Enerjide kaynak çeşitliliği rahatlattı Ekonomi Haberleri
SonTurkHaber.com, Yenisafak kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi paylaşıyor.
Türkiye’nin elektrik üretiminde bu yıl öne çıkan tablo, enerji kaynaklarının birbirini dengeleme gücünü bir kez daha gösterdi. Kuraklık sonucu barajlı santrallerin su gelirleri ciddi oranda azaldı, hidroelektrik üretiminde geçen yıla göre yüzde 23’lük bir gerileme yaşandı.
RÜZGAR VE GÜNEŞİN PAYI ARTIYOR
Buna rağmen, doğal gaz, güneş ve rüzgar santrallerinin güçlenen üretimi sayesinde arz güvenliği tehlikeye girmedi. 2025’in ilk sekiz ayında toplam elektrik üretiminin yüzde 56’sı termik santrallerden, yüzde 44’ü ise yenilenebilir kaynaklardan sağlandı. Özellikle doğal gaz santralleri, toplam üretimdeki payını yüzde 17’den yüzde 22’ye yükselterek kritik bir dengeleme rolü üstlendi. Güneş enerjisinin payı da yüzde 8’den yüzde 11’e çıktı. Rüzgar santralleri ise güçlü üretimini sürdürerek sistemdeki payını korudu. Buna karşın, barajlı hidroelektrik santrallerin payı yüzde 18’den yüzde 13’e indi. Yaşanan değişim, Türkiye’nin enerji sepetinde çeşitliliğin ne denli hayati olduğunu ortaya koyuyor.
PİYASA İSTİKRARINA KATKI SUNDU
Elektrik talebindeki yüzde 3,9’luk artışa rağmen fiyatlarda düşüş olması da dikkat çekti. Geçen yılın aynı döneminde 66,82 dolar/MWh olan PTF ortalaması, 2025’te 65,96 dolar/MWh seviyesine geriledi. Uzmanlara göre, bu tablo yenilenebilir yatırımların yanı sıra doğal gaz santrallerinin esnek yapısının da piyasa istikrarına katkı sunduğunu gösteriyor. Türkiye’nin enerji politikası, tek bir kaynağa bağımlı kalmadan üretimi farklı kanallara yayma yaklaşımının meyvelerini veriyor. Hidroelektrikteki kaybın diğer kaynaklarla telafi edilmesi, hem iklim koşullarına karşı dayanıklılığı artırıyor hem de uzun vadeli enerji arz güvenliği açısından kritik bir avantaj sağlıyor.


