DİLEK GÜNGÖR Hal Yasası fiyatları düşürür mü?
SonTurkHaber.com, Sabah kaynağından alınan verilere dayanarak açıklama yapıyor.
Türkiye'de birçok kez değiştirilen ama her defasında sorunu tam olarak çözemeyen hangi yasa var, derseniz. Herhalde, cevabım Hal Yasası olur. Ülkemizde sebze ve meyve ticaretine ilişkin ilk düzenleme 1960'larda yürürlüğe konuldu. Daha sonra 1995'te 552 sayılı KHK düzenlemesi yapıldı. 1 Ocak 2012'de ise kamuoyunda Hal Kanunu olarak bilinen 5957 sayılı yasa devreye girdi. Bu kanunda sebze ve meyvelerin, üretici fiyatları ile tüketici fiyatları arasındaki makasın azaltılması amacıyla üreticilerden alınan komisyon oranı yüzde 8 ile sınırlandırıldı. Hal içindeki rüsum oranları da yüzde 4'ten 1'e indirildi. Perakendecilerin üreticilerden doğrudan ürün temin etmesi sağlanarak aracısız satış yapılması mümkün kılındı. Üretici örgütleri hal rüsumundan muaf tutuldu. Hallerdeki işyerlerinin yüzde 20'si üretici örgütlerine ayrıldı. Üretici örgütlerinin hal dışında satış yapabilmeleri sağlandı. Piyasayı bozucu eylemler yasaklandı, cezai müeyyideler getirildi. Sonra Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun'da 2020'de yapılan değişiklik ile fahiş fiyat cezası getirildi. 2018 yılında Hal Kanunu'nda değişiklik öngören bir taslak hazırlandı. Ancak o dönemde bu tasarı rafa kalktı. Şimdi de Ticaret Bakanlığı yeni bir düzenleme hazırladı.
Dün Turkuvaz Medya Grubu'nun düzenlediği 'Değişen Dünya Düzeninde Fırsatlar Zirvesi'nde Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat konuya açıklık getirdi. Hallerle ilgili yeni bir kanun tasarısının bakanlıkların ve sektörlerin görüşüne açıldığını, tamamlanınca Meclis'e sunulacağını belirterek, "Bu kanunla sebze-meyve fiyatlarındaki fiyat düşüşleri hızlanacak. Çiftçi de kazanacak, tüketici de kazanacak" dedi.
Peki yeni tasarıda neler var?
Mevcut kanunda üretici örgütlerinin ortak ve üyelerinin mallarının satışına aracılık etme hakkı yok. Hallerdeki işyerlerinin yüzde 20'sinin üretici örgütlerine ayrılması gerekse de toptancı hallerinde, üretici örgütlerine kira indirimi bulunmuyor. Bu nedenle de üretici örgütleri pazar yerlerinde satış yapamıyor. Yeni düzenlemeyle üretici örgütleri, ortakları ile üyelerinin mallarının satışına aracılık edebilecek. İşyerleri, üretici örgütlerine rayiç kira bedelinin yüzde 25'i üzerinden kiraya verilecek ve üretici örgütleri pazar yerlerinde satış yapabilecek. Mevcut kanunda, komisyoncuların üreticiye ve üretici örgütüne mal bedelini 15 iş günü içinde ödemesi zorunlu. Yeni değişiklikle; malları satın alan herkese (tüccarlar, market, manav vb.) mal bedelini 30 gün içinde ödeme zorunluluğu getiriliyor.
Mevcut kanunda cezaları uygulama yetkileri belediyelere ait. Belediyelerin zabıta sayıları ve denetim altyapıları yetersiz. O yüzden de denetimler etkin değil. Öngörülen değişiklikle, sektördeki kayıt dışılığı azaltmak ve denetimleri etkinleştirmek amacıyla belediyelerin yanı sıra ticaret il müdürlükleri de denetim yapabilecek ve idari para cezası uygulayabilecek. Malları usule aykırı olarak imha edenlere de idari para cezası uygulanacak. Mevcut kanunda, belediye toptancı hallerindeki işyerleri, kiralama veya satış yoluyla işletiliyor, ancak satılan işyeri sayısı, o haldeki toplam işyeri sayısının yüzde 50'sini geçemiyor. Yeni düzenlemeyle, belediye toptancı hallerinde bulunan işyerlerinde faaliyet gösteren kişilerin kira sözleşmesinin bitiminde sözleşmenin yeniden uzatılması ve bu işyerlerinin yalnızca kiralama yoluyla işletilmesi sağlanacak.
Velhasıl, yasa taslağında üreticilerin maliyetlerini düşürecek birçok düzenleme var. Bunun vatandaşın ucuza sebze-meyve alabilmesinin yolunu açması beklenebilir. Ancak üreticinin düşük, tüketicinin ise yüksek fiyat sorununun tamamen ortadan kalkması uzun vadede üretim planlaması, kısa vadede ise devletin alım ve satımlarla piyasaya müdahalesi veya toptan-perakendede karların sınırlandırmasıyla mümkün olabilir.


