üzerinde ciddi bir baskı oluşturabilir.
HER SORU KARBONDİOKSİT SALIMINA NEDEN OLUYOR!Google'ın yapay zeka uygulaması Gemini için hazırladığı teknik rapor, kullanıcı sorgularının enerji tüketimi, su kullanımı ve karbon emisyonu gibi detayları ilk kez ayrıntılı bir şekilde ortaya koydu.
Rapora göre, ortalama bir metin komutu 0,24 watt-saat elektrik harcıyor. Bu miktar, standart bir mikrodalga fırının sadece bir saniye çalıştırılmasına eşdeğer olsa da, milyonlarca hatta milyarlarca sorgunun sürekli olarak yapıldığı düşünüldüğünde, toplam enerji tüketimi oldukça yüksek boyutlara ulaşıyor.
Her sorgu ayrıca yaklaşık 0,26 mililitre su ve 0,03 gram karbondioksit salımına neden oluyor. Bu durum, yapay zeka teknolojilerinin çevresel ayak izi konusunda önemli soruları gündeme getiriyor.

MIT Technology Review'e göre, Google'ın bu şeffaf yaklaşımı, büyük teknoloji şirketleri arasında yapay zeka enerji tüketimi konusunda şimdiye kadar yapılan en kapsamlı açıklama olarak öne çıkıyor. Geçmişte, büyük şirketler sorgu başına enerji tüketimini açıklamaktan kaçınıyorlardı, bu da araştırmacıların doğrudan ölçüm yapmasını imkansız hale getiriyordu. Google'ın raporu, bu gizemi kısmen ortadan kaldırarak, yapay zeka teknolojilerinin enerji tüketimi konusunda daha bilinçli bir tartışma ortamı yaratılmasına katkıda bulunuyor.
Google'ın raporu, bir Gemini sorgusunun enerji tüketiminin yalnızca yapay zeka çiplerine gitmediğini de vurguluyor. Enerji tüketiminin büyük bir kısmı, özel TPU çiplerinin çalıştırılması, veri merkezlerinin soğutulması ve diğer altyapı ihtiyaçları için harcanıyor. Bu durum, yapay zeka teknolojilerinin enerji verimliliğini artırmak için çok yönlü bir yaklaşım gerektiğini gösteriyor. Sadece algoritmaların optimize edilmesi değil, aynı zamanda veri merkezlerinin enerji verimliliğinin artırılması ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımının yaygınlaştırılması da gerekiyor.

Yapay zeka teknolojileri, insanlığa büyük faydalar sağlayabilecek potansiyele sahip olsa da, bu teknolojilerin enerji tüketimi ve çevresel etkileri göz ardı edilmemelidir. Veri merkezlerinin enerji tüketiminin hızla artması, sürdürülebilir enerji kaynaklarına geçişi ve enerji verimliliği çözümlerini daha da önemli hale getiriyor. Yapay zeka geliştiricileri, hükümetler ve enerji şirketleri, bu konuda işbirliği yaparak, yapay zeka teknolojilerinin çevresel ayak izini en aza indirmek için ortak çözümler geliştirmelidir. Aksi takdirde, dijital devrimin karanlık yüzü, gezegenimiz için ciddi sonuçlar doğurabilir.


