Fas ta Z kuşağı ayaklanması: Ölüm haberleri geliyor
SonTurkHaber.com, Haber Global kaynağından alınan verilere dayanarak haber yayımlıyor.
Fas'ın güneyindeki Laqliaa kasabasındaki yetkililer, saldırıyı püskürtmek için ateş açan güvenlik güçlerinin “meşru müdafaa” ile hareket ettiklerini açıkladı.
Kaynaklar, saldırganların jandarma personeline ait mühimmat, ekipman ve silahları ele geçirmeye çalıştığını belirtti: “Laqliaa’daki jandarma mensupları, 1 Ekim 2025 Çarşamba gecesi Kraliyet Jandarması karakoluna yapılan saldırıyı püskürtmek için meşru müdafaa amacıyla silahlarını kullanmak zorunda kaldı” denildi.
Açıklamalara göre ölen kişiler önce bir grupla birlikte isyana katılmış, taş atarak karakola saldırmışlardı. Jandarma göz yaşartıcı gazlarla kalabalığı dağıtmayı başardı. “Ancak saldırganlar, çok sayıda kişiyle tekrar saldırıya geçti ve bu kez yanlarında kesici aletler vardı” ifadeleri kullanıldı.
Yerel yetkililer ayrıca saldırganların bir araç ile dört motosikleti ele geçirdiğini, aracın ve karakol binasının bir kısmının ateşe verildiğini açıkladı. Yetkililere göre saldırganların amacı jandarmaların mühimmat ve silahlarını ele geçirmekti.
FAS'TA Z KUŞAĞI DISCORD'DAN ORGANİZE OLDUÇarşamba gecesi, Fas’ın birçok kentinde gençler tarafından Discord gibi platformlarda “GENZ 212” adıyla organize edilen protestoların beşinci gününde şiddet ve vandalizm olayları yaşandı.
Başkent Rabat’ın komşusu Salé’de, bir çöp konteyneri cadde ortasına devrildi, bir alışveriş merkezinin camları taşlandı. Aynı şehirde, Amal semtinde bir banka şubesi ile yakındaki bir iş yeri saldırıya uğrayıp ateşe verildi.
Rabat’ın 37 kilometre kuzeyindeki Sidi Taibi kasabasında da bir grup, bir otobüsü taşladı ve bir banka şubesine saldırdı. Sosyal medyada dolaşan ve doğruluğu teyit edilemeyen videolar ile bazı yerel kaynaklar, Tarudant (güney) ve Tanca (kuzey) gibi başka şehirlerde de olaylar çıktığını bildirdi.
Fas Kraliyet Savcılığı’ndan bir yetkili, ülke genelindeki savcılıkların kundaklama, vandalizm ve şiddet olaylarına karşı “en sert şekilde” hareket edeceğini, “örnek cezalar” uygulanacağını duyurdu. Bu tür eylemlerin 20 yıla kadar hapis cezasıyla, ağırlaştırıcı sebepler halinde ise müebbet hapisle cezalandırılabileceği belirtildi.
Benzer türden kitlesel protestolar en son Kasım 2016’da yaşanmıştı. O dönemde seyyar satıcı Mouhcine Fikri, polis tarafından el konulan mallarını geri almaya çalışırken çöp kamyonunun içinde ezilerek ölmüştü. Bu olay, devlet karşısında en zayıf kesimlerin hissettiği aşağılanma duygusunu tetiklemiş ve aylarca süren, yüzlerce kişinin gözaltına alındığı gösterilere yol açmıştı.
O hareketin lideri, işsiz Rifli Naser Zafzafi olmuştu. 2016 sonunda başlayıp 2017 boyunca devam eden Hirak el-Rif hareketine önderlik eden Zafzafi, birkaç ay süren protestoların ardından devletin iç güvenliğine karşı suç işlemekle yargılanıp 20 yıl hapse mahkûm edildi. Kral VI. Muhammed, çeşitli bayramlarda binlerce mahkûma af uygulamasına rağmen Zafzafi’yi hiçbir zaman affetmedi.

