Emniyet raporundan çıkan PKK PYD haritası Sözcü Gazetesi
Sozcu kaynağından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com açıklama yapıyor.
PKK’nın feshiyle sıkça tartışma konusu olan Suriye’deki PYD-YPG’nin de silah bırakıp bırakmayacağı gündemdeki yerini korurken, Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Mücadele Daire Başkanlığı’nca hazırlanan 55 sayfalık raporda Suriye’deki PYD-YPG faaliyetleri mercek altına alındı. Örgütün adeta DNA’sının çıkarıldığı bu raporun, ABD ve AB ülkelerinin Dışişleri Bakanlıklarıyla da paylaşıldığı bildirildi.
APO YÖNLENDİRDİ
Raporda terör örgütü PKK-PYD-YPG’nin bir bütün olduğuna dair deliller, Suriye’deki Rojava oluşumunun bizzat Abdullah Öcalan’ın önerisi ve yönlendirmesiyle şekillendirildiği bilgisine yer veriliyor. Raporda PYD’nin Suriye’nin kuzeyinde silahlı, siyasal ve diplomatik faaliyetlerine yer verildi.
Rapor 25 ana başlık altında toplanırken, ABD ve AB’den giden heyet, delegasyon ve askeri yetkililerle görüşmeleri sağlayan PYD elebaşlarının tamamının 2011 yılındaki iç savaş öncesine kadar Kandil Dağında, Türkiye içinde, Irak’ın kuzeyindeki barınma alanlarında, İran’da PKK’nın beyin takımını oluşturan emir komuta zinciri içindeki isimler olduğu ifade edildi.

Raporda, PYD’nin silahlı kanadı YPG’nin içindeki teröristlerin daha önce PKK’nın dağ kadrosunda olduğuna dair belgelerle PKK ile bir bütün olduğuna ilişkin bilgiler var. PYD’nin 2003 yılında Öcalan’ın talimatıyla kurulduğu, 2007 yılında KCK-Rojava ile birlikte PYD’nin misyonu ve faaliyetlerinin yeniden revize edildiği belirtiliyor. Bu tarihten itibaren PYD’nin bir yandan sözde legal zeminde faaliyet yürüten siyasi bir parti izlenimi vermeye çalıştığı, diğer yandan özerklik stratejisini hayata geçirmek için diplomatik alanda organize olduğu vurgulandı. 2011’deki iç savaşla doğan otorite boşluğundan faydalanan KCK’nın özerk yönetim oluşturmak için PYD üzerinden faaliyetlerine ağırlık verdiğine dikkat çekiliyor.

DÖRT ÜLKEDEN TOPRAK
KCK’nın sözde haritasında Sivas, Malatya, Kahramanmaraş, Gaziantep, Urfa, Ağrı, Kars, Elazığ, Bingöl, Şırnak PKK’nın kontrolünde. KCK’nın dört ülkeye yayıldığı dikkat çekiyor. Bunlar Irak, İran, Türkiye ve Suriye.
BİRE BİR AYNI YÖNTEM
PYD’nin doğrudan KCK’nın talimat ve perspektifleriyle hareket ettiği belirtildi. Özerk yönetimin tesisini sağlamak için sözde halk meclisleri tesis edildiği, bu sistemin Türkiye’nin Doğu ve Güneydoğusunda da bire bir aynı yöntem ve örgütlenme tarzıyla hayata geçirilmek istenildiğine vurgu yapıldı. Yine özerk bölgelerde silahlı örgütlenmeye ihtiyaç duyulduğu için YPG ve SDG isimleriyle yapılanmaya gidildiği bildirildi. PYD’nin siyasi ve diplomatik boyut, TEV-DEM adlı yapının sosyal taban ve halk meclisi, YPG’nin de silahlı mücadele ve savunma ayağını oluşturduğu, PYD ve TEV-DEM’in KCK’dan, YPG’nin de PKK’nın silahlı kanadı HPG’den emir aldığı kaydedildi.
PKK, PYD, KCK SÖZLEŞMELERİNİN ANA MADDELERİ BİREBİR AYNIPKK TÜZÜĞÜ
HEDEFİ: Demokratik konferedal yapılanmayı inşa etmek, Kürt sorununun bulunduğu ülkederde çözümü Özerk Demokratik Kürdistan temelinde gerçekleştirmek.
Yapısı: Abdullah Öcalan yoldaşı önderlik kurumu olarak kabul eder.
Üyeliği: Parti kadrosu (üyesi), kendini Apocu tarz, temqo ve üsluba ulaştırarak tüm topluma örnek olan kişidir.
PYD TÜZÜĞÜ
HEDEFİ: Kürt sorununun demokratik çözümü, cinsiyet özgürlüğünün, demokratik özerkliğin sağlanması, demokratik konfederalizm sistemi çerçevesinde çözüme kavuşturulması.
Yapısı: PYD, Abdullah Öcalan’ı önder kabul eder.
Üyeliği: 18 yaşını dolduran kişi önder Apo’nun parti programına inanır ve yaşamına
uygular.
KCK TÜZÜĞÜ
HEDEFİ: KCK konfederal bir sistemdir, demokrasi ve cinsiyet özgürlüğünü hedef alır. Kürdistan toplumunun özgürlüğünü demokratik konfederalizm esaslarına göre yaratmak.
Yapısı: Kurucusu ve önderi Abdullah Öcalan’dır.
Üyeliği: Kürdistan’da doğup yaşayan veya KKC sistemine bağlı olan herkes yurttaştır.
Apo’nun kendi ağzından 3 aşamalı Suriye planıPYD, YPG ve TEV-DEM’in kısa vadede Suriye’nin kuzeyindeki fiili durumu özerk yönetime, orta vadede ülkemizin de içinde bulunduğu diğer parçalarla konfederal bir yönetime, nihai aşamada ise sözde bağımsız Kürdistan’ı kurmaya yönelik hedef içinde olduğu bildirildi. Abdullah Öcalan’ın PYD’nin nasıl ve ne şekilde kurulması gerektiği, kimlerin bu oluşum içinde görev almasına dair avukat görüşmesindeki talimatları da kendi ağzından raporda yer aldı. Apo’nun, “İran’da demokratik İslam esprili bir parti, Suriye’de ise demokratik birlik partisi adıyla olabilir. Suriye Kürtleri bu süreçte motor gücü oynayabilir” dediği ve PYD isminin dahi Apo tarafından belirlendiği anlatıldı.
RAPORA GÖRE PYD YAPISI KCK TALİMATLARIYLA ŞEKİLLENDİRİLDİ 2 bin terörist Suriye’ye yerleştiPKK’nın 2013’teki çözüm sürecinde Türkiye’den Irak’a çekilme bahanesiyle 2 bin silahlı teröristi Suriye’nin kuzeyindeki YPG bünyesine takviye ettiği, petrol kuyularının bulunduğu Rimelan bölgesinde denetimi elinde tuttuğu kaydedildi.

Raporda şu tespit ve uyarılarda bulunuldu:
HEDEF BİRLEŞİK KÜRDİSTAN
“PYD yapılanması PKK-KCK üst yönetiminin talimat ve perspektifleriyle hareket etmiştir. 2011 yılında kurucu meclis misyonunu üstlenmek üzere TEV-DEM (Sosyal taban ve halk meclisi boyutu) yapılanması kurulmuş, bu yapı aynı zamanda Suriye’nin kuzeyindeki özerk bölgenin temellerini hazırlamak amacıyla halk meclislerini tesis etmeye çalışmıştır. Özerk olması hedeflenen bölgelerde silahlı bir örgütlenmeye ihtiyaç duyulmuş, bu kapsamda YPG kurulmuştur. Bu örgütlenmeler demokratik özerklik stratejisinin PYD olarak siyasi ve diplomatik boyutu, TEV-DEM olarak siyasi taban ve halk meclisi boyutu, YPG olarak da silahlı mücadele ve savunma boyutunu oluşturmaktadır.” PYD’nin kuruluş amacının PKK’yla aynı eksende olup, Abdullah Öcalan’ın perspektifleriyle şekillendiği belirtilen raporda, “PYD doğrudan doğruya terör örgütü PKK’nın amacı ve stratejisi doğrultusunda bağımsız birleşik demokratik Kürdistan hedefi çerçevesinde hareket etmektedir.
PYD varlığını PKK’ya bağlı sürdürmekte olup, dönemsel örgütlenme ve stratejisiyle hareket etmektedir. PKK, Türkiye, Irak, Suriye ve İran’da farklı isim ve yapılarla bağımsız birleşik bir Kürdistan devleti kurma hedefinden asla sapmadığı gibi hedefe bağlı farklı stratejilerle günümüze kadar hareket etmiştir” denildi.


