Doğduktan bir gün sonra terk edildiği söylenmişti. 37 yıl sonra geçmişinin peşinde... Evlat edinme dolandırıcıların eline mi düştü?
Hurriyet sayfasından alınan verilere göre, SonTurkHaber.com bilgi veriyor.
Aaron Grzegorczyk, Güney Kore'nin Anyang kentinde, Seul'ün yaklaşık 11 mil güneyindeki bir klinikte 28 Nisan 1988'de doğdu. Kendisine 19 yaşında bekar bir kadın olan annesinin onu doğurduktan bir gün sonra terk ettiği söylenmişti. Yıllarca bu gerçeğe inandı ancak yakın zamanda yapılan bir soruşturma, kendisinin de evlat edinme dolandırıcılığının bir başka kurbanı olup olmadığını merak etmesine neden oldu. O günden sonra geçmişini sorgulamaya başladı.
50 YILLIK EVLAT EDİNME DOLANDIRCILIĞININ BİR KURBANI MI?
Aaron Grzegorczyk, doğumundan beş aydan kısa bir süre sonra, Michigan, Bay City'de Polonyalı Amerikalı ebeveynlerine evlatlık olarak verildi. Bu ailenin ilk çocuğuydu. Öz annesinin evlat edinme belgelerindeki ifadesiyle ‘en uygun geleceğe sahip olabilmesi’ için bu aileye teslim etmişti.
Grzegorczyk, geçtiğimiz Mart ayına kadar bu hikâyeyi hiç sorgulamamıştı ancak bir arkadaşı ona Güney Kore hükümetinin elli yıllık evlat edinme dolandırıcılığını kabul ettiğini detaylandıran bir makale gönderdi.
Washington Post’a konuşan Grzegorczyk, “Haberi okurken ağzım açık kaldı. Bunların hiçbiri hakkında kesinlikle hiçbir fikrim yoktu.” dedi. Bu haberi okuduktan sonra hemen geçmişini araştırmaya başladı.
Güney Koreli evlatlık verilen Rebecca Kimmel, Şubat 2024'te Seattle'daki evinde, evlat edinildikten sonra çekilen fotoğraflarındaki yüz hatları ile evlatlık dosyasında kimliğinde yer alan başka bir kızın yüz hatlarını karşılaştırmış, evlat edinme kurumunun kendi kimliğini başka bir kızın kimliğiyle değiştirdiğinden şüphelenmişti.
SAHTE DOĞUM İSİMLERİ VE HİKAYELERİ YAZILMIŞ
Bu yılın başlarında, Güney Kore hükümeti tarafından atanan bağımsız bir soruşturma komisyonu, ülkenin onlarca yıllardır süren ‘kâr odaklı evlat edinme endüstrisi’ olarak eleştirdiği alanda insan hakları ihlallerinin yaşanmasına izin verdiğini ilk kez kabul eden bir rapor yayınladı.
1964-1999 yılları arasındaki düzinelerce vaka üzerinde yapılan bir inceleme, bazı çocukların biyolojik ebeveynlerinin rızası olmadan ailelerinden alındığını, bazılarına ise yüksek evlat edinme ücretleri karşılığında yurtdışına gönderilmeden önce sahte doğum isimleri ve sahte hikayeleri yazıldığını ortaya koydu.
Bazıları yasal olarak geçerli belgeler olmadan ya da evlat edinecek aile hakkında çok az ya da hiç inceleme yapılmadan gönderilmiş ve ajanslar, raporun “talebi karşılamak için çocukların toplu ihracı” olarak adlandırdığı şekilde, genellikle siparişleri ya da kotaları yerine getirmek için acele etmişlerdir.
Ülkenin geçmişte yaşadığı insan hakları ihlallerini araştırmak ve kamuoyuna açıklamak amacıyla kurulmuş bağımsız bir devlet kurumu olan Güney Kore Hakikat ve Uzlaşma Komisyonu (Truth and Reconciliation Commission – TRC, “Uzun süredir devam eden ülkeler arası evlat edinme uygulamaları, hükümetin vatandaşlarının temel insan haklarını koruma sorumluluğunu yerine getirmedeki başarısızlığını temsil ediyor.” dedi.
ANNE BABALARA ÇOCUKLARININ DOĞUMDA ÖLDÜĞÜ SÖYLENMİŞ
TRC'nin vardığı sonuçlar, 11 ülkede evlat edinilenler tarafından sunulan 367 vakanın kısmi incelemesine dayanıyor.
Kore Savaşı'nın sona ermesinden bu yana uluslararası alanda evlat edinildiği tahmin edilen 200.000'den fazla Koreli çocuğun yasadışı bahanelerle yurtdışına gönderildiği belli değil, ancak uzmanlar evlat edinme kurumlarının kötü uygulamalarının yaygın olduğunu söylüyor.
Bazı vakalarda öz anne babalara yalan söylenmiş ve çocuklarının doğumdan kısa bir süre sonra öldüğü söylenmiş.
Danimarka Kore Hakları Grubu olarak bir araya gelen ve Güney Kore hükümetinin soruşturma başlatması için başarılı bir kampanya yürüten Danimarkalı evlat edinenlerden biri olan Boon Young Han, “Sorun olmayan tek bir vaka bile görmedik” dedi. Boon Young Han'ın kurduğu örgüt, bugüne kadar çok sayıda vakayı titizlikle araştırdı.
'HAYATIMDA YÜZLEŞTİĞİM İLK DUYGUSAL SORUN BUYDU'
Grzegorczyk için son haberler tüm hayatının sorgulanmasına yol açtı. Evlat edinen annesi, ona öz annesinin kendisini terk ettiğini söylediğinde Grzegorczyk henüz 10 yaşındaydı. Şimdi ise bu anı “İlk varoluşsal krizi” olarak nitelendiriyor ve “Hayatımda yüzleştiğim ilk zihinsel ve duygusal sorun buydu” diyor.
Grzegorczyk doğduğunda Güney Kore savaş sonrası yaygın yoksulluktan yeni kurtulmuş ve yıllardır süren demokratikleşme mücadelesinin sancılarını yaşıyordu.
Grzegorczyk, ağırlıklı olarak beyazların yaşadığı bir toplumda kendini yabancı hissederek büyüdüğünü ve ilk gençlik yıllarında davranış sorunları yaşamaya başladığını ifade etti.
2006'da grafik tasarım okumuş ancak 2008 mali krizi sırasında diplomasının iş bulmak için işe yaramayacağından korkarak okulu bırakmıştı. Daha sonra yıllarca acil tıp teknisyeni olarak çalıştı. Bu görevi sırasında o kadar zorlandı ki sonunda kendisine travma sonrası stres bozukluğu teşhisi kondu.
Grzegorczyk madde bağımlılığı sorunları yaşamaya başladı. Asgari ücrete yakın maaş aldığı bu mesleğini bırakıp uyuşturucu satmaya başladı. Bu nedenle birkaç kez hapse girdi.
2019 yılında bir çocuk beklediğini öğrendiğinde ise hayatını değiştirmek istedi ve çatı ustası olarak çalışmaya başladı.
“Sonunda öyle bir yere geldim ki, kendime mutlu diyemem ama çoğunlukla huzurluyum” diyen Grzegorczyk ta ki kısa bir süre önce tüm bunları duyana kadar” diye ekledi, gülümsemesi yerini gözyaşlarına bıraktı.
‘BELGELER SADECE BİR KAĞIT PARÇASI DEĞİL, KİMLİĞİMİZİN İZİNİ SÜRMEK İÇİN TEK İPUCUMUZ'
Aktivistler ve evlat edinilenler yıllardır Güney Kore'deki evlat edinme kurumlarını evlat edinme kayıtlarını paylaşmakta yavaş davranmakla ya da hiç iş birliği yapmamakla eleştiriyorlar.
Washington Post'a konuşan çok sayıda evlatlık edinilen kişi, yıllardır kayıtlarının tamamını aradıklarını, Güney Kore'deki evlat edinme kurumlarıyla çalışma bürokrasisine takıldıklarını ve kendi ülkelerinde Bilgi Edinme Özgürlüğü Yasası taleplerinde bulunduklarını söyledi.
Boon Young Han, “Belgeler sadece bir kâğıt parçası değil. Asıl kimliğimizin izini sürmek için tek ipucumuz, tek fırsatımız bu.” dedi.
Güney Kore kısa bir süre önce tüm evlat edinme kurumlarına Temmuz ayından itibaren dosyalarını Ulusal Çocuk Hakları Merkezi adlı bir devlet dairesine devretmelerini emretti.
Han, bu değişikliğin evlatlık edinilen kişilerin aile aramalarını standart hale getirebileceğini, ancak bazı belgelerin transfer sırasında kaybolmasından da korktuğunu söyledi. Bu arada politikacılar daha fazla evlat edinme vakasını soruşturup soruşturmayacaklarını tartışıyorlar.
TERKEDİLDİĞİNE DAİR BİR POLİS RAPORU YOK
Grzegorczyk'in vakasında, evlat edinen annesinin onun için sakladığı evraklar bazı soru işaretleri uyandırıyor: Mesela dosyada Grzegorczyk'in terk edildiğine dair bir polis raporu ya da öz ebeveyni tarafından imzalanmış bir vazgeçme izin formu bulunmuyor.
Yeni doğan olarak bırakıldığı iddia edilen kliniğin ne adı ne de adresi belgelerde yer alıyor ve formlardaki birçok alan boş bırakılmış. Aile kökeni ise yalnızca “Hanyang” olarak belirtilmiş; bu, Seul’ü ifade eden genel bir terim.
Yeniden bir araya gelme umudu
Evlat edinme ajansındaki bir çalışan, Grzegorczyk'a sözde biyolojik annesiyle telefonla konuştuğunu söyledi. Çalışana göre kadın, Grzegorczyk ile iletişimde olmaktan “mutlu” olmuş ve bunu uzun zamandır bekliyormuş.
Çalışan, Grzegorczyk’ten kendisini tanıtan bir mektup yazmasını istedi; ajans da bu mektubu birkaç gün içinde çevirip gönderdiğini doğruladı. Grzegorczyk mektubunda, 5 yaşındaki kızı Isla’dan, erkek ve Koreli bir evlatlık olan kız kardeşinden, küçük yeğenlerinden sevgiyle bahsetti.
Mektubunda “Seni hiç aramaya çalışmadım çünkü bulunmak istemediğini düşündüm. Sana söylemek istediğim ve sormak istediğim çok soru var. Ama seni bunaltmak istemiyorum. Benimle konuşmak istediğini duyduğuma çok mutlu oldum." yazdı.
Ancak Grzegorczyk o zamandan beri annesinden haber alamadı. Evlat edinme ajansı çalışanı ona dosyasının Temmuz ayında evlat edinilenlerin kayıtlarını devralan devlet dairesine devredileceğini söyledi ve annesinin ikinci bir telefon görüşmesine yanıt vermediğini söyledi.
Çalışandan iletişim bilgilerini annesine vermesini istedi. Mayıs ortasında gece yarısı Detroit'ten arabasıyla dönerken, bir video mesajında hayal kırıklığını, şakalar ve gülümsemesi ile maskeleyerek saklamaya çalıştı.
“Hayatım boyunca hiç kimseden bir şey duymayı planlamamıştım. Belki de evraklarım uydurma değildi,” diye ekledi.


