Dünya 9 milyara Türkiye 100 milyona gidiyor
SonTurkHaber.com, Trthaber kaynağından alınan verilere dayanarak duyuru yapıyor.
Bir ülke, bölge, şehir ya da idari birim içinde yerleşik olanların tümüne, nüfus deniliyor. Nüfusun büyüklüğü ve yaş grupları, cinsiyet grupları, doğum hızı gibi etkenler ise ülkenin nasıl bir geleceği hatta var olup olmayacağını belirliyor. Genç nüfusun çoğunlukta olduğu sağlıklı bir nüfus piramidine sahip olan ülkeler, ekonomik büyümeyi ve kalkınmayı gerçekleştirebiliyor. Dışa bağımlılık azalırken, özellikle savunma gibi alanlarda daha güçlü hale geliyor, sağlık harcamaları azalıyor.

Dünya Nüfus Günü
Dünya nüfusu ilk kez 5 milyarı 11 Temmuz 1987 tarihinde aşmıştı. BM 11 Temmuz’u 1989 yılından beri ‘Dünya Nüfus Günü’ olarak kutluyor. Türkiye’de de kutlanan günde nüfusun önemine değinilirken, genel perspektif göz önüne seriliyor.
1804 yılında ilk kez 1 milyara ulaşan dünya nüfusu, 2022’de 8 milyarı aşmıştı. Tahminlere göre 2037 yılında 9 milyar, 2058 yılında ise 10 milyar aşılacak. Dünyadaki her 100 kişiden 59’u Aska kıtasında yaşarken, Hindistan 1 milyar 463 milyonu aşan nüfusuyla dünyanın en kalabalık ülkesi haline geldi. İkinci sıraya düşen Çin 1 milyar 416 milyon nüfusa sahipken, en az nüfuslu ülke olan Vatikan’da ise 2024 yılı itibariyle 882 kişi yaşıyor.

Türkiye’deki durum
TÜİK verilerine göre Türkiye’nin nüfusu 2024’te 85 milyon 664 bini aştı. Ancak son yıllarda nüfus artış hızı ve kaba doğum hızının düşmesi Türkiye için de alarm zillerini çaldırdı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Her aile üç çocuk sahibi olmalı” çağrısının ardından, konu devlet meselesi olarak eli alındı ve geçtiğimiz yıl Nüfus Politikaları Kurulu oluşturuldu. 1960’ta yüzde 2,4 olan nüfus artış hızı, 2010’da yüzde 1,4’e, 2022’de ise 0,7’ye kadar gerilemişti. 2023’te 0,11 olan nüfus artış hızı, 2024’te yüzde 0,34’e yükseldi. Sağlıklı bir nüfus piramidi için yüzde 1-3 arası hedefleniyor.

Önlemler devrede
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Başkanlığı’ndaki Nüfus Politikaları Kurulu’nun yapacağı çalışmalara ek olarak nüfusu artıracak önlemler de devreye alındı. Alınan bazı önlemler şunlar:
Doğum izinleri artırıldı. Çalışan anneleri doğum öncesi ve sonrası 8 hafta olmak üzere 16 hafta izin veriliyor. İkiz, üçüz gibi çoğul gebeliklerde bu sürelere 2 hafta daha ekleniyor. Çalışan anneler için yarım gün ücretsiz izin süreleri uzatıldı. Buna göre birinci doğum için 60, ikinci için 120 ve üçüncü ve sonraki doğumlar için 180 gün izin alınabiliyor. Ayrıca 6 ay ücretsiz doğum izni kullanılabiliyor. Tek çocuk için bir seferlik 5 bin TL ikinci çocuk için 5 yaşını tamamlayıncaya kadar aylık bin 500 TL, üç ve sonraki çocuklar için 5 yaşını tamamlayıncaya kadar aylık 5 bin TL yardım veriliyor. Evlat edinen ailelere devlet yardımı yapılıyor. Ayrıca 8 hafta izin veriliyor. Evlenecek çiftelere, 150 bin TL iki yılı ödemesiz kredi veriliyor. Evlilik öncesinde devlet destekli çeyiz hesabı ile birikime yüzde 25 devlet desteği sağlanıyor. Kamu bankalarından yeni evlilere özel konut kredisi sağlanıyor. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından ücretsiz aile danışmanlığı hizmeti sunuluyor. Ayrıca 2025 Aile Yılı ilan edildi ve yıl boyunca aileyi güçlendirecek ve önemini anlatacak faaliyetler yapılıyor.
Tahminler iyimsere döndü
TÜİK tarafından 2023-2100 yılları arasına ilişkin yapılan nüfus projeksiyonları, düşen nüfus artış hızı ve doğum oranları nedeniyle, kötümser senaryolar ortaya koymuş ve “Türkiye’nin 100 milyona ulaşamayacağı” ifade edilmişti. Ancak alınan önlemlerle birlikte, tahminler iyimsere döndü. Buna göre Türkiye 2030 yılında 88 milyon 188 bin 2050 yılında ise 93 milyon 774 bin nüfusa ulaşacak. İyimser senaryoya göre 2056 yılında ise 100 milyonun üzerine çıkacak.

Bir çok ülke teşvik ediyor
Özellikle 2. Dünya Savaşı sonrasında neredeyse tüm dünyada nüfus artışı teşvik edilmiş ve ülkeler çeşitli önlemler devreye sokmuşlardı. Ancak 1980’li yıllarla birlikte dünya nüfusundaki hızlı artış, politika değişikliklerine neden oldu. Bu da özellikle Avrupa ülkelerinde nüfusun yaşlanması sonucunu doğurdu.
Bugün nüfusu yaşlanan ve fazla işgücüne ihtiyacı olan ABD, Çin, Rusya, Singapur, Japonya, Fransa, Kanada, Finlandiya gibi ülkeler, nüfus artışını teşvik eden politikalar yürütüyor.



